spring ➸ hemmings (Türkçe)

dört; yayılan güneş

bu gün pazardı .

bu alevden bir parlak turuncu toptu

hala kaldı ,

gökyüzündeki en yüksek noktada.

onlar beraberdi ,

elleri iç içe

geniş bir yeşil çayırda.

bu kez ,

kız onun siyah kazağını giyiyordu ,

oğlan parlak mavi gömlek giyerken.

onlar orada kaldı

kuşların uçuşunu izlemek üzere ,

ve parlak renkli çiçekleri .

" neden gökyüzü

her zaman mavi?"

kız sordu.

" çünkü sevgilim ,

gökyüzünü her zaman parlak düşünürsün

bazen yapamazsın

gerçeği gizlemek

biraz ciddi olabilir."

kız kaşlarını çattı 

onun iç karartıcı yorumuna.

" tamamda ,"

diye baktı

gökyüzüne , bir kez daha ,

"mavi her zaman

 üzücü bir renk değildir

çoğu insan

öyle düşünür"

dedi kız .

"bazen bir miktar

maviden koymalıyız ,"

kız aldı

ortanca mavimsi şeyi

zihnen onun cephanesine erişmek için.

" çünkü bazı insanlar

mavi için çok karanlıktır ,

ve bazılarıda çok aydınlıktır ,

bulmak zor

mavinin mükemmel tonunu."

ve oğlan düşündü ,

belki bizim neden çalıştığımızı.

ben karanlığım ,

ve o aydınlık

ve bizden doğru miktarda konmalı.