Wish Granted [Shizaya]

With a Purple Voice of a Sinful Wish

"I-ZA-Y-huh?" Shizuo, yaklaşık 16 metre uzaktaki Izaya'ya fırlatmak için bir otomatı kaldırmaya çalıştığını bunu beceremediğini hissetti. Otomatın tuttuğu kenarları içine göçmüş olsa da yerinden bir santim bile oynamıyordu. Izaya onu fark edip dil çıkardığı zaman anca yukarıya bakmayı akıl eden Shizuo bakışlarını otomatın tepesindeki kadına çevirdi ve bu eylemiyle birlikte havadaki yapraklar bile oldukları yerde kalakaldılar.

Etrafındaki herkesin sanki zaman durmuş gibi olan tepkisiz hareketlerine bir anlam veremeyen Shizuo hızlıca etrafı inceleyip tekrardan bakışlarını kadına yöneltti.

Kadın garip, belki de biraz abartılı bir şapka takıyordu ve eski zamanlardaki kraliçeler gibi süslü, kabarık, uzun bir elbisesi vardı. Shizuo'nun anlam veremeyen bakışlarına gülerek oturduğu otomat üzerinde bacak bacak üstüne attı.

"Sevimli görünüyor." Garip giyimli kadın, bir elini beline sarıp öteki elini de yanağına koyarak başını yana eğdi ve mırıldandı, gözleri zaman durduğu sırada dil çıkarmakta olan Izaya'daydı.

"Görünüşüne aldanma, korkunç birisidir o." Shizuo birdenbire aklından geçenleri filtreleyen hiçbir şey olmadan söyleme zorunluluğu hissetti içinde. Onun cevabı üzerine kadın, pozisyonunu hiç değiştirmeden bir gözünü Shizuo'ya çevirdi. Öbür gözü hala Izaya üzerindeydi, bu garip ve fiziksel olarak imkansız olan olay Shizuo'nun tüylerini ürpertti.

"Hım~" Kadın bir süre Shizuo'nun alnından akan ter damlasının süzülüşünü izledikten sonra öteki gözümü tekrar Izaya'ya çevirdi.

"Sana dilediklerini gerçekleştirmen için bir fırsat vereceğimi söylesem, ne yapardın?"

"Nasıl bir fırsat?" Shizuo, bu kadar ürpermiş olmasına rağmen kelimeleri nasıl bu kadar temiz çıkarabildiğine hayret etti, sonra bunun da muhtemelen gizemli kadının gizemli olayları ile ilgili oluyor olduğuna kanaat geçirdi.

Kadın, eğleniyor olduğu şüphesiz bir şekilde gülümsedi. Boynundaki siyah kurdele kendi kendine daha da sıkı hale gidip kadının boğazını garip bir şekle sokarken kadının gülümsemesi acı bir hal aldı.

"Ayrıntıları sen çözersin, ama bunun kalıcı olmadığını unutma. Ben şimdi veda etmeliyim." Mor renkli bir ses havada yankılanırken kadın birdenbire mor bir toz haline geldi ve mor toz havaya uçuşup kaybolurken zaman tekrardan hareketlendi.

"Ne oldu öyle?" Shizuo, çok kolay bir şekilde kaldırdığı otomatı tepesinde tutarken kendi kendini sorguladı fakat karşısında ona alayla dil çıkaran Izaya, az önceki olayları kolayca unutmasına sebep olmuştu.

"Izaya! Sakın kaçma!"

Shizuo belki en parlak insan değildi, ama Izaya yüzündeki dehşet dolu ifade ile olduğu yerde kalakaldığında ve yine mor renkli bir kahkaha kulaklarında çınladığında ne olduğunu az çok anlamıştı. Yüzünü boydan boya saran bir sırıtış belirdi dudaklarında.

"Eğlenelim, Izaya~"

-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-

Karıncam istedi ben de yazıyorum~
-Scorpie