heartstrings

974 138 27
                                    




1808, Neverland Malikanesi

Kyungsoo üstü başı çamur olmuş bir şekilde Neverland Malikanesinin koridorlarında dolaşıyordu. Sözde Kyungsoo ve ailesinin işi olduğu için ek olarak Chanyeol bugün ders çalışmak için Jongdae ve Sehun'un evlerine gelmişlerdi. Fakat her şey Chanyeol'un ders çalışmaktan sıkılıp Sehun'u kışkırtmasıyla başlamıştı. Jongdae'nin hocası dördüne çevirmek için bir metin bırakıp kısa bir süreliğine yanlarından ayrılmıştı.

Kyungsoo Latince'yi azcıkta olsa babasından öğrendiği için metni kısa sürede çevirmiş arkadaşlarını bekliyordu. Sehun utangaç bir şekilde anlamadığı cümleyi Kyungsoo'ya sorduğunda Chanyeol kalemini bırakıp "Kyungsoo'nun gözüne mi girmeye çalışıyorsun Oh Sehun" diye sormuştu.

Kyungsoo Chanyeol'un her zamanki gibi saçmaladığını düşünüyordu. Sonuçta onlar arkadaştı neden birbirlerinin gözlerine girmeye çalışsınlardı ki! Kyungsoo duraksadığında Chanyeol konuşmaya devam etti "Ah bilmiyor musun Kyungsoo, Sehun senden hoşla-"

"Kapa çeneni PARK APTAL CHANYEOL."

"Neden söyleyemiyorsun ki işte bak ben senin yerine söyledim!"

"Chanyeol bunu kafana göre herkese söyleyemezsin! Herkesin özel kalmasını istediği şeyler var." Jongdae sinirli bir şekilde Chanyeol'e bağırırken Sehun koşarak odadan çıkmıştı.

Kyungsoo 'nun kafası karışsa da Sehun'un peşinden koşarak bahçeye çıkmıştı fakat onu çoktan kaybetmişti.

"Sehun! Sehunnie neredesin?" Kyungsoo bahçede Sehun'u ararken ayağı taşa takılmış kendini bir anda çamurun içinde buluvermişti.

Kyungsoo şokun, utangaçlığın ve dizinin acıması -ayrıyetten çamurdan nefret etmesi - birleşince kendini tutamayıp orada ağlamaya başlamıştı.

"Kyungsoo ! Kyungsoo iyi misin?"

Kyungsoo burnunu çekerek "Sehunnie, Sehunnie ben- ben seni arıyordum ama taşı görmedim ve-" Kyungsoo ağlamaya devam edince Sehun gülümsedi.

"Canın acıyor mu?"

"Çok değil."

"Chanyeol'un dedikleri hakk-."

"Aptal Chanyeol'un dediklerini kim takar ki! Sen benim en yakın dostlarımdan birisin." dedi Kyungsoo gülümseyerek. Göz yaşları dinmişti arada hala hıçkırıyordu ama buna rağmen gülümsüyordu. Kyungsoo Sehun'a sarılacak gibi oldu ama üzerinin çamurluğu olduğunu hatırlayayıp geri çekildi. Sehun onun geri çekildiğini görünce çamuru umarsamadan Kyungsoo'ya sımsıkı sarıldı. İkisi bu hallerine kahkahalarla gülerlerken bu ana başka birinin daha şahit olduğundan habersizdiler.

****************


Kai, çalışma odasında sinir krizi geçirmemeye çalışarak önündeki kağıtlara odaklanmaya çalışsa da yapamıyordu. Babası ona incelemesi için Neverland ile ilgili bir sürü belge verse de Kai'ın ilgisini hiç mi hiç çekmiyordu.Eli İspanya hakkında yazılmış bir gezi rehberine giderken birden bahçeden gelen seslerle Kai pencere kenarına yöneldi. Jongdae'nin arkadaşlarından Kyungsoo üstü başı çamur olmuş bir şekilde yerde ağlıyordu. Kai ona yardım etmek için kapıya yöneliyordu ki Sehun'un yanına geldiğini gördü.

Kai, bu penguen görünümlü çocuğun hayatlarına ne zaman girdiğini hatırlamasa da, onu her gördüğünde sanki kalbini bir şeyler çekiştiriyor gibi oluyordu. Çocuk onla genellikle konuşmasa da sürekli gözlerinde bir parıltıyla bakıyor ağzından çıkan her şeyi kaçırmamak istercesine pür dikkat dinliyordu. Kai ona bir şey söylediğinde ise yanakları kızarıyor yere bakarak cevap veriyordu. Kai onun çok utangaç bir çocuk olduğunu düşünüyordu. Şimdi ise gözleri hala dolu dolu olsa da, yanakları kızarık bir şekilde en güzel gülümsemelerinden birini Sehun'a sunuyordu. Daha sonra ise Sehun Kyungsoo'ya sarılmıştı.

Kai anlamsızca sinirlendi. Bir daha o çalışırken oyun oynamamalarını annesine söyleyecekti. Kai kütüphaneye yöneldi ve rehberi açıp okumaya başladı.

*****************

Dancing Queen | kaisooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin