𝖌𝖎𝖗𝖎𝖋𝖙 2. [bangtanpink]

1.8

Rose'nin Ağzından

"Bak Chaeyoung,gerçekten çok özür dilerim. Yanlış anlaşılacağını düşünmemiştim. Hele Jennie ve Lisa'nın yanlış anlayacağını hiç düşünmedim."

Ona boş gözlerle bakmaya devam ettim. O fotoğrafı gördükten sonra boş verdim her şeyi zaten. Onun yüzünden kaç kere kırıldım? Daha bir kaç gün önce seni bırakmıycam diyordu! Tanrı aşkına yanlış anlaşılacağını düşünecek kadar aklı vardı!

"Ya inanmıyorsan diğer üyelere sor,hepsine teker teker Seulgi ile olan ilişkim diye bir şeyin olmadığını söyledim. Lütfen bana İnan yalvarırım."

Dizlerinin üstüne çökmüş,ağlamaktan kızarık ve yalvarır gözlerle bakıyordu bana. Birden kalbim yumuşadı. Bunun anlamı sevmekti değil mi?

Sevmek,sevdiğinin her yanlışına rağmen onu affetmekti.

"Pekala,seni affedeceğim."

Birden kalkıp bana sarıldı. Sarılırken sürekli "teşekkür ederim" kelimesini sayıklıyordu. Birden dolabın kapağı açıldı ve sevinçten kuduran bir genç kız çıktı. Hadi ama bu kızı tahmin edebilirsiniz!

"Lisa? Senin burada ne işin var?"

"Ya Lisa,yine dayanamadın gizlice dinledin değil mi bizi?"

Bana ve Jimin'e gülümseyip saçının bir tarafını arkaya doğru savurdu.

"E tabii,ne sanıyorsunuz siz beni?"

Gülüşmeler eşliğinde aşağıya indik. Aşağıda EXO ve RED VELVET vardı. Az önce Seulgi ile tartıştığım için diğerleri birbirlerine gülerken Seulgi ruhsuz gibiydi. Jimin gidip yerine oturduğunda Lisa benim ona baktığımı anlamış gibi hafif kendini bana doğru sarsıp kulağıma fısıldadı.

"Bence bir gidip konuş."

Ona olumlu şekilde kafa salladım. Lisa sallana sallana yanımdan ayrılırken bir yandan da bağırarak konuşuyordu.

"Ay sizler gelmişsiniz,hoşgelmişsiniz!"

Oturacağı yöne doğru giderken Seulgi'nin kulağına bir şeyler fısıldadı ve Lisa yerine otururken Seulgi yanıma geldi.

"Benimle bir şey konuşacakmışsın."

Boğazımı temizleyip,onu onayladım.

"Evet,konuşacağım."

Aramızda Kısa bir sessizlik oluştu ve ben bu sessizliğe katlanamayarak konuşmaya başladım.

"Ben sizi yanlış anladığım için özür dilerim Seulgi. Bende bazen arkadaşlarımın omuzunda uyuya kalıyorum ama sizi kıskandığımdan dolayı fazla tepki verdim. Beni affeder misin?"

Gülümsedi.

"Benim güzel arkadaşım,tabiki affederim."

Sarılıp biz de koltukta ki yerlerimize oturduk. Jisoo bir konu açmak için konuştu.

"Şimdi siz iki grubun üzerinde çalıştığı şarkı vardı. O şarkıyı çıkaracak mısınız?"

Bizim yakışıklı çocuğumuz Jin hemen cevapladı hanım kızımızı.

"Çıkarmak zorundayız. Hayranlar bizi bekliyor."

Kai biraz düşünürmüş gibi yaptı ve bütün dişlerini çıkartıp gülümseyerek konuştu.

"Çıkarın o zaman."

Ortamda bir sessizlik ve sessizliğin içinden gelen Yeri'nin fısıltısı..

"Salak."

Ve ardından gelen Kai'nin kafasına vurulduğunu belli eden şaplak sesi..

"Ya hyung ne yapıyorsun?!"

Ardından gelen kahkaha sesleri..

Pardon anırma diyecektim.

•••
Açıkçası ben bu dört grubun çok sıkı bir dost olmalarını isterdim :) Ama olsun ikili halinde sıkı dostlar. Buna da şükür.