ayaz ağ... 2 gün sonra....
güneşin dediğini dinleyecektim. o bişey dediyse mutluka bir bildiği vardır. sabah 9.00 da kalktım. 10.00 da randevumuz vardı. hemen bir duş aldım üzerimi değiştirdim ve buketi almak için evden çıktım. o sürtüğün yüzünü bile görmek istemiyorum. onun yüzünden rüyayla aramız bozuldu. ve bu olayı çözmemiz lazım. hemde hemen. evinin önünde durmuş beni bekliyor. hemen arabaya bindi ve hiç konuşmadan doktora gittik. birkaç test yaptırdık ve sonuçları almaya geldi sıra.
- hamilesiniz buket hanım. 1 aylık dedi. elbette bunu bekliyordum. ama yinede içimde bir burukluk oldu. benim çocıklarımın annesi rüya olacaktı. hep böyle hayat etmiştim. ama daha bitmedi. doktora teşekkür edip hastaneden çıktık. arabaya bindiğimde aslında şununla hiç konuşasım yok. ama zorundayım.
- bak bana inanmıyordun. hamileymişim.
- tabi ya tabi. dedim ve doktor olan ardaşıma götürdüm. tekrardan başka hastaneye gelince buket biraz şaşırdı vede panikledi. hemen birkaç test daha yaptık. ilk başlarda yaptırmak istemesede benden korktuğu için yatırdı. ve sonuçları öğrenmek için hakanın yanına gittik.
- ooo ayaz kardeşim nasılsın ??
- valla o sana bağlı kardeşim. ne olur sonuçlar negatif de bana.
- aynen abi. tahmin ettiğin gibi bu kız sana oyun oynuyor. demesiyle bukete dönüp bir tokat attım. hakan beni tutmasaydı daha neler yapabilirim bilmiyorum. ama hain planlarım var buket için. hamile olmadığına ait aldığım belgeyi cebime koydum ve buketi aşağıda bekleyen adamlarıma verip , depoya götürmelerini söyledim. bu sürtüğün cezası ağır olacak. benle rüyayı ayırmak neymiş görecek o. hemen güneşin teyzesının evine gittim. kapıyı iki kere çaldım ve beklemeye başladım. kapıyı sevgilim , rüyam açtı. ama hali çok kötüydü. onu ilk defa böyle görüyorum. gözleri ağlamaktan kızarmış, sanki bir sene uyumamış gibi..
- rüya, sen iyimıisin ?
- ne var ayaz. yine ne istiyorsun ??
- bak . dedim ve cebimdeki belgeyi çıkartıp rüyanın eline sıkıştırdım. açtı ve okudu. bir anlığına gözleri parlasada kağıdı yere fırlattı. bense şaşkın şaşkın durmuş ona bakıyorum.
- ne yani ? kız hamile değil diye eve geri mi döneyim ayaz. sorun kızın hamile olup olmaması değil, sorun beni aldatmış olan ve inan ki şuan senle uğraşacak halim yok. git ayaz...
bişey dememe izin vermeden kapıyı suratıma kapattı. akşam oldu ve edize güneşi arattırıp konuşmayı hopörlere aldırdım.
- efendim, ediz.
- merhaba güneş nasılsın ?
- iyi sen demeden konuya geçicem çünkü ayaz patlıyordur hopörlörden bile sesi geliyor. neyse rüya şimdi biraz daha iyi. en azından yemek yedi. çok sevinmiş kızın hamile olmadığına. hatta geri dönmek bile ister ama güvenini yitirmiş ayaza karşı.. bu yüzden bilemiyorum.
- peki güneş sağol.
- önemli değil. görüşürüz dedi tam telefonu kapatacaktı ki rüyanın o muhteşem sesi geldi.
- güneşş. nerdesin bakıyım sen ? neler karıştırıyorsun ? dedi ve telefon kapandı.onun sesini duymak bana huzur vermişti. günler sonra ilk defa sesi bu kadar neşeli çıkmıştı herhalde. aklıma gene o sürtük geldi ve onuncezasını vermek için depoya gittim. ilk önce saçlarını erkek gibi kestim. sonra bana dokunan o tırnaklarını kerpetenle yoldum. biliyorum vahşice ama bunları hatta daha fazlasını haketti. sonra biraz dövüp tüm nefretimi kustum ve oda bu acıya dayanamayıp bayıldi. ellerini çözdüm ve arkamda iz bırakmadan oradan uzaklaştım.
2 gün sonra....
rüya ağ....
kızın hamile olmadığını öğrenince sevindim. ama bu ayazın beni sevdiğini söylerken onunla yattığıu gerçeğini değiştirmez. iki gündür ayazla ediz kapıda bekliyorlardı. mahalleye komşulara rezil olmuştuk. millet bizi konuşuyormuş. güneşin teyzesinin çenesini söylemiyorum bile. bir gece güneşle ben oturuyorduk. makbule teyzede yatmıştı. kapıyı yavaşça biri tıkladı. bizde hemen açmaya gittik tabi. birde kim gelmiş ? edizle ayaz ağızları burunları kan içinde. hemen içeri aldık ve yaralarını mikrop kapmasın diye temizledik ve ben konuşmaya başladım ;
- üff ayaz , ne yaptınızda bu hale geldiniz..
- ne yapcaz 3 gündür mahallede bekliyoz diye dövdüler işte.ç
- ohh iyi olmuş, niye siz evinize gitmiyorsunuz.
- ben o evde sen olmadan yaşayamam, yatmam,
- sizin yüzünüzden mahallenin diline düştük. makbule yetzeyi söylemedim bile. ee kadın haklı. adımız çıktı. ayaz bak gidin hem kendinize kemde bize zarar geliyor.
- olmnaz, sen gelmezsen bizde hergün hiç bıkmadan beklicez.
- olmaz dedim gideceksiniz.rüyam , gel sizinle bir anlaşma yapalım. siz gidin bizim evde kalın bizde otelde kalırız. hem makbule teyzede rahatlar. baksana kadının yüreğine inecek.
-olmaz. dedim ilk başlarda ama ayaz haklıydı. bu konuyu konuşmak için güneşi mutfağa çağırdım.
- ne diyorsun güneş.
-bence ayaz haklı rüya. hem bak onlar otelde kalacaklarmış. kabul edelim. yoksa 2 güne kalmaz teyzem bizi kovar valla demedi deme.
biraz düşündüm ve saLONA GEÇTİK. AYAZLA EDİZ DURMUŞ BENİM CEVABIMI BEKLİYOR. eveet dememle ayazın yanağıma öpücük kondurması bir oldu. ayy ayaz sen ne tatlısın öyle. amannn ne diyorum ben kendine gel rüya! gevşeme hemen. ayaza öyle bir bakış attım ki hemen ayaklandı ve edize hadi gidelim dedi. '' sizde yarın toparlanır gelirsiniz '' dedi vebizde başımızla onayladık. umarım kabul ettığime pişman olamam...
üzgünüm kısa oldu ama vote ve yorumlar çok az. bu yüzden fazla yazasım gelmedi.
