BAŞLANGIÇ

8 2 2
                                    

(ismim Eylül 19 yaşındayım) Bu yıl acılarla dolu bir yıl oldu ve hala devam eden kapanmamış yaralarım var bu yıl yeni bir başlangıç yapmak için Rize ye gidiyorum...
Bütün ailem kanser oldu öldü ama ben niye ölmedim kardeşim bile kanser oldu öldü ama ben niye ölmedim belki dnam kendini eşlerken yanlış eşledi hastalıklı nükloit yanlışlıkla sağlam nükloitle eşleşti ve o zaman bende görünmedi yani ben de bu hastalık var ama sağlam nükloit onu saklıyor bu muhteşem bir şey bir hata sayesinde kanser olmaktan kurtuldum ama diğerleri bu kadar şanlı olmadı şimdi eşyalarımı toplama zamanı ama önce bir bavul almalıyım o zaman biraz alışveriş yapalım..
Alışveriş merkezine geldim şimdi önceliğim bir bavul almak ve sonra ıvır zıvır alıcam hadi başlıyalımm hatta şu mağazada gördüğüm bavul çok güzel herhalde o bavulu alıcam

Alışverişimi yaptım hadi Bavulumu hazırlayayım 2bavul aldım çünkü rizeye önce 1 haftalığına gidip ev bulucam ve bi otelde kalıcam o yuzden küçük bavul yeter..

Rize ye geldim şimdi otelime gidiyorum sora dinlenip ev bakıcam ayy çok heyecanlıyım çok neyse otele geldik bile şimdi gidip biraz dinleniyim sonra gidip ev bakıcam
Evet yollardayım 1 tane ev buldum muhteşem 5 katı 8 odası 4 banyosu bir bahçesi ve de büyük bir havuzu var zaten eve geldim bile evi şöyle anlatıyım şeker pembesi bi rengi var fransız tipi pencere 2 katında şirin bi bolkon güzel büyük beyaz çitler eve asilik katıyor ve ağaçlar muhteşem bir ev evin içide dışı kadar güzel modern döşenmiş arka bahçe düşündüğüm den bile güzel sadece çitlerin boyanması gerekiyor onun dışında muhteşem herelda şeçicehim ev bu olucak şimdi eşyalarımı alma zamanı şimdi çarşıya gidip mobilya alıcam aklımdan geçen renkler pembe ve ya su yeşili carşıya geldim mağazalar sıra sıra çok güzel rengarenk ilk mağazadan başlayalım mağazada ilk göze çarpan U şeklinde bir koltuk takımı şeker pembesi bi rengi var biraz daha bakıcam...
Evet o koltuğu almaya karar verdim şimdi İstanbula gidip bütün eşyalarımı toplicam sonra komple Rizeye ye taşınıçam İstanbul uçağım gece 4 de sabah7 de İstanbul da olucam bütün geçmişimi orada bırakıp buraya sadece eşyalarımla geri gelicem...

İstanbuldan geldim şimdi evimdeki kitap köşemde kitap okuyacağım kitabımın ismi 'Bende Beni Arıyorum' çok güzel bir felsefik kitap ben lisedeyken en iyi dersim felsefeydi ve felsefeye bayılıyorum size kitap köşemi anlatayım bir masa var ve masanın ayakları kitaplık şeklinde masanın tam karşısında yeşil ve mavinin muhteşem birleşimi yarım ayı andıran koltukta kitaplık şeklinde büyük camlar çok iyi ışık kaynağı minik petek odayı ısıtıyor yani kitap okumak için her şey var ve birde sıcak cay birde kurabiye her neyse kitap okumaya başlayalım. Kitap okudukça benim ben olmadığımı fark etim eskiden böyle bir durumda olsam kesinlikle depresyona girerdim kendimi bi oraya bi buraya savurup durardım evden çıkamazdım yemeği keserdim psikolojik olarak da batardım hayattan vazgeçerdim ama ben tam aksine şehir değiştirdim beni hayata bağlayan bir şey var ama ne. Kitabı okudukça gerçekten beni bağlan şeyin şu an elimde olduğunu anladım beni hayata bağlayan şeyin bir kitap olduğunu anladım ben küçüklüğümden beri kitap okumaya bayılan biriyimdir ben lisedeyken 170 roman bitirmiştim ortaokulda 150 roman bitirmiştim yani benim bütün hayatım boyunca kitabı elimden asla bırakmadım nereye gidersem gideyim kitap i hep benim yanımda olurdu..

Birden telefonum çaldı beni kim arayacaktı telefonu elime alınca şok oldum arayan en yakın arkadaşım Ay dı onu en son cenazede görmüştüm ailemin cenazesinde o ve en yakın arkadaşlarım 5 de gelmişti ve bana çok yardım etmişlerdi Ay benim 10 yılık arkadaşımdı telefonda dediği tek şey '1.50 saatte Rizedeyiz a bu arada Yatıya gelik çayı koy' oldu çok şaşırmıştım onlar sırf benim için o kadar yol geleceklerdi kitabı bıraktım direkt olarak mutfağa gittim ve aklıma ilk gelen kek ve börek yapmak oldu sonra güzel bi çay koyardım bi de film gece gözlem odasında yatardık yıldızlar eşliğinde muhteşem bir gece geçirdik acaba o da gelecekmiydi Mert benim lisedeyken erkek arkadaşımdı ama gelip geçmişti bitmişti simdi onu değil yemeklere odaklanmalıyım Ay ın en sevdiği un kurabiyelerinden yapmaya karar verdim
1 saat sonra..

Her şey hazır sadece gelmelerini bekliyorum o sırada size arkadaşlarımı anlatayım Ay dan başlayalım Ay çok kibar biridir o da benim gibi kitabı seven tam bir öğrenme delisidir sarı saçları beline kadar uzanır onun dışında masmavi gözleri vardır sonra Melek ona ressam kız deriz aramızda en iyi resim yapandır Güneş aramızdaki en iyimser odur sarı saçları belini bile geçiyor Sinan en beceriklimizdir her dalda başarılıdır özelliklede tasarım ve mimarlık Mustafa vardır birde yazar Mustafa deriz ona neyse kapı çaldı herhalde onlar geldi ellerimi kurulayarak direkt kapıya koştum kapıyı açınça sevinçten uçuyordum hepsini tek tek kucakladıktan sonra salona geçtik kek börek yedik eskilerden bahsettik...

30 dk sonra...
Hadi sinema solonuna inelim
Sinan:Vay sinema solonunda sırada ne var gözlem odasımı?

Ben:Haklısın Sinan geceyi en üst kattaki gözlem odamda yıldızlar eşliğinde bitiricez.
Sözümü bitirir bitirmez her kez şok olmuştu.
Ay:Tabi 5 katlı bi evde Sauna bile vardır
Ben :Ay haklı en alt katta bir küçük sauna var. Neyse boş verin onu bunuda ne izleyelim onu düşünün ve o sırada arkamdan gelin ama önce mısır patlatmaya mutfağa gidiyoruz.
Mustafa : Tamam Eylül ev sahibi sensin sen nasıl istersen öyle olsun
Güneş :Mustafaya katılıyorum ya sen Melek?
Ben:Ammada uzattınız hadi mısırlar soğumadan yiyelim

Sonra hep beraber merdivenlerden aşağı indik güzel bir film şeçtik filmimizin adı "Ölümlü dünya" çok komik bir filim baya bi güldük eğlendik
Flim bitti...

Sinan:E simdi ne yapıyoruz?
Ben :gözlem odasına çıkalım.
Güneş :bence biraz kitap okuyalım
Melek :Evet Güneşe katılıyorum.
Mustafa:bende sence Sinan?
Sinan :İyyi fikir gözlem odasında kitap okuyalım sence Eylül?
Ben :Evet karar verildi gözlem odasında kitap okuyacağız ama önce kütüphaneye gidip kitap secelim
Sonra herkes bir kitap şeçti ve tam yukarı çıktık ve herkes armut koltuklardan birine oturdu tam o sırada Ay ayağa kalktı ve"Size çok güzel bir haberim var "dedi her kez şaşırmıştı çünkü Ay çok mutluydu sonra" Ben evleniyorum "dedi ve bombayı patlattı her kez çok sevindi ama ben biraz kırgındım çünkü her kez onunlamı falan diyordu demek ki herkez Ayın bi sevdiği olduğunu biliyordu ama ben hiç bir şey bilmiyordum eğer buraya gelmeşelerdi evleneceğinden bile haberim olmayacaktı 10 yılık arkadaşımdı Ay ama beni önemsememişti hemen atıldım
Ben:Benim niye haberim yok bir sevdiğin olduğundan herkesin var ama benim niye yok Ay cevap ver!!
Ay:Çünkü ben şeyle evleniçem ve bu olay seni üzebileceğini biliyorum yani şeyle evleniçem senin eski....
Ben:Ay bunu nasıl yaparsın bile bile benim eski sevgilimle nasıl evlenirsin nasıl???
Mert :Çok basit Eylül Karla çok basit sen değerimi bilmedin ama bak şimdi bi oğlum olucak çünkü 1 hafta önce bunu herkeze şöylüyorum çünkü kimse bunu bilmiyor biz Ayla imam nikahı kıydırdık yani Ay benim eşim ve çocuğumun annesi Eylül en yakın arkadaşın kardeşin 10 yılık arkadaşın senin eski sevgilinle evlendi ve sana söylemedi.
Ay: Eylül!!! Eylül!!!! Biri tutsun Eylül yapma atlama Eylül!!!!!!!!!!!! koşun koşun ambulansı arayın.............

Eylül kendini 5. Kattan ve atladığı yer dikenler ve sivri tellerle kaplıdır Eylülün vicüdünü kolaylıkla delebilecek tellerle........

KİTAP 1.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin