50 2 0
                                    

Okula vardık sonunda ve derse girdik hoca girdikten 15 dakika önce bir çocuk girdi içeri ilk başta yanlış girdi sandım ama değilmiş meğer yeni öğrenciymiş "Evet arkadaşlar okulumaza yeni öğrenci geldi. Adın neydi çocuğum?" "Shane.. Shane Reed" Shane adını söylerken gözlerine dalıp gittim,ben tek oturduğum için tarihçi benim yanıma oturtmuştu shane'yi "kızlar baksanıza çok tatlı bi çocuk bu kesin benim olmalı yani kesin" araya Allison damladı "hayır bu benim olucak" niye herşey onun olması gerekiyorki diye söylendim içimden "kim demiş senin olucak diye, bana bakışını görmedin herhalde o benim olucak bende onu" "görücez bakalım kim kiminmiş" benim kazanıcamı bilmiyor sanki neyse dersde Shane ile bakışıp durduk ilk gözgöze geldiğimizde bana göz kırpmıştı bende sonradan utandığım için hocaya lavaboya gideceğimi söyledim "hocam lavaboya gidebilirmiyim?" "tabiki İsabell gidebilirsin" arkamdan Shane geldi ben koridorda yürürken beni aniden kolumdan tuttu ve beni kendine doğru çekti "sana göz kırptığımda rahatsız olduysan seni anlarım,ha bu arada ben Shane" ah keşke seni ilk gördüğümde sana tutulduğumu söyleyebilseydim diye düşündü. "a a yok canım hah ne rahatsız olucam aslında şey ben biraz açık sözlüyümde onun için kendimi asla tutamam ne düşünürsem söylerim,bu arada bende İsabell,aa tanıştığıma memnun oldum" "peki o zaman şu an ne düşünüyorsun benim hakkımda?" söylemek istemiyorum ama kendimi tutamıyorum "bence sen çok tatlısın,göz renklerin benimkilerle çok uyumlu ve gülüşün,benim için ömre bedel".."AA özür dilerim kendimden geçtim bak sen bunları duymadın bende söylemedim,hiç konuşulmadı bu konu. off çok utandım şimdi" sen bana hiçbirşey yaşanmamış gibi devam edelim diyorsun ama bu olamaz dedi Shane "bak sen hiç yaşanmamaş olsun diyorsun ama oldu bunu değiştiremeyiz hem benim sana karşı ne hissettiğimi anlamışsındır herhalde derste sana bakışımdan?"  ah keşke anladım diye bileydim ama bunu alisona yapamam "a özür dilerim ama anlamadım.. ve şimdi izninle gidebilirmiyim?" "elbette ama lütfen çıkışta herzamanki cafeye gel lütfen" "tamam orda olucam" o arada bizimkiler geldi benide alıp yürüdük.

"eee ne konuşrunuz shane le?" "a- hiç birşey konuşmadık edward ne konuşabiliriz ki?"                         " hiiç yani belkide sana çıkma-"  "hayır jessica öyle birşey yok aslada olmicak" ay sanki kötü birşey dedik "ben sana ne demiştim shane sana bakmaz yada ilgilenmez!" "aslında ben onunla ilgilnmedim boşuna ümitlenme bence allison hahaha :)" neden bu kadar kötü ki? "merak etme bell o zübbe sevgilinle işim olaz benim HAHAHAH" hiçbir şey anlamıyor AAAH "bak canım shane zübbe değil ve sevgilimde değil tamam mı canım" "kızlar kızlar biraz sakin olun size birşey söylicem" kötü birşey olmasın o yeter bana dedi allison "edward ne olur kötü birşey olmasın bunu kaldıramam" "ama söylemek zorundayım bell çünkü-" araya vale girdi "ben gidiyorum"  "nereye gidiyorsun valeria nereye? bizi bırakıp gidemezsin" "bak gidiyorum annemle babam sizin beni kötü etkilediğinizi düşünüyor ve beni amerika'ya yolluyorlar..çok üzgünüm bell,ali,jess ve edward ama guruba benzis devam ediceksiniz" hayır böyle olamaz :'( " izin vermem ya hatırlamıyormusun biz 9. sınıfta ne sözü vermiştik.. ya biz ayrılmaz beşliyiz unuttunmu,sen güçlüsün bu  kadar çabuk pes etmessin yapma vale gitme bir gün bizim grup ayrılmıştı hatırlıyormusun ve bu grubu sen birleştirmiştin şimdi sen gidersen bu grubu toparlayan ve dağıtan olursun GİTME!" edward keşke önceden deseydin valeyi sevdiğini belki gitmezdi  "ço çok  özür dilerim ama bu sefer kesin gitmek zorundayım lütfen bell yapma gitmek zorundayım artık ben yokum zaten havaalanına gidicem birazdan sizinle vedalaşmaya geldim annem okulun önünde bekliyor" 

1-2 saat sonra vale gitti bütün iletişimini sildi uçakta olduğu için ama uçaktan indiği zaman ilk arayacağı kişi ben olacağım söz verdi ilk bana haber vericek sonra annesine :(                                        "ee ne yapacağız şimdi?" "hiçbir fikrim yok" vale gitti :((((( "neyse çocukar be sınıfa gidiyorum" hep bir ağızdan "tamam" neyse ben koridorda yürüyordum sınıfa gitmek için o anda karşımda da shane geliyordu kulaklıklarıyla uçmuş gibi görünüyordu bende kitap okuyordum birbirimizi görmediğimiz için çarpıştık ve eilmizdeki herşey yere düştü "ayy çok özür didlerim Shane seni görmedim" "önemli değil bende özür dilerim çünkü bende seni görmedim" kitabımı alim derken ellerimiz birbirine değdi uatndım tabi sonra shane konuşmaya başladı "isabell bak dün konuştuklarımızı unutup en baştan başlasak olmaz mı" hayır olamaz demek istiyorum "ha- yani deniye biliriz.... merhaba ben isabell ama bell diyebilirsin" "tanıştığıma memnun oldum bende shane benim kısaltmam yok ne yazıkki :). neyse daha sonra görüşürüz" "tama görüşürüz nede olsa aynı sınıftayız" sınıfa gittim shaneye bir mektup yazdım. "sen benim kalbime giren ilk ve son erkeksin seninle çıkışta buluşalım zil çalınca bana nerede buluşacağımızı söyle. İSABELL JONS...

çıkışta beni parkta ki ağacın köşesinde bekledi ben geldim sonra bank a oturduk bana "İsabell gözlerini kapat" dediği an korkmuştum aslında güveniyorum ama korkuyorum gözlerimi kapatmaya çalışıyordum ama yine de yarım açık kalıyordu çünkü ne yapacağını bilmiyordum "e hadi kapat" sonra kapattım ve beni öptü bende onu öptüm böylece sevgili olmuş oluyoruz yaşasınnn. saat geç olmuştu bütün gün Shane'le geçirmiştim "Shane saat geç oldu ben artık eve gitmeliyim" heyecandan ölüyorum dedi içinden "iyi tama o zaman seni ben bırakim eve" ne diye bilirdim ki "tamam sen bırak" yürüdük yürüdük ve telefonum çaldı "kim arıyor" "şey teyzem arıyor merak etti beni herhalde" açtım telefonu 'nerede kaldın' diye sordu bende 'geliyoruz teyze' dedim ve yürümeye devam ettik kapıya geldiğimizde içeri davet ettim "içeri girsene seni teyzem ve anneannemle tanıştırim" beni kırmadı "tamam" kapı sesini duyunca teyzem geldi "nerede kaldın İsabell arkadaşın kim?" "teyze tanıştırim Shane,kendisi benim erkek arkadaşım olur ıım Shane teyzem Hanna ve içeride de anneannem Jane var"ilk başta gülümsüyordu Shane ama sonra yüzü asıldı "Shane ne oldu niye yüzünü astın?" ve cevabı "şey benim trnuvalarım vardı unutmuşum hiç çalışmadım.. şey sizinle tanışmak güzeldi" sonra kapıdan çıktı çıkarkende "ben seni akşam alırım" "tamam" teyzem baktı ve "akşam mı ooo nereye gidiyorsunuz?" 

HANNA'NIN ANLATIMIYLA

Ay unutmuşum bugün İsabell'in doğum günü off birde teyze olucam nasıl unuturum ben çok kötü bir teyzeyim hemen dışarı çıkıp ona hediye almalıyım.

İSABELL'İN ANLATIMIYLA

Bugün benim doğum günüm Shane'de doğum günümü kutlamak için beni dışarı çıkarıcak ama teyzeme sölemedim çünkü unuttu mu yoksa unutmadı mı diye merak ediyorum "tatlım sen akşam için hazırlan benim dışarıda işim var sen gitmeden gelirim tamam mı canım evde tek başına olucaksın çünkü annem arkadaşlarının yanına gitti bu yüzdenkendine dikkat et yanında biber gazı olsun lazımolur bel ki" çok telaşlı hemen ayakkabısını giyip çantasını alıp dışarı attı kendi ve hediye almak için mağzaları dolaştı eve geldiğinde elinde kocaman bir poşet vardı "iyiki doğdun canım seni çok seviyorum birtanem" hediyemi açtığımda bu akşam için bana bir elbise almış "hayatım bunu hem hediye için hemde bu akşamki yemeğinizde giymen için aldım" çok mutlu olmuştum "çok teşekkür ederim teyze çok güzel buna bayıldım" sevinçten gözlerimden damla damla yaş akıyordu bana yaklaştı ve gözlerimi sildi "dikkat et o güzel yüzündeki makyajları akıtmak istemezsin değilmi canım hadi git yüzünü yıka makyajınıda ben yapim" gittim yüzümü yıkadım makyajımı sildim ve makyaj malzemelerimide aldım aşağı indim makyajımı anji yapmıştı makyajım bittiğinde Shane gelmişti kapıyı açtı "çok güzel olmuşsun hayatım gidelimmi" gülmekten ağzımı açamadım geveleye geveleye "se sende çok yakışıklı o..  olmuşsun nerde yiyoruz yemeği?" söylemedi sustu "süpriz" dedi. Yolda gidiyorduk Shane 19 yaşında olduğu için araba kullana biliyordu.

lokantaya geldik bizim için yer ayırmış hiç kimse yoktu sadeece biz ikimiz vardık yemekleri yerken bir an küçük bir kutu çıkardı "bu senin için hayatım iyiki doğmuşsun ve hayatıma girmişsin" çok duygulanmıştım ve sevinmiştim aynı anda da hem seviyordum hemde seviliyordum. aniden müzik çaldı ve Shane yerinden  kalktı "bu dansı bana lütf edermisiniz güzel,tatlı hanımefendi?" tabi bende elini tutarak "tabikide, benim iin büyük bir onurdur" ve dans ettik böylece saat 11:30 olmuştu biz dans ederken ve küçük tek katlı bir pasta geldi doğum günüm kutlanmış oldu dileğim "ömür boyu Shaney'le olmak istiyorum yani ne olursa olsun onunla yaşlanmak istiyorum" diyerek içimden dilek diledim.........

DEVAMI BİR SONRAKİ BÖLÜMDE GELİCEK ARKADAŞLAR UMARIM BEĞENİRSİNİZ  LÜTFEN YORUM VE VOTE YAPARSANIZ SEVİNİRİM

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 16, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GİZLİ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin