Yeni Ortak

2K 82 88
                                    

Seul emniyet müdürlüğü cinayet büro yine her zamanki gibi yoğun bir pazartesi gününe uyanmıştı. Bu yüzden hala ayılamayıp esneyerek kafasını masaya koyup kestirmeye çalışanlar ve kopkoyu acı kahve içenler ile dolup taşıyordu bura. Şuan yeni bir çağırı gelmemişti. Cinayet büro amiri masa başı işlerle uğraşıyordu. Yeni gelen kanuna göre cinayet şubesi ile asayiş şubesi birleşmişti. Yani tek bir bütün olarak çalışıyorlardı artık. Bu birimin yeni adı suçlar birimi olarak değiştirildi. Suçlar birimi amiri olan  Park Chanyeol  içeri doğru bağırdı

Chanyeol: Jongin nerede !

Suho: Her zamanki gibi ortada yok.

Sehun: Ne oldu ki amirim ?

Chanyeol: Ne olacak yine bir haltlar karıştırmış. Neyse gelince odama yollayın.

Suho: Emredersiniz amirim!

Sehun: Şaşırdık mı ?

Diyince ikiside kahkaha atmaya başladılar.

Suho: Bu gidişle amirimizde bademcik ameliyatı olmak zorunda kalacak 😁

Sehun: Ama bu sefer kolay kurtulamayacak bundan eminim.

Suho:  Hadi be yok artık bu sefer ne yaptı o suç dedektörü ?

Sehun: Geçen gece bir operasyona gitmişti ya hani kostümlü Parti'ye polis kıyafeti ile gidince kimse polis olduğuna inanmamış ve bunu havada zıplatıp silahını almışlar fotoğrafını çekmişler. Sonra fotoğrafları bizim amire kadar ulaştırmışlar. Bizim amirin adı alemci amir olmuş üstlerden gelen azarlayıcı tepkilerden dolayı da patron köpürdü.

Suho: Bu sefer onun bir suçu yokmuş o zaman.

Sehun: E yani ama herkes Kai'yi sorumlu tutuyor bu olaydan.

Suho: Abi çok saçma ya Kai yedi nanayı...

Suho ve Sehun çok yakın iki arkadaş olan işinde iyi iki komiserdi. Şakalaşmayı da çok severlerdi. Tak tak diye sesler duyulmaya başladı anladılar bu Jongindi.

Sehun: Hey suç dedektörü patron seni çağırıyor.

Jongin: Tahmin edebiliyordum zaten.

Suho: İyi şanslar Jo.

Jongin psikopatça gülümseyerek patronun kapısını çaldı ama gir sesi gelmeden içeri daldı

Chanyeol: Birilerinin sana hiyerarşiyi öğretmesi gerek daha bunu bile bilmiyorsun!

Jongin: Biliyorum ama uygulamaktan üşeniyorum. Çünkü buraya azar işitmeye gelmedim cezanız neyse kesin gerisini teğet geçin.

Chanyeol: İyi bunu sen istedin cezana daha sonra karar vereceğim.

Jongin cevap vermeye tenezzül etmeden dışarı çıktı patronunu iyi tanırdı bu sefer kolay kurtulamayacağını anlamıştı.

Suho: Ne oldu ? Düşünceli gördüm seni ?

Jongin: Yok bir şey ben biraz dışarı çıkıyorum.

Sehun kahkaha atmamak için Suhonun kolunu çimdikliyordu. Jongin dışarı çıkınca

Sehun: Demedim mi ben sana

Diyip bir kahkaha patlattı.

Suho: Kesin içinden "bu sefer kesin bittim" diye geçiriyordur.

Diyip gülmeye başladı.

Chanyeol ise parmaklarını çenesinde gezdirip bir şeyler düşünüyordu. O sırada içeri komiser baekhyun girer ve

Baekhyun: Amirim gündemimizde bomba bir haberim var!

Chanyeol: Neymiş o?

Baekhyun: Dolandırıcıları dolandıran bir dolandırıcı diye bir şey duydunuz mu hiç?

Chanyeol: Şu ZODİAC denen manyak herif mi?

Baekhyun: Aslına bakarsanız ondan bahsediyorum ama o bir kızmış! Ve onu yakaladık.

Chanyeol: Bu çok iyi bir haber! Sorgu odasına göndermeyin yanıma getirin onu.

Baekhyun: Emredersiniz amirim.

Topuklu ayakkabı sesi tak tak ediyordu duyanlar Jongin zannedebilirdi. Kıpkırmızı bir takımın üzerinde uzun kahverengi saçları, örümcek modeli siyah topuklularıyla kırmızı ruju dudaklarında, asaleti ile yakıp yıkan güzel kız, bütün görenlerin ilgi odağı olmuştu. Baekhyun onu ilerleterek chanyeolun odasına getirdi.

Baekhyun: İşte soyguncumuz Jennie efendim.

Chanyeol: İçeri gel otur karşıma.

Ağzında cak cak çiğnediği sakızı patlatan kız yavaşça oturdu.

Jenny: İlk defa böyle bir sorgu görüyorum doğrusu.

Chanyeol: Ciddiyetini biraz hissedebilmem için şu sakızı çiğnemeye biraz ara verir misin?

Jennie: Öncelikle bay Park sizin ciddiyetinizden emin olmam gerekiyor.

Chanyeol: Haklısın böyle bir sorgu daha önce hiç görmediğin ortada. Çünkü zaten bu bir sorgu değil.

Jennie: Demek şifreli konuşmayı çok seviyorsunuz. Bana hava hoş çünkü bende bulmaca çözmeye bayılırım bay Park.

Chanyeol bir kaç dakika boyunca sırıttı.

Jennie: Hayırdır komik bir şey mi söyledim?

Chanyeol: Hayır sadece aklıma birini getirdin de cevapların bana onu hatırlattı.

Jennie: Ama cidden çok sıkıldım artık sadece ne istediğinizi söyleyin bana.

Chanyeol: Senden yardım istiyorum.

Jennie: Ne gibi bir yardım?

Chanyeol: Burada çalışmanı istiyorum.

Jennie bir kahkaha patlatarak

Jennie: Zanlının tekiyken polis mi olacağım yani o zaman ilk kendimi tutuklamam gerekecek!

Diyerek gülmeye devam etti.

Chanyeol: Polis meslek yüksekokulu nu okuyup burada komiser olan binlerce polisten daha iyi iş çıkaracağına eminim.

Jennie: Neden bu teklifi yaptığınızı anlamıyor değilim ama bunu kabul edeceğimi de nereden çıkardınız?

Chanyeol: Bir düşün bütün sabıka kayıtların silinecek ve sende dolandırıcıları yasal yollardan etkisiz hâle getirmiş olacaksın.

Jennie: Galiba beni evet demeye mecbur bırakacaksınız. Eh peki madem kabul ediyorum.

Chanyeol: Bu arada mutlu olabilirsin çünkü tam senin gibi psikopat bir ortağın olacak.

Jennie: Peki madem yarın saat kaçta orada olayım?

Chanyeol: Sabah ezanından sonra her hangi bir vakit.

Jennie: Neden namaz mı kılacaksınız?

Chanyeol: Hayır ortağın Sabah ezanından sonra geliyor da.

Jennie: Bence o sabah ezanının ne zaman olduğunu bilmiyor da ondan.

Chanyeol: Ne alaka şimdi?

Jennie: Çünkü Sabah ezanının kaçta olduğunu bir müminler bir de hırsızlar bilir. Hadi bana eyvallah!

Diyip ceketini elinde zincir gibi sallayarak dışarı çıktı güzel kız. Sinsice gülümseyerek parmaklarını kırtlattı. Kız yürürken Jongin onun yanından geçti ikiside birbirlerine bakmadan yollarına devam ettiler.

JENKAİ yapmaya karar verdiğim manyak hikâyem umarım beğenirsiniz.

ORTAK (Jenkai)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin