EP7: Chanyeol And His Sexual Movements

921 114 15
                                    

"Nişanlının gelip seni almasını istiyorum."

"Böylece onu öldürebilesin."

"Evet ama adil bir dövüş olacak. Onu ikiye ayırmadan önce kendisini savunmasını isteyeceğim. Şimdi kalk ve bana gel." Chanyeol kürk yatağın üzerine sırtı duvara gelecek şekilde yattı.

"Uzun bir gece oldu ve konuşmaktan yoruldum. Kemiklerime işleyen soğuktan kurtulmak için sıcak vücudunu yanı başımda istiyorum."

Baekhyun ayağa kalktı ve ona doğru gitti. "Uykuya daldığın anda çizmenden bıçağını alıp boğazını keseceğimden korkmuyor musun?"

Duydukları onu eğlendirmiş gibi, Chanyeol'un dudağının kenarı yukarı doğru hafifçe kıvrıldı.

"Kollarımla seni iyice ve sıkıca saracağım, yani o güzel başındaki bir saç teli bile kıpırdasa hissedeceğim." Chanyeol sırıttı. "Tam burada hissedeceğim, pantolonumun altında."

Baekhyun mağaraya göz gezdirdi ve onu adamın yanında yatmaktan kurtaracak bir yol olmasını diledi -çünkü pantolonunun altında ne sakladığını çok iyi biliyordu- ama bunu engelleyemeyeceğini fark etti. Kaçınılmaz olana teslim olmaktan başka çaresi yoktu.

Dizlerinin üzerine çöktü ve sonra kürkten yumuşak yatağa uzandı. Chanyeol ise onun sırtına sarıldı.

Onu iyice kendine doğru çektiğinde, bu aşırı samimi durum Baekhyun'un kalbinin daha hızlı atmasına neden oldu. Daha önce hiçbir erkekle -Sehun dahil- aynı yatakta yatmamıştı.

Chanyeol burnunu saçlarına sürttü ve dokunuşu Baekhyun'un ürpermesine neden oldu.

"Titriyorsun." dedi Chanyeol.

"Elimde değil, üşüyorum." Ancak dahası vardı: Chanyeol cinsel açıdan fazlasıyla cüretkardı. Her hareketi Baekhyun'un nefesinin tıkanmasına yol açıyordu.

Chanyeol daha da sokuldu ve kasıklarını onun kalçalarına dayadı. Baekhyun'un kalbi daha hızlı atmaya başladı. "Çok geçmeden ısınacaksın." dedi Chanyeol. "Ve titremeyi kesebilirsin. Bu sabah sana elimi sürmeyeceğim. Sana yorgun olduğumu söylemiştim."

"Sanırım sana teşekkür etmeliyim..."

"Bana teşekkür mü ediyorsun?" dedi Chanyeol şaşkınlıkla.

"Evet onuruma el sürmediğin için. En azından bunun için müteşekkirim."

Chanyeol kıkırdadı ve bacaklarını Baekhyun'un bacaklarının arasına soktu, sonra burnuyla ona hafifçe sürtündü. "Bana teşekkür etmek için o kadar hızlı davranma güzelim." dedi Chanyeol uykuyla alçalan sesiyle.

"Çünkü sana o konuda hiç söz vermedim."

---

Baekhyun kılını kıpırdatmadan, gözleriyle silah olarak kullanabileceği bir şey aradı. Tek görebildiği çok uzakta olmayan Chanyeol'un baltasıydı. Baekhyun daha çok meraktan baltaya dokunmak için dikkatle uzandı ama adamın derhal onu hafifçe çektiğini hissetti.

Kasıklarını ona doğru ittiğinde Baekhyun kaskatı kesildi, çünkü biraz kestirdikten sonra Kasap o kadar da yorgun olmayacaktı.

Bir süre sonra Chanyeol hareketlenmeye başladı. "Ah bu daha iyi. Kendimi iyi hissediyorum. İyi uyudun mu?"

"Hayır." dedi Baekhyun tersleyerek, onun tahrik olduğunu hissetmişti.

"Neden? Yatak yeterince yumuşak değil miydi?" Baekhyun'a bakarak daha çok yaklaştı.

"Kaç yaşındasın Byun?"

"Seni ilgilendirdiğini sanmıyorum ama yirmi iki yaşındayım."

Chanyeol ellerini onun kalçasında ve uyluk kıvrımında gezdirdi. "Yetişkin bir erkeksin o zaman. Ne yaptığını iyi bilen yetişkin bir erkek hem de."

Baekhyun endişeyle yutkundu. "Yetişkin bir erkek, evet. Ve bir beyefendiyle bir vahşiyi ayırabilecek kadar da tecrübeli."

"O zaman benden ikisi arasındaki farklar konusunda ders almaya ihtiyacın yok?"

"Kesinlikle yok."

Chanyeol duraksayıp ellerini Baekhyun'un vücudunda gezdirmeye başladı ve pantolonunu hafifçe çekiştirdi. "Bu çok kötü Byun, çünkü ben mükemmel bir öğretmenim. Ayrıca çok güzel kokuyorsun."

"Öyle mi?" Baekhyun göğsü patlayacak gibi hissetmesine rağmen, cevabını bezgin bir şekilde vermişti."

Chanyeol çenesini yavaşça Baekhyun'un omzuna sürttü, sanki cevabını dokunuşuyla test ediyordu.

DÍOLTAS | chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin