Ailem ağır katolikti. Her zaman günah işlemekten kaçınır, beni ve kardeşimi de böyle yetiştirmişlerdi.
Bunu onlara nasıl açıklayacağımı bilmiyordum.
Bu fikir ondan gelmişti. Jungkooktan. Bize gel dedi. 1 hafta görünme ortalıkta. Ailende seni ararken unutur bu saçmalıkları. Onları üzmekten korkuyordum ama bu fikir daha cazip gelmişti.
Tek başında yaşıyordu. Bu kocaman evde. Koltukları perdeleri ve halıları simsiyahtı. İçimi karartıyordu. Salonun ortasındaki sehpanın üzerinde duran paketler dikkatimi çekti. Bunlar da neydi. Yoksa.. yoksa o uyuşturucu mu alıyordu..
Jungkookun garipliklerini şimdi anlıyordum.
O gece. O gece gerçekten kötüydü.
İkimizde kafayı bulmuştuk. Esrar almıştım ve gözlerim seyiriyordu. Beni kucağına alıp yukarı kata çıkardı. Burası onun odası olmalıydı. Beni yavaşça yatağa bıraktı ve soyunmaya başladı. Bi yandan da benim üzerimdekileri çıkartıyordu. Beni geriye doğru itip üzerime oturdu. Zevk almamı saglamaya çalışıyordu. Dudaklarıma yapışmıştı. O an ona aşık olduğumu anladım. Bu yaptıklarımızdan dolayı ileride pişman olacağımı bile bile dudaklarına küçüp bi öpücük kondurup kendimi yatağa attım.
