*33. bölüm. Nefes Tahir'i bulur. Tahir koşarak tekneye çıkar. Nefes basamaklardan iner. Kavuşurlar...
"Nefesim... Geleceğini biliyordum."
"Çok korktum... Çok korktum Tahir. Çok korktum... Seni kaybettim sandım. Gittin sandım. Seni bir daha göremeyeceğim sandım."
Onu sakinleştirmek adına gözlerinin içine bakmak ister Tahir ama Nefes kollarını öyle sıkı sarmıştır ki ayıramaz kendini. Varlığını hissettirmek adına daha sıkı sarılmayı seçer o da.
"Şişşşt. Buradayım. Buradayım Nefes'im. Yüreğini koyup da gitmek kolay mı?" Saçlarından öper.
Hasret kaldığı kokunun genzine dolmasıyla sakinlemiştir Nefes. Sımsıkı sardığı kollarını çözer, sevdiği adamın yüzünü ellerinin arasına alır.
"Çok şükür."
Gülümseyerek göz kırpar Tahir. Bilir ki Nefes Kaleli'ye üzüntüsünü unutturmanın yolu onu sinirlendirmekten geçer.
"Şimdi tekne kullanmayı da öğrendin, senden kaçış yok. Desene benim Rusya kaçamağı hâyâl oldu."
Hızla ellerini yüzünden çeker Nefes. Omzuna vurur.
"Rusya kaçamağıymış. Bak bakalım daha geliyor muyum peşinden? Bir dahakine kalırsın öyle soğukta. Sizinkiler birkaç güne anca bulurlar seni."
"Gelirsin. Ben dünyanın diğer ucuna gitsem sen yine gelir beni bulursun. Tıpkı benim de senin peşinden geleceğim gibi."
Az evvel yüzünden inen elleri tutar Tahir. Avuç içlerinden öper sonra da göğsünde birleştirir.
Yüzüne zoraki yerleştirdiği somurtma ifadesini siler Nefes. Gülümser.
"Gelirim. Sen nereye gidersen git ben yine gelir bulurum seni ama sen yine de gitme. Hiç gitme."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NefTah| Hâyâllerde Kalanlar
FanfictionHâyâllerimizde kalanlar bari içimizde kalmasın diye yazıyorum. Yazdıkça da Twitter'da paylaştıktan sonra buraya da ekleyeceğim. Maksat hâyâllerimiz dağılıp rüzgarda kaybolmasın. Onları hep bir arada tutalım, bize umut olsunlar 🍀