Bilinmeyen : Pazartesi oldu.
Mathilda : Cidden mi ya? Unutmadın mı?
Bilinmeyen : Unutmam ben.
Mathilda : ego ~_~
Bilinmeyen : Hayır , sadece ilgi çekicisin.
Mathilda : Teşekkür mü etmeliyim?
Görüldü (11:40)
Bilinmeyeni boşverip, Andrew ve Sana'nın yanına koşarak oturdum.
"Yavaşşşşşş ol be kızım!"
"Sanane be! Sen önündeki yemeğe baksana!"
Bana cevap vermeye tennezül etmeden yemeğine devam etti.
Andrew neden bana arkadaş gözüyle bakıyorsun? Neden yani?
Sana bana bakıp 'bare bu kadar belli etme be gülüm' bakışları atıp elindeki tosta geri döndü.
'Sevmek suç mu lan!' Diye bağırmak istesem de Sana'nın beni orada gömeceğini bildiğim için sustum.
Bilinmeyen : Andrew :))
Görüldü (12:15)
Bu deli nerden biliyor ?
Bilinmeyen : Ben daha yakışıklıyım.
Mathilda : daha seni görmedim bile ?
Bilinmeyen : Emin ol yakışıklıyım.
Mathilda : *_*
Görüldü (12:18)
Sana ve Andrew yemeklerini bitince hepimiz dağıldık.
Koridorda ilerlerken siyah kapşonlu bir çocuğun dolabımı zorlayıp açmaya çalıştığını fark ettim.
" LAN! "
Bana bakmadan koşmaya başlamıştı. Benden daha hızlı koştuğu için yakalamaya tennezül etmedim.
Hemen dolabıma gidip kontrol ettim, en azından çok kötü olmamıştı ya?
Ay! Kesin bilinmeyendi o ! Telefonumu çıkarıp hemen mesaj attım.
Mathilda : Bir daha dolabıma yaklaşma (!)
Bilinmeyen : ?
Mathilda : Dolap diyorum. Dolap! Koridorda dolabımı zorlayıp açmaya çalışan kişi sen değil misin?
Bilinmeyen : Ben değildim.
Görüldü (12:34)
•••
Bilinmeyen
Önümdeki çocuğun yakalarından daha sıkı kavrayıp daha sert vurdum.
"Ağızından hiçbir şey çıkmayacak. Birinden duyarsam seninle yeniden karşılaşırız. Anladın mı?"
Kafa salladı.
"Özür dileyeceksin o kızdan. Ve ondan sonra o kızla işiniz olduğumu görmeyeceğim. Anladın mı beni!?"
Kafa salladı.
"İyi."
Diyip,yakasındaki elimi çekip birbirine sürttüm. Ve hayla orada dikildiğini fark ettim.
"Gitsene ne duruyorsun?"
Çocuk hızlıca yerdeki çantasını alıp koşa koşa çıkmaz sokaktan topukladı.
Arkasından bende okula doğru ilerlemeye başladım.
Mathilda
"Özür dilerim."
Ney?
"Ha?"
"Özür dilerim. O gün dolabını zorlayan bendim."
Neden dövülmüş gibi?
"Demek sensin?"
Birden endişeli gözler ile bana bakıp birden ayaklarıma çöktü.
"Bir daha asla yapmayacağım söz veriyorum!"
"Tamam, tamam! Ne yapıyorsun? Kalk ayağı herkes bize bakıyor!"
Ayağa kalktı. Ve işaret parmağımı göğsüne dayayarak,
"Bir daha asla yanıma yaklaşma aksi takdirde bu işe ailemi karıştırırım."
Olmayan ailemi.
Hızlı adımlarla oradan uzaklaştım.
Mathilda : Adın ne ? Bizim okuldan mısın? Kaç yaşındasın?
Bilinmeyen : Çok soru soruyorsun. Hem nerden çıktı birden bu sorular?
Seni merak ediyorum.
Mathilda : İçime birazcık Maria kaçtı pardon. Adın ne ?
Bilinmeyen : Adımı söylemek istesem baştan söylerdim di mi ? İstemiyorumki söylemiyorum.
Gıcık .
Mathilda : peki¿
Tribe bak be muşmula.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
25 beğeni 0 Yorum
@Mmathilda_0 : 🌆
-------
"Yılda sadece bir kere fotoğraf atıyorsun zaten ve sen gökyüzü fotoğrafı mı atıyorsun???"
Diyerek söylendi Maria .
"Gökyüzü fotoğraflarını seviyorum."
"Sıkıcısın."
"En azından dürüstsün, teşekkür ederim."
"Umutsuz vaka"
Asıl umutsuz vaka sensin.
Göz devirmekle yetindim. Ve dersi dinlemeye başladım.
Ama onunla aynı sınıfta olduğumuzdan habersizdim.
