|Emrah|
Arda
EmrahEmrah: merabaaaaaa
(Bu kişiye mesaj gönderemezsiniz.)
Emrah: he unutmuşum
(Bu kişiye mesaj gönderemezsiniz.)
"Arda!" Pişkince sırıtarak ona baktım. Onu rahatsız etmeyi seviyordum.
"Ya sabır! Oğlum sen demedin mi engelle beni diye?"
"E nolmuş?" Ciddiyetle ona bakmaya çalışıyordum. Ama gülmemek için kendimi tuttuğum aşırı belliydi.
"Allahım çok sevdiğin bir kulun değilim ama beni kurtar şu kul olmayan kulundan!"
En sonunda dayanamayıp bir kahkaha patlattığımda sinirli bir şekilde bana bakmaya başladı. Sanki dövücek gibiydi!
Aklıma gelen düşünceyle kaçmaya başladım. Çünkü gerçekten dövecekti. Canım çok acımıyordu çünkü OnUn DoKuNdUğU yErDe GüL aÇaR
Şaka maka acıyı hissetmiyordum o vururken. Çünkü bir tek o an bana dokunuyordu.
•
Her yumruğunun arasında bana bir daha yazma diye bağırıyordu. Ama onun da bildiği bir şey vardı; onu sıkboğaz etmekten vazgeçmeyecektim.
"Yazma bir daha. Yazan elini burun deliklerinden çıkarırım." sessizce başımı salladım.
En sonunda bıraktı. Hâlâ acıyı hissetmiyordum. Uyuşmuş gibiydim. Kokusu yüzünden. Bir insan bu kadar mı güzel kokardı ulan! Aramızdaki bir metreden bile kokusunu alabiliyordum.
Çok güzeldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ineffable [bxb]
Short StoryEmrah: Ineffable kelimesinin sözlük anlamısın benim için. Emrah: Kutsal, tarifsiz, anlatılamaz, kelimelerle ifade edilemez, sahip olamayacağım. 12.11.18 \\tamamlandı//