Zombiler Emre’nin açık bıraktığı kapıdan çıkalı tam 12 dakika olmuş ve 21 kişi ısırmıştı-yani zombi yapmış-Bu arada da 22. kişinin peşinden hızla koşmaktalardı.Henüz dünyanın böyle bir salgından haberi olmadığından herkes sokakta sakince dolaşıyor ve bunların bir gösteriden ibaret olduğunu sanıyorlardı.Fakat nasıl bir tehlikenin eşiğinde olduğunu Halil ve arkadaşları haricindeki kimse bilmiyordu.
Tayfa –Halil ve arkadaşları- parktan kalmış ve Halil’lerin evine plan yapmak için gidiyorlardı.Herkesin tek evde kalması fikri Halil’in aklına gelmişti.Sonuçta hepsi bir arada olursa olası bir saldırı sonucu birbirlerini koruyabileceklerdi.Yolda önlerine bir zombi çıkma olasılığına karşı ellerinde sopalarla korkuyla yürüyen gençler yarın evlerinden kendilerine gerekli eşyalarını getirecek ve Halil’lerde yaşayacaklardı.Halil’lerin evinde kalma sebepleri en geniş evin onun evi olmasıydı.Ayrıca evinin terasını bir kule gibi kullanabilirlerdi.Gençler arasında bir ölüm sessizliği vardı.Tabii ki bu sessizliği bozan her zamanki gibi Metin olmuştu’’Senin evinde parka ne uzakmış be kardeşim!’’ dedi isyankar bir edayla.Ona karşılık olarak Burak’’Mızmızlanmayı kes!Emre’nin dediğini unutma sese geliyorlar!’’dedi birazda kızgın bir tavırla.Eve varmalarına 5 dakika kadar bir yol kalmışken sokakta onlara doğru topallayarak gelen bir gölge gördüler.Hepsi donakalmıştı.Emre haricindeki hepsi ilk defa zombi görüyorlardı.Artık zombi onlara çok yaklaşmıştı.Birden Yusuf öne atılarak elindeki sopayla bağırarak’’Seni lanet olası şey!’’diye zombinin kafasına vurdu ve onu yere düşürdü.Yere düşen zombinin kafasına kafasına bütün arkadaşları vuruyordu.Onlar yerdeki zombiyle uğraşırken Yusuf’un bağırış seslerine doğru gelen 30 zombi –aradan geçen zamanda sayıları artmıştı-onlara doğru geliyorlardı.Zombiye vurmayı ilk kesen Burak olmuştu ve başını kaldırdığında kanını donduran o manzarayı gördü.30 kadar zombi yaklaşık 7 metre ötelerinde onlara doğru geliyordu.Burak daha fazla dayanamayarak arkadaşlarına bağırdı’’Bırakın şu lanet olası şeyi ve kaçın!’’dedi ve kaçmaya başladı.Arkadaşları ilk başta bir şey anlamadılar fakat başlarını kaldırdıklarında 30 kadar zombiyi gördüklerinde hepsi olabildiğince hızlı eve doğru koşmaya başladılar.Korkudan anahtarını yere düşüren Halil bunu 4 metre kadar sonra fark etti ve geriye doğru koştu.Onun geriye doğru koştuğunu sadece Metin fark etti ve onu bekledi.Halil yerden anahtarı alırken önündeki mosmor ayağı fark etti ve ölüme ilk defa bu kadar yakın olduğunu hissetti ve ölmeyi beklerken Metin elindeki sopayla zombinin kafasına öyle bir darbe geçirdi ki zombinin kafası vücudundan ayrıldı ve Halil’i omzundan tutup kaldırarak ‘’Ölmek için henüz çok erken.’’dedi ve arkadaşıyla koşmaya başladı.Kapıda onları tedirginlikle bekleyen arkadaşları şaşırarak’’Neler oldu orada Halil sen niye durdun’’ dediler kızgınlıkla aslında kızgınlıkları onları beklettiği için değildi Halil ölüme bu kadar yaklaştığı için çok kızmışlardı.Alpo’nun ölümünden sonra bir arkadaşlarını daha kaybetmeyi hiç ama hiç istemiyorlardı.Tam Halil onlara cevap verecekken Metin onu susturdu ve ‘’Arkadaş bugünün ölmek için çok uygun olduğunu düşündü de ben engel oldum’’dedi yüzündeki tebessüme engel olamayarak.Halil sonunda kapıyı açtı ve içeri hep beraber daldılar ve kapıyı kilitleyip kapattıktan sonra koltuklara kendilerini attılar.Hepsi kendini çok rahat hissediyordu.Hepsi biraz soluklandıktan sonra sessizliği bozan tekrardan Metin oldu’’Hadi tekrardan yapalım’’dedi üstündeki korkuyu atıp yüzündeki tebessümün yayılmasına izin vererek.Ona cevap olarak Yusuf ağzını tam açacaktı ki Metin’in şaka yaptığını anlayıp sustu.Oturduktan biraz sonra içerideki ışık nedeniyle kapıyı tırmalamaya başlayan zombilerin seslerini duydular.Kapıyı açmaları imkansızdı ama yine de gençlerin içinde küçük de olsa bir korku edası vardı.Yatakları açmaya koyulan Halil salona döşek attı ve arkadaşlarıyla yan yana yatmaya başladı.Işıkları kapattıktan çok kısa bir süre sonra zombilerin sesi de kesilmişti.Aklına gelen bir fikir üzerine Burak ayağa kalktı ve ışığı tekrardan yaktı.Gözleri karanlığa alışan arkadaşları ışığı görünce mızmızlanmaya başladılar.Burak onlara eliyle susmalarını işaret etti ve zombilerin sesi yeniden duyuldu.Bundan ilk mızmızlanan Emre oldu ve ‘’Al işte onları tekrar başımıza topladın’’dedi bıkkınlıkla.Burak hemen onu susturdu ve fikrinin doğru çıkmasının mutluluğu ile’’Tayfa fark etmediniz mi?Sadece sese değil ışığa da geliyorlar.’’dedi ve ışığı kapattı.Arkadaşları bunun ileride işlerine yarabileceğini düşünerek uykuya geçtiler bir tek Halil hariç.Halil yarın ne yapacaklarını düşünüyordu.Zaten her zaman planları o yapardı.Fakat gözkapaklarına daha fazla karşı koyamadı ve derin bir uykuya daldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zombi Cehennemi:Başlangıç
AventuraYetimhaneden arkadaşları ile mutlu bir yaşam süren Halil ve arkadaşları,Alpo’nun yaptığı çalışma sırasında , Emre’nin yaptığı büyük hata sonucu dünyaya hızla yayılmaya başlayan zombi salgını ile karşı karşıya kalırlar.Adeta bir zombi cehennemine dö...