Lisa'nın anlatımından
Çıldırıcam! Şu an sinirli bir şekilde rose denen kız ve jungkook ikilisine bakıyorum. Çok iyi anlaşmışa benziyorlardı.
Ben galiba sinirlerime hakim olamıyorum. Şeytan diyo. Git kızın saçindan tut, o benim kookiem ona dokunma seni öldürürüm de ve yere fırlat diyor ama ben napi yorum. Tabi ki de şeytana uymuyor um.
Şu anda kıskançlık krizine girmemem gerekli. Yoksa hiç te iyi şeyler olmaz. "Jimin ben bi lavaboya gideyim gelince tanışıyoruz tamam mı?" Gercekten sinirlendiğimi hissediyorum.
Jungkook'un anlatımından
Lisa lavaboya gitti. Ama biraz sinirli gözüküyor du. Acaba onu bu kadar sinirlendiren şey ne?
Ben Şu an rose denen kız ile konuşuyorum. Kız gerçekten güzel ya. Rose ile çok yakınız şu an. Yani ben lisa ile hiç bu kadar yakın olmamıştım. Ama şu an tek istediğim rose'yi öpmek. (Çok beklersin jungkookcum. Sen önce git de lisa nın sinir tansiyonunu ölç sonra öpmeyi bir daha düşün.) Ama o ne yaptı benden uzaklaştı. Ah jungkook sen ne yapıyorsun? Rose benden uzaklaşıyor ben ona yaklaşıyordum. Cidden bunların hepsi istem dışı oluyordu. En son hatırladığım onun omzuna kolumu atıp Lisa'nın sinirli bir şekilde yanımıza koşup Rose'nin saçını tutmasiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ormanda kayboluş> jirose♡
Fanfiction"jimin neredesin aaaaaaaaaaaaaaahhh" "rose rose sana söz veriyorum seni bulmadan eve dönmem" jirose jirose jirose yan shipler; Liskook yonnie jinsoo