Çantamdakilere son kez göz gezdirdikten sonra fermuarını kapadım ve derin bir nefes aldım.Heyecanımı yenebilmek için bunu bugün çoğu kez tekrarlamıştım.Kapı iki kez tıklatıldı ve ben içeri girmesini söylerken kapıya döndüm. ‘’Gidiyoruz acele etmelisin’’ dedi kuzenim Harold içeri girmeden.Büyük ihtimalle kapının önünde olduğundan bağırmama gerek yoktu ancak ’’Geliyorumm! ‘’ dedim gereğinden fazla yüksek sesle.Eh hadi ama.Heyecan insanın dengesini bozuyordu.Üstelik sadece heyecanlı değildim stresliydim de.Tamam normalde de çok fazla kurallara uyan,iyi ve uysal kızı oynadığım söylenemezdi .Yine de bu,bugün yapacaklarımı ve ebeveynler açısından değerlendirirsek çiğneyeceğim kuralları basitleştirmiyordu.En azından çok fazla.
Çantamı sırtıma taktım.Ve odamdan çıkıp ikişerli olarak merdivenlerden inmeye başladım.Son basamağa gelince hızımı kestim ve büyük ihtimalle beni bekleyen kuzenimle ailesinin bulunduğu salona temkinli adımlarla girdim.Ve doğru tahmin.İşte cidden oradaydılar.Oğluyla konuşan amcam beni fark etmesiyle bana doğru döndü ve diğerleri de ona uydular.Amcam hafifçe boğazını temizledi ve yanına gelmem için elini uzatırken konuşmaya başladı :
‘’Pekala gençler.Umarım bu gece eğlenirsiniz.Ancak lütfen Harold dikkatli olun.Eh,Derin sana emanet oluyor sanırım.’’Ataerkillik düşünce yapısı.Çaktırmadan gözlerimi devirdim.Ah.Ve sanırım eşi gördü.Hemen başımı öne eğdim ve beni gördüğünü fark etmemiş gibi yapmaya çalıştım.Ardından yavaşça evin çıkışına doğru yürümeye başladık.Kapıya vardığımızda amcam tek kontrollü ses tonunu takınarak :
‘’Tamam’’ dedi '’Kendinize dikkat edin.’’ Harold ve ben kapıdan çıkarken ise Harold :
‘’Merak etmeyin.’’dedi.’’Derin sorun yaşamayacak.’’Ailecek birbirlerine gülümserlerken ofladım.Teşekkürler.İçim rahatladı cidden.
-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*
Kuzenim arabasıyla sağa doğru dönüp devasa ola bir binanın garajına yaklaşırken arabaya bindiğimizden beri aramızdaki ilk diyalağun başlangıcını yaptı :
‘’O çanta da neyin nesi öyle.Ah tatlım –bunu söylerken bile imalarını sezmek imkansızdı.- böyle davetlere çok gelmediğinin farkındayım ama yine de bilinçli olmalısın genelde sırt çantasıyla gelinmez.’’
‘’İhtiyaçlarım var.’’
‘’Ne gibi ihtiyaçlar?’’ hafifçe sırıttı.Pekala acaba onun muhteşem ebeveynleri onun kötü imalarla dolu gıcık halinden haberdar mıydılar?Sesimin daha da soğuk çıkmasına özen göstererek :
‘’Sanane.’’
‘’Anladım.’’
‘’Bir şey açıklamadım ki.’’ Penceredeki güvenlik görevlisine dönmeden önce fısıldadı :
‘’Gerek yok tatlım.’’Gözlerimi kıstım.Neden?Bana?Böyle?Davranıyordu?Ki?Güvenlik görevlisine üniversitenin kartını göstermesinin ardından arabayı hareket ettirdi ve binanın garajına girdi.Park etmesi üzerine onu beklemeden arabadan çıktım ve çantamı tek koluma hızlıca geçirdim.Ardından Harold arabadan çıktı,kapıları kitledi ardından benim olduğum tarafa geldi ve karşıma dikildi :
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dear Luck,I Need You
Fanfiction''Ben şansa inanmam.Bence insan kendi şansını kendisi yaratır.Ben de onun hiçbir zaman tam olarak beceremem.Evet genellikle bunu içimden hep tekrarlarım.Baştan inancımı yitirip kendimi kaybetmiş olarak görmeyi neden seçtiğimi bilmiyorum.Sanırım kişi...