"Ne zamandır birbirinize karşı böyle duygular hissediyorsunuz?" Jaemin karşımızda otururken sormuştu.
Kollarını birbirine dolayarak bize bakan ikizim, bizi sorgulamaya başlayınca çaktırmamak için önceden Jeno ile anlaştığımız gibi konuşmaya başladım.
"En başından beri hissediyorduk, bunları birbirimize söylemek zaman aldı sadece." Gerçekçi olması için kollarının arasında olduğum Jeno'ya bakarak gülümsedim.
Gözlerimi Jaemin'e çevirecekken, bakışlarım onun yanında oturan çocuğun üzerinde durmuştu.
Her zamanki giydiği beyaz tişörtünü giymiş, üstüne de ince bir hırka almıştı. Gözleri Jeno ve benim aramda gidip gelirken ona baktığımı fark ederek bakışlarını üzerimizden çekerek telefonuna odakladı.
Jaemin'de telefonu ile ilgilenmeye başlayınca, zaten böyle durmamızın bir anlamı olmadığını düşünerek geri çekilecekken Jeno beni kendisine biraz daha çekmişti.
Eline telefonu alarak bir mesaj yazmış ve bana uzatmıştı. "Göz ucuyla bize bakıyor ama harika olduğum için görebiliyorum bize baktığını."
İçimden gelen gülümseme isteğine karşı gelemeyerek hafifçe gülümsemiş ve karşı taraftaki çocuğa odak kesildim.
Kısa bir süre gözlerimizin bir ara gelmesiyle Donghyuck hızlıca ayağa kalkmış ve masada olan herkes ona odaklandı.
"Jisung mesaj atmış, yolu bulamıyormuş gidip onu almamı istedi, siz keyfinize bakın." Kimsenin bir şey söylemesine izin vermeyerek kafenin ön kapısından çıkmıştı.
Daha ne olduğunu anlayamadan arka kapıdan içeri giren Jisung ile kaşlarım çatıldı.
Jisung gelip oturmuştu fakat hepimiz ona bakmaya devam ediyorduk.
"Neden öyle bakıyorsunuz? Kurt gibi açım, hemen bir şeyler sipariş edelim. Hem, Donghyuck hyung nerede?"
Jeno neler olduğunu anlamış olacak ki alttan elini uzatmış beşlik çakmamı bekliyordu.
Gülümseyerek bir beşlik çaktım ve gelen garsona bir pizza siparişi verdim.
İşte şimdi keyfim yerine geliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
échelle de feu; donghyuck
Fanfiction"Bağımlı olduğum en güzel şey sensin, Sunhae." ❝Start: 16.01.2019❞