*ALMİLLA *
Sabah kalktığımda yanımda bi sıcaklık belimde kollar bacağımın üstünde bir adet bacak hissettim.
NOLUYO LANNN!!
Bu kim diye aklımın en ücra köşelerine bi yolculuk yaptım...Evet hatırladım. Sevgilim Uzay... Tamam ama bu çocuk benle ilgili hiçbir şey bilmiyor gibiydi.
En başta böyle uyumaktan nefret ettiğimi... Her neyse ne olmuştu bana intihar mı demişti o doktor, zaten hiç sevmemiştim. Lan sana öğretmediler mi hastanın yanında konuşulmaz!!!
SONRA
DÜŞÜNDÜM
Ya aklımın bilmediğim yerlerine bile daldım.Yok yok yok yok abi hiçbir şey hatırlamıyorum. Sonra aklıma ailem geldi vardı değil mi bir ailem? Ama olsaydı gelirdim akıllarına. Belki de onlar da beni arıyordur. Belki bu Uzay denen çocukla sevgili olduğumuzu bilmiyorlardır. O yüzden aramamışlardır.
Uzay demişken... Kimdi bu çocuk? Neyin nesiydi? Aramızda ne geçmişti?
Sonra oturup bu sefer gerçekten bir beyin fırtınası yaptım. Ve sonra aklıma tek bir şey geldi ...
Bulanık bir görüntü. Uzay ellerini omuzlarıma koymuş bense sana ihtiyacım yok diyorum.. Ah hadi ama devamı olmalıydı. Bir az daha hadi amaa. Evet sonra bileğini tutup özür diliyorum. Demek gerçekten sevmişim özür dilemek pek yaptığım bir şey de değil yani.
Ben kafamın içinde bu düşüncelerle uğraşırken Uzay mırıldanarak bana daha çok sokuldu. Hey sarılmayı severim ama sıcaktan nefret ederim. Yani öyleymiş şu an fark ettim. Bir kaç dakika daha Uzay'ın yüzünü felan inceledim işte...Yeter ya bacağı da çok ağır. Ben de onu dürttüm.
"Uzay kalk hadi ya zaten mor bacaklarım bi de sen morartacan kalk!"
"Yav bi rahat dur (yani sanırım böyle dedi)"
"Lan kalk hadi açım ben!"
Bu sırada tabi ki de bacaklarını üzerimden itip çoktan ayağa kalkmıştım.
"Tamam ben aşağı iniyorum sen de gel bir an önce dedim."
Acaba güzel yemek yapıyor muydum?Belki voleybol felan oynuyorumdur ha? Bi şeyler çalıyorumdur belki? Resim çiziyorumdur felan. Ne biliyim belki sesim güzeldir?
Aa deneyebilirdim.Ama hiç şarkı hatırlamıyorum.
Neyse işte.
Kendi kendime uydurduğum bir şarkı söyleyebilirdim heralde.
"Ben kimim kimiim kimiim been" diye mırıldanmaya başladım.
Hey sesim güzeldi ve şarkı söylemek eğlenceliydi.Bu arada şarkımı devam ettirdim bir yandan da ellerimle ritim tutuyordum.
"Ben kimiim kimm? Şu Uzay denilen çocuk kiim kiimm?Peki ya ben been? Nasıl biriyiiim?"
Şarkı bitmişti.Yani alkış bunu gösteriyordu.
HEY HEY HEY!
Ben alkış mı dedim? Evet Uzay beni alkışlıyordu.
HARİKA YA
"Sesin de güzelmiş."
"Sağol."
Hey bir saniye ya bu benim sesimi hiç dinlememiş miydi?
"Biz senle ne zamandır sevgiliyiz de sen benim sesimi bile duymamışsın?"
İŞTE ŞAH!
Evet beklediğim tepkiyi almıştım.Bir an afallamış ancak hmen bu ifadeyi yüzünden atmıştı.
"Ü-ü-üç ay oldu yaklaşık."
Hey o kekeledi mi evet evet kekeledi.
VE İŞTE MAT!
"Basit bi soruydu niye kekeledin?"
Hadi bakalım Uzay.
"Hiç bunu bile hatırlamamana şaşırdım."
Gözlerim açılmıştı.Vay be demek bunu önemsiyordum.
Tam ağzımı açıp bir şey diycekken kapı çaldı.
Uzay bunu bekliyormuşçasına resmen uçarak kapıya koştu.
Kapı açıldığında isminin Murat olduğunu öğrendiğim Uzay'ın kuzeni gözlerini kocaman açmış bir bana bir de Uzay'a bakıyordu.
*MURAT*
AMA HAYIR BU OLAMAZDI!
Bir hafta önce gözüme kestirdiğim seksi kiracım biricik kuzenimin evinde ne arıyordu?
-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_
♡İKİ ARKADAŞIN BÜYÜK ISRARLARI ÜZERİNE BÖYLE BİR BÖLÜM ORTAYA ÇIKTI. SAAT 2.39 VE BİZ BUKET AŞKOMLA BEYİNLERİMİZİ BİRLEŞTİRDİK RESMEN BU ARADA BÖLÜM ONUN @anonim8765 İÇİN♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KABUS.
Teen FictionHayatının ilk kazığını doğduğu gün yedi, hem de ailesi tarafından. Ama o pes etmedi. Koskoca 20 seneyi ailesi olmadan geçirmişti. Geçirmeye de devam edecek gibi gözüküyordu. Ama sadece gözüküyordu. Onun için ne kadar zor olursa olsun o insanlardan s...