Yine her sabah olduğu gibi fırına ekmek almaya gönderildim. Fırına gitmekten nefret ediyorum.Çünkü o güzel sıcak,yumuşak ve konforlu yataktan sabahın 7'sinde kalmak inanın benim için çok zor. Elime ilk gelen montumu alıp çıktım. Bugün hafta sonu olduğu için sabahtan akşama kadar yatacaktım.Çünkü tüm hafta saat 7'de kalkıp fırına gidip ekmek alıp eve dönüp üstümü değiştirip vesayre şeyleri yapmak çok zor ve yorucu.Üniversite liseye göre daha zormuş. daha doğrusu sınavları bin kat daha yorucu.Evimizden fırına gitmek 10 dakika sürüyor.Cebimden yeni aldığım telefonumu çıkardım kulaklığımı taktım ve yola koyuldum.Yolda normal bir şekilde giderken korna sesiyle telefonumu başımdan kaldırdım birde baktım ki yolun ortasındayım.Arabayla aramızdaki mesafe 1 metre bile yoktu. Adam sinirlenmiş olmalı ki birşeyler söylüyordu bağırarak ve el işareti çok garipti. Ben anlamadan yolun ortasından çekilip kaldırıma geçtim. Adam gaza basarak hızlıca geçip gitti.Ben yoluma devam ederken yanımda birisi belirdi. Ben hemen yüzümü ona çevirdim. Birde baktım ki yanımda beliren kişi Bahar 'mış. "E ee yine fırına mı diye sordu." Bense " Sence ben her sabah nereye gidiyorum."diye cevap verdim sonrada esnedim. O da "Tamam, anlaşıldı Öykü Hanım bugünde tersinden kalkmış."dedi ve gülümsedi.Bahar benim en yakın arkadaşım kumrala yakın saçları belli belirsiz değişen ela gözleriyle yine her tarafa ışık saçıyordu. Bense mavi gözlerim sarı saçlarımla nasıl görünüyordum bilmiyordum.Onunla beraber fırına geldik. Ben 2 ekmek 2 açma aldım o ise 2 ekmek bir poğaça aldı.Tekrar yola koyulduk. Sohbet ederek evin önüne geldik. Bahar bizim yan evde oturuyor.Bu yüzden neredeyse her saat görüşebiliyoruz.Onların evi 2 katlı müstakil,gri evleri geniş bahçesi renkli çiçekleri var.Bizimkiyle aynı sadece bizim ev krem rengi.Vedalaştık ve ayrıldık.Eve geldiğimde annemler beni bekliyorlarmış.Kahvaltımızı yaptık.Ben tam merdivenlerden yukarı yatmak için çıkıyordum ki annemin sesini duydum."Öykü hadi kızım üstünü değiştir de Baharlar'la pikniğe gidicez" dedi. Ben o an hayatımın şokunu yaşamıştım sanki .Çünkü tüm uyuma planlarım suya düşmüştü. Ben üzgün bir şekilde yukarı çıktım . Ne giysem diye düşünmeden direk siyah eşofman takımımı giydim. Saçımı at kuyruğu bağladım . Siyah spor ayakkabılarımı giydim.Küçük çantama telefonumu,suyumu ve cüzdanımı alıp aşşağıya indim. Her zaman olduğu gibi annem hala üstünü değiştirmemişti. Babam ise çoktan değiştirmiş bizi bekliyordu. Babamla biz malzemeleri arabaya yükledik ve annemi beklemeye koyulduk. 10 Dakikanın sonunda annemin gelmesiyle ayaklandık. Baharlar çoktan gitmiş olmalı ki arabaları evin önünde yoktu. Saate bir baktım 14.55 ti saat 3 olmak üzereydi ve ve biz daha yeni yola çıkıyorduk.Beyaz arabamızla yola çıktık.