Sabah gözlerimi açtığım an hissettiğim ağrıyla ufak çaplı bir inilti çıkardım. Bir kaç saniye tavana baktıktan sonra başımı ellerimin arasına alıp ovuşturmaya başladım. Tanrım, dün gece neler olduğunu bile zar zor hatırlıyordum. İyi ki babamlarla yaşamıyordum. Yoksa gece o kadar geç saatte eve gelmeme bir açıklama yapamazdım. Kendime de bir açıklama yapmak istemiyordum.
Yataktan hızla kalktım ve banyoya doğru ilerlemeye başladım. Bir duşa girmem en iyisi olacaktı sanırım.
Sıcak suyun altına girmemle derin bir nefes aldım. Şu dünyada beni rahatlatabilen sayılı şeylerden biri de buydu sanırım.
Odama ilerlerken gözüm Melis'in odasına kaymasıyla gözlerimi devirdim. Kim bilir nelerde sürtmüştü canım arkadaşım.
***
Okulun kapısının önüne geldiğimde derin bir iç çektim. Bugün gerçekten hiç dersleri düşünecek havamda değildim. Ayrıca o Ayaz denen çocuğa fazla gözükmemeyi düşünüyordum. Ah, yine dün gece aklıma gelince dişlerimi sıkmaya başladım. Sakin ol Aslı. O sadece bir kereye mahsus bir şeydi.
Kendi kendime sakin olmamı söyledikten sonra kütüphaneye doğru ilerlemeye başladım. Bugün hiç bir derse girmeyi düşünmüyordum. Kütüphanede oturmak daha cazip geliyordu.
***
''Aslı, sen iyi misin?''
Melis bana uzaylıymışım gibi bakarken kıkırdadım. ''Ya bir şeyim yok diyorum, Melis. Daha ne uzatıyorsun?''
''İlk derse girmedin farkettiysen,'' Gözlerimi kaçırdım.'''ki bu hiç normal bir şey değil. Bir şey mi oldu da bana söylemiyorsun?
Tekrar gözlerimi kaçırdım. ''Hayır, senden ne saklayabilirim ki. Hem sen bana dün gece nerede olduğunu söylemedin.''
Konuyu değiştirmeye çalıştığımı farketmiş olacak ki şüpheyle bana baktı. ''Ne zamandan beri geceleri nerede olduğumu soruyosun. Benim soruma cevap ver.''
Koridorda yürümeye başladığımızda kafamı öne eğdim. Umarım Ayaz beni farketmez. Zaten nereden farkedebilir ki? Benim bu okulda olduğumu bile bilmiyor. Daha adımı bile bilmiyor! Onun için sadece bir barın tuvaletinde öptüğü bir kızım. Ah, böyle söyleyince kendimi gerçekten çok kötü hissettim.
''Aslı, sana diyorum. Bir şey saklamadığına emin misin?''
''Eminim.''
Melis sonunda cevap vermeyince derin bir oh çektim. Eğer beni biraz daha sorgulamaya devam ederse hemen döküleceğimi biliyordum. Aslında ondan bir şey saklamazdım ama eğer Melisin en büyük hayali bile Ayaz'la konuşmaksa onu öpmesini tahmin bile edemiyorum. Ayaz'a takıntısını bildiğimden bu ikimiz için de daha iyi.
''Baldudak?'' Kafamı sesin geldiği yöne çevirdiğimde olduğum yerde kaldım. Ayaz! Ayaz! Şimdi bittin sen Aslı.
Zaten ben niye arkamı döndüm ki! Eğer duymamış gibi devam etseydim hiç bir şey olmaycaktı. Ben olduğumu anlamayacaktı! Yaptığım şeye pişman olurken sahte bir gülümsemeyle ona baktım. O sırada kafamı Melis'e çevirdiğimde soru sorarcasına bana bakıyordu.
''Anlatmadığın bir şey olmadığına eminsin değil mi Aslı?'' dedi dişlerini sıkarak.
Mahçup bakışlarla bir Ayaz'a bir de Melis'e baktım.
''S-senin burada ne işin var?'' Yüzümü tekrar Ayaz'a çevirdiğimde şaşırmış bir şekilde bana bakıyordu.
Kaç saattir hiç bir şey demeden baktığımı farkettiğimde sonunda konuşmaya karar verdim.
''Burada okuyorum.''
Derin bir nefes aldı. Az önce bakışlarınan anlaşıldığı kadarıyla hamile kalmışım da çocuğun babası sensin diyeceğimi bekliyor gibiydi. Şimdi rahatlamış bir şekilde bana bakarken gözlerimi devirdim. Herkes etrafımıza toplanmış bize bakarken kendimi çok garip hissetmiştim. Etrafıma göz gezdirdiğimde bütün kızlar gözlerini kısmış bir şekilde bize bakıyordu. Bütün bu kızların bu pislikte ne bulduğunu hale anlamasamda saygı gösteriyorum en azından.
''Şanslıymışım demek ki.''
''Bu okula girecek kadar beynin olmadığı halde bu okula girebildiğin için mi?'' Bunu dediğimde herkes bana bakmıştı. Bu bile pişman olmama yetmişti ama söylediğim söz karşısında Ayaz'ın bana şaşkınca bakması daha garip hissetirmişti. Sanırım hiç bir kızın onun cazibesine dayanamayacağını zannediyordu. Yanılıyormuş demek ki.
''Hayır dün gece olanlardan sonra sana yakın olduğum için.'' Söylediği söz karşısında hiç bir diyememiştim. Şimdi herkes farklı bir şey anlayacaktı! Kesin onunla yattığımı falan düşüneceklerdi! Şu pislikle!
Melis'in gözleri dolmuş bir şekilde bana bakarken gözlerimi kaçırdım.
''Saçmalama! Dün gece bir şey olmadı!'' Kaşlarımı çatarak ona baktığımda sırıttı.
''Sinirlenince çok seksi olduğunu biliyor muydun?''
Aman Tanrım! Bu çocuğu şu an boğazlamadığıma bile şaşırıyordum.
''Öyle bakınca beni etkileyemeyeceğini biliyor muydun?'' Bütün herkes şaşırmış bir şekilde bize bakıyordu. Hele kızlar! Biraz daha zorlasam beni öldürebileceklerini biliyordum.
''Dün gece etkilediğime göre.''
Dişlerimi sıktım. ''Dün gece bir şey olmadı diyorum sana.''
''Herkese burada barın tuvaletinde ne olduğunu anlatmamı ister misin?'' Şu an beni becerdiği izlenimine kapılmalarını istiyordu. Ama buna kesinlikle izin vermeyecektim!
Melis o sırada bana döndü ve yutkundu. ''Ben orada bütün gece Ayaz'ı görmek için can atarken siz tuvalette birbirinizi beceriyormuşsunuz! Bir daha yüzüme bile bakma Aslı.'' Sinirle çekip gittiğinde Ayaz'a seni öldüreceğim bakışı attım ve Melis'in peşinden gitmeye başladım.
Multimedia'da Melis var bu arada :)
Sınır : + 10 vote, +10 yorum.
YOU ARE READING
Sen Bana Zorunlusun
Teen Fiction''Bu sene üniversiteye hazırlanman gerekiyor biliyorsun değil mi? Bunun yerine uğraştığın şeylere bak Aslı. Gerçekten kafayı yemiş olmalısın.'' Kaşlarımı çatarak Mert'e baktım. ''Hepsi senin o Ayaz denen arkadaşın yüzünden oldu biliyorsun değil mi...