🍂4. Bölüm 🍂

182 12 2
                                    

Sehun..

Daha ne olduğunu anlayamadan kendimi yatarken bulmuştum. Üstüme doğru eğilmiş şekilde duran saç tellerinden yüzünden küçük damlalar akıyordu. Bana doğru iyice yaklaştı. Ben onun nefesimi o benim nefesimi çok net hissediyorduk. Gözleri yine aynı şekilde kızıllaştı ama bana daha da yaklaştıkça kızılcık yerini parlak bir kırmızıya bırakıyordu. Azı yavaşça açıldı, uzun ve sivri dişleri ortaya çıktı. Boynuma doğru yaklaştı hareket edemiyordum. Artık boynuma çok yakındı nefesi boynumu gıdıklamaya başlamıştı. Dişlerini bana geçiriceğinden neredeyse emindim. Kalkmaya çalıştım onu itmeye çalıştım. Bu an çok romantikti. Napıyordum ben bir vampiri evime almıştım ayrıca şuan onun ellerindeydim. Ölmek için yer aradığım kesinleşmişti. Onu hızla üstümden ittim. İttmemin ardından gözündeki kızıllık gitti ve dişleri daha az sivri halini aldı.

Kai..
Ne olmuştu ona dişlerimi geçirememiştim. Bana engel olabilmişti. Büyüm onda işe yaramamış mıydı? Bu imkansızdı. Aynı zamanda şaşırtıcıydı şimdiye kadar kimse bu büyünün üstesinden gelmemişti. Ayrıca benden de diğer insanlar gibi kormamıştı. Hala bana bakan o gözlerinin içinde büyüyen korkuyu görebiliyordum. Kahverengi saçlarının onu yatağa hızlıca yatırdığım için dağıldığı belliydi.
Sakinliğini korumaya çalıştığını da görebiliyordum. Bir vampire engel olunamazdı. Bu o olmamazdı. Onu 9000 yıl sonunda bulmuş olabilir miydim. Her yerde aradığım o kişiyi tesadüfen bulmuşmuydum. Daha doğrusu beni kurtarmıştı. Onu bulmuş olmam işleri iyice tehlikeye atıyordu. Onu herkesten saklamam gerektiğini biliyorum. Onu almam gerekiyordu. Ama şimdilik ona bu olayı anlatmak için çok erkendi.Herkes için bu olayı yaşamak çok erkendi. Ne olursa olsun onu elimde tutmalıydım. Karşımda gözlerimin içine bakıyordu. Ne yapmam gerektiği konusunda bir fikrim bile yoktu. Kalbinin atışlarını duyamıyorum...

Sehun..
Onu üstümden çektiğim anda onun karşısına oturdum. Korkuyordum ölmek istemiyordum. Ama zaten o sivri dişlerini ban geçirememişti. Neden hızlıca beni kavrayıp öldürmemişti ki. İncecik vücudumu süzüyordu. Bir anda küçük bir damla yorgun gözlerinden hafifçe süzülmeye başladı. Sanki beni öldürmek istememişti ya da en azından öldürmemişti. Saatler ilerliyordu. Sadece gözlerine bakakalmıştım aklımdaki tek bir soru "NEDEN".

Hala aynı şekilde oturuyorduk gözleri yavaş yavaş kapanıyordu. Vücudunu artık taşıyamıyordu. Bayılmak üzereydi. Vücudu bıraktı. Vücudu yatak üzerin yavaşça yıkıldı. Gözleri artık ne kırmızı ne de kahverengiydi gözleri artık tamamen simsiyah olmuştu. Son bir söz işittim bayılmadan önce ondan sadece *KAN*.

Ölüyordu vücudu tamamen beyaz kesilmişti. Kan kan... Anlamıştım kan onu hayata bağlıyor olmalıydı. Teni iyice soğuyordu. Koşarak mutfağa gittim. Onu kaybedemezdim. Bir bağ vardı anlayamasamda. Koridordan koşarak geçtikten sonra mutfağa ulaştım. Tezgahın üstüne dolaptan çıkardığım cam bardaklardan birini koydum. Bütün çekmeceleri karıştıktan sonra en sonki çekmecede keskin bir bıçak buldum. Çekmeceden aldığım bıçağı hızla derin bir şekilde avcumu kestim. Acı yı hissetmemek için kendimi sıkıyorum. Kanın akışını hissedebiliyodum. Elimdeki kanı bardağa akıtmaya çalışıyordum. Hızlı olmalıydım. Yetmeyecekti. Avcumun içini keskin bıçakla tekrar tekrar kestim. Yeticeğinden emin olmasamda hızla cam bardağı kavrayarak yatan odasına ilerledim. Orada yatağın üzerinde gözleri tamamen siyah olan gözleri bembeyaz teni artık dayanamayacaktı. Bir elimle kafasının arkasına destek yaptım bir elimlede elimdeki bardağı azına doru tuttum. Kan yavaşça azına geldi. Bardaktaki bütün kan bitene kadar beklemeye devam ettim. Kahverengi saçlarına elimdeki kan bulaşmıştı. Çabalarım boşa gitmiyordu. Gözleri kahverengiye geri dönüşüyordu. Kendine geldiğinde ise direk bana bakıyordu. Sivri dişleriyle bana bir gülüyordu. Yorgun teni ve açanın kenarlarından akan kanları ve hafif ıslak saçlarıyla hala yatağın üzerindeydi......

Aşkın Kanı // Sekai<3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin