Cp'de Bir Türk

11. bölüm

Medya : Nick (Nicholas)

Siyah ve kalın olan yazılar türkçe. "Ne dedin?"  

Anca ormana gelmiştik ve şimdiden bitmiştim. Derin bir nefes aldım. L. Jack' e baktım. Somurtuyordu. Gülümsedim.

"Hadi ama L. Jack. Neden Somurtuyorsun." Sesim sitem doluydu. L. Jack ise omuz silkti.

"Bu kızdan hoşlanmadım."

"Hadi ama! Bir aptal o kadar!"

Cevap vermedi ve ormana girip gözden kayboldu. Gıcık işte.

Kızın yanına çöktüm. Uyan be. Yanağını dürtüklemeye başladım.

"Uyan uyan, hadi uyan. Uyan sana be!"

Kızdan bir kaç homurtu gelmişti. Gözlerini aralamıştı. Sonunda uyandı.

" Hey, kız. Neden beni izliyordun."

Kız kısık gözlerle bana baktı. Gülümsedi.

" Çok safsın Gamze..."

Şaşkınlıkla ona baktım ismimi nereden biliyordu ki?

"İsmimi nereden biliyon lan çip!"

Güldü sadece. Sinirle ayağa kalktım.

"İşim bu..."

Sinirle nefesimi soludum.   Kimdi bu çakma yeşil.

"Adam akıllı cevap ver(!)"

"Emin misin?"

"Hayır. Ama cevabı istiyorum."

"Ne?"

Utançla başımı çevirdim. Emin onlarda 'sure' anlamına geliyordu. Büyük ihtimal Sure diye ismi olan biri yoktur. Bana bir kural artık içimden cümleyi türkçeye  çevirmeyi bırak. 

"Türkçe bir kelime oyunu, boş ver. Sen cevap ver."

"Ah, peki Gamze.  Öncelikle..."

Heyecanla cümlenin devamını bekliyordum. Tabi bu arkadan bir ses gelene kadardı. Hızla yere eğildim ve kendimi yana savurdum.

Hızlıca yerdeki beyzbol sopamı aldım. Kafamı kaldırdığım da  kız ayaktaydı ve elinde, dikenli bir dal vardı. O dikenler çok acıtıyor. Kız dikenli dalı bana doğru sallayınca kendimi geri ittim. Hızla ayağa kalkıp kıza koştum ve sağdan kızın omuzuna vurmaya çalıştım ama o hızla geri çekildi ve cebinden bıçak çıkarıp bana yaklaştı.

Hızla sopamı ona doğrulttum. "Sakın deneme." Sadece güldü. Bu kızın derdi ne? 

Hızla üstüme gelince eline sopamla vurdum. Sonra hızlıca elinde ki bıçağı alıp çok uzağa fırlattım. Ben de kalırsa, elimden alma şansı vardı.  Ormana doğru attığımdan bulması uzun sürerdi. Bu yüzden direkt saldırdı. Ben de karşı koydum.

Hızla karnıma tekme atınca geriye doğru düştüm. sopam elimden fırlayıp gitti. (şuan önümde örgü var, kendi kendime örgü yapmayı öğrencem.) Kız hızla üstüme atlayınca ellerini tuttum. 

Uzun süredir boğuşuyorduk. Hızla onu altıma aldım. Kendime doğru çekip onu hızla yere yapıştırdım. (üstünde otururken, onu kendine çekiyor sonra onu yere geri itiyor çok hızlı bir şekilde.)  

Sonra üstünden kalktım ve sopamı almaya gittim. Eğilip sopamı aldım. Arkamı döndüğümde kız yoktu. Şaşkınca etrafa baktım. "Vay anasını sayın seyirciler."   

Etrafımı aradım. L. Jack'te merak edip geri dönmemişti.  Off'ladım. Hava hafiften kararmaya başlamıştı. Aslında karanlıktan pek korkmazdım. Çoğunlukla, karanlığın içinde ki ormanlardan korkardım.