gecenin mavişi

berbat

Sonunda okula gelmiştim , koşar adımlarla sınıfa doğru gittim sınıfta öğretmen yoktu rahatlamıştım çünkü geç kalmak istemem heleki ilk günden .

Sınıfa girdiğim de sanki herkes bana bakar gibiydi ben ise sadece tek bir çocuğa  kilitlenmistim gözleri o kadar güzeldi ki mavi sanki mavinin en güzel tonuydu ama ben siyahtım gecenin en koyu rengi  maviydi bana çok uzakta küçük bir mavi. Çok sert duruyordu yüz ifadesi o kadar serttiki şekilli burnu güzel dudaklari ve hafif Çilleriyle çok çekici duruyordu . Artık gözlerimi ondan ayırsam iyi olurdu en arka sıraya geçip oturdum . Zil çalmısti ama mavi gözlü adını bilmediğim çocuğun yanına kimse oturmamıştı arada bir bana bakıyordu bunu hissediyordum ve rahatsız oluyordum çünkü bakışları Bir buz gibi keskindi. Sağ tarafa baktığımda yanıma çok güzel bir kızın oturduğunun farkına vardım saçları sarıydi gözleri ise ela üstünde siyah bir tişört ve Siyah yırtık kot pantolonu vardı ve bana kendini tanıyamaya başladı

- Merhaba ben ecrin

- bende gece

- okul da yeni misin

-evet

onu incelemekten vazgeçemiyordum gözlerimi ondan alamıyordum ah bu çok kötüydu tek kelimelik cevaplar veriyordum yanımda oturan kız ecrin ise deftere bir şeyler karaliyordu ilk ders olduğu için öğretmen gelmemişti herkes kendi halindeydi ve yanı hala boştu.

- onun adı ne ?

- anlamadım ?

- surdaki mavi gözlü çocuğun adı ne ?

-ha o . onun adı deniz ama bence onu tanımak istemezsin yani Tanımasan daha iyi kulağını takıp sadece oturuyor ilk geldiği günden beri tek bir arkadaşı bile olmadı o o çok gizemli.

-teşekkür ederim ecrin

Ayağa kalktım ve ona doğru yürümeye başladım kalbim duracak gibiydi normal de bana böyle olmazdı ben aşka inanmazdim aşk duygu isiydi ve benim duygularim yoktu olmazdı.  yanına oturdum ve Merhaba dedim( tek seferde Merhaba dediğime cidden çok şaşırıyorum )

- ne var ?

- ben gece biz şey

- defol gece

- ama ben

- bende deniz , şimdi defol.

Bu kadar sert bir tepki beklemiyordum cidden bu çok koymuştu kazadaki çocuktan sonra bu kadar küstah bir insan görmemiştim kendini ne sanıyordu bu hayvan.

zil çalmısti ve ecrin yanıma gelip hadi sana okulu gezdireyim dedi ben de kabul ettim kantine gittiğim de bir grup kız gördüm ve bu kızlar sarışın bir erkeğin etrafını resmen sarmıştı ve dikkatlice baktığım da ise bu çocuğun sabahki zengin zuppe olduğunu anladım

- ecrin bu kim ?

- sarışın olan mı ?

- evet o

- bizim okulun pileyboyu , ismi matt yarı rus ve tanrı aşkına çok seksi değil mi ?

- hiçte bile ecrin ( iç sesime karşı çıkmalıydım yakışıklı falan değil di bir kere)

    ve beni görmüştü kucağında ki kızı itti bana doğru gelmeye başladı ondan korkmuyordum çünkü yapabileceği tek şey beni becermekti ama sonucta tavuk sikmiyor değil mi o kadar kolay olamaz.

- sen !

- evet ben

- sen sabahki kızsın seni gökte ararken burda bulmam cidden bir mucize bebeğim.

- bana bebeğim deme !

   Bunu söylerken daha çok gelmişti yanıma , nefesini boynumda hissediyordum ne yapmaya çalışıyor du bu hayvan.

- Ben altında inlettigin sürtükler gibi değilim bırak beni !

- bunu denemeden bilemeyiz bebeğim

-  Bana bebeğim demeyi kes hayvan !

- ne dedin sen ?

     gözleri bunu söylerken resmen sinirden ölecek gibiydi alt tarafı hayvan demiştim aslında insanın kendiyle barışık olması lazım sonuçta o bir hayvan degil mi ?

- Hayvan dedim

- bana dedin demi onu ?

- evet sana hayvan dedim çünkü sen tam bir hayvansin.

Bunu dediğim de erkekligini karnıma bastırdı resmen şok olmuştum dudagini kulağıma yasladi ve

- yatakta da yırtıcı bir hayvan gibiyim sürtük sana asıl hayvanın nerde olduğunu gösterecegim yürü benimle

     kolumdan tuttu ve beni götürmeye çalıştı şuan ona saldırmamak için kendimi zor tutuyordum ve birden dediğim şeye bende inanamadim

- O çok değerli penisine tekme yemek istemiyorsan beni hemen bırak !

    o kadar çok bağırdımki hala inanamamıştım kendime birden da duyduğum sesle irkildim bu ses çok soğuk ve korkutucu geliyordu

- BIRAK ONU !