sevdiğim?

502 30 23
                                    

rose:

baş ağrısı ile kalkmıştım neresiydi burası böyle yanımda bir adam vardı muhteşem gözleri ve harika sarımsı kahverengimsi saçlara sahipti başını eğmiş bir şey bekliyormuş gibiydi. beni gördüğünde sanki 2 yıllık sevgilisi imişim gibi sarıldı. 

ben: beyfendi ne yapıyorsunuz bırakır mısınız?

adam: ben senin sevdiğin adamım rose 

ben: sevdiğim ?

adam: jimin ben sen beni hatırlamıyor musun ?

ben: şey hayır

jimin denen adam: jungkook jungkookk JUNGKOOOOOOKKKKK 

 sonunda çok bağırmıştı üstelik neden sevgilime laf ediyorduki ?

jungkook: 

tabiki namjoon jimini çıkaracaktı rose için savaşacakı. rose un en büyük zaafı şekerdi. ben naptım mı ? ona sevgili olduğumuz zamana kadar her şeyi unutması için ilaç verdim. böylece o sadece benim olacaktı BENİM...

rose:

NEE şuan karşımdaki unnilerim bana hiç olmayacak şeyler söylüyordu. 

jennie: sen ünlü oldun 

jisoo: evet istersen bak

telefonu bana uzattılar

ben: şizofren olduğunuzdan şüphe ediyorum.

jennie : neden

ben. burada hiç birşey yok...

lisa: ( ağazındaki içeceği tükürerek) püffff... ne

hepsi telefona baktı ve banada baktılar. lisanın ağazındaki su artık yerle buluşmuştu.

jihyo:

teşekkürler taeil oppa

taeil oppama teşşekkür edip manavdan çıktım adam ünlü olmuştu hatta vay delikanlı gönlüm  şarkısını yazmasına rağmen hayla peşinden koşan kızlara değil de mandalinalara çıkma teklifi ediyordu ve konuşuyordu. onlar yerine beni gelin yapsa çoktn 5 çocuğumuz olurdu.... offff taeil oppa offf ..... beni bu hayallerle bırakıyorsun...

taeil: oww hanım efendi yeni misiniz turuncu renginiz sizi muhteşem yapıyor umma... pörfecto mamasilto....

ayyy hayallerimi böldüler... başlarım ben bu mandalinalara yaaa artık mandalina yememeye karar vercem yakında...... 

Taeil: ağzımın tatlandığını hissedebiliyorum bayan mandalina

Taeile öyle bir bakış attım ki. O bile bana baktı hemen kapşonumu geçirdim ve hızlıca yürümeye başladım. O ise arkamdan

Taeil: yanlış anladın jihyo lütfen dur jihyo. Derken aniden taşa takıldı ve noldu biliyormusunuz. Üstüme düştü... O an ikimizin gözlerinde birbirindeydi. Affallamıştık

Taeil: ben şey ö - özür dilerim ben

Ben: şey yok bişey ben gideyim. Dedim ve üstümü silkeleyip yürümeye başladım.

Bu harika bir andı

Jimin:

Doktor: malesef hatırlamıyor

Ben: neden

Doktor: bir ilaç mı ne tüketmiş ilacı nereden bulduysa hatırsa idi sorardım ama yok. Suana kadar tıp kitaplarında gormedim.

Ben: demek öyle....

Doktor: yine geçmiş olsun.

Ben: hop doktor nereye o kız beni hatırlayacak

Doktor: na napıyon yavrum

Doktoru kapı ile arama almıştım. Doktor erkek idi.

Rose: sam abi ben. Aniden çığlığı basmıştı.

Rose: yanlış zamanda geldim yanlış yanlış. Deyip hızlıca uzaklaştı bende onun peşinden koştum. Odasına girdi. Bende girdim saklanmıştı.

Ben: yanlış anladın rose gel lütfen.

Aniden gelen ayakkabı sesi ile yatağın altında olduğunu anlamıştım.

Ben: BULDUM. Bi dakika burada değildi. Derken kaçmıştı bile.

Rose: afedersiniz afedersiniz. Diyip herkese çarparak gidiyordu. En sonunda bahçeye çıkmıştı. Havuz alanına girince.

Ben: yakaladım

Rose: hayır

Ben ona yaklaştıkça geri gitti en sonunda ise havuza düşmüştü.

Ben: rose. diyip dalmıştım. Rose yüzme bilmiyordu.

Rose u çıkardığımda lanet olsun ki vücut hatları su yüzünden fazla belli oluyordu. Kalp masajı yapmıştım ama işe yapamamıştı. Muhtemelen nefes borusuna su kaçmıştı mecburen hayatını kurtarmak için ona hayat öpücüğü vermeliydim. Aklımdakini yaptım ve nefes almaya başladı

Rose( nefes nefese iken) ilacımı ver.

Ben: ne

Rose: jungkook bana verdiği ilaç

Ben: nerde o

Rose: çanta onda

Jungkook ona neden ilaç veriyordu

Jungkook: ROSE......

Bölüm sonu... Alın size jirose.... 520 kelime. Oylarınızı esirgemeyin. Sizi seviyorum. Ve bai bai~~~....







Pinkiss/jirose ile Hayal Et/WATTY2019 $TAMAMLANDI$Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin