Bugün Jimin ile gelinlik bakmaya gidecektik. Oflayarak kalktım. Banyoya gittim. İşlerimi halledip üstüme birkaç bir şey giydim. Aşağı indiğimde babamlara iğrendiğimi işaret etmek için bakışlarımı yolladım.
A: Günaydın kızım.
H: Ne demezsin.
Sonra koltukta telefonuna bakan Jimin'i gördüm.
H: Senin burda ne işin var?
J: Gelinlik bakmaya gidecekmişiz.
H: Off
J: Hadi artık bitsin şu saçmalık
Yanına gittim. Mümkün olduğunca ondan uzak olmaya çalışıyordum. Yaklaşınca burnuma kadın kokusu geldi. Iyy bu adam pezevenk mi yoksa. Beni düşüncelerimden ayıran Jimin'in sesi oldu.
J: Hadisene
H: Tamam be
Mağazaya girdik. Önüme gelen gelinliği seçtim.
H: Bu olsun hadi al gidelim.
J: Daha denemedin
H: Benim için önemi yok. O yüzden olabilir mi?
Göz devirip parayı ödedi ve çıktık.
Düğün günü İnanamıyorum bugün evleniyorum. Hem de sevmediğim bir adamla. Ya ben sana ne yaptım Allah'ım?
A: Hadi Hyeri kuaföre gideceğiz
H: Çok beklersin
A: NE!
H: Geliyorum annecim.
A: Hıh.
Üstüme rahat bir şeyler giydim. Kuaföre gittik. Kadın saçımı ve makyajımı yaptı. Çok umurumda değil zaten.Eve gelip istemeye istemeye gelinliğimi giydim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Öylesine seçmiştim ama gerçekten iyi seçmişim. Salona gittik. Nikah masasına oturduk. Nikahı kıyacak adam geldi.
Adam: Sayın Kim Hyeri, sayın Park Jimin'i kocalığa kabul ediyor musunuz.
İstemeyerek de olsa "evet" dedim. Adam Jimin'e de sordu o da evet dedi.
