Purgatory

8.8K 717 653
                                    

Keyifli Okumalar...

(Purgatory* Araf)

🗝

Yağan yağmur Dean'in sinirini bir an yatıştırmazken gök yer yarılacakmış gibi tekrar gürledi. Karşısındaki ikiliden gözlerini bir an karşısındaki ince, dikey, geçide çevirdi. Purgatory'nin girişne...

Sıkıntılı bir nefes verirken oturduğu kayadan öfkeyle ayağa kalkmak için bir atak yaptı ama bu hamlesi kolunun kavranmasıyla sekteye uğradı. Gözlerini kolunu tutan elin sahibine çevirdiğinde Castiel başını iki yana sallayarak onu yapmaması için uyardı.

Bir küfür savurup gözlerini yine karşısında konuşan ikiliye çevirdi. Siyah uzun saçlı, yapılı genç çocuk Sam ile hararetli konuşmasına devam ediyordu. Genç çocuk? İnsan bedenine sahip bu varlık bir şeytandı. Bu evrende cehennemin başında olan bir iblis... Crowley bunu görseydi, kesinlikle kahkahalara boğulurdu.

Yaşadıkları dünyada yeterince sorun yokmuş gibi bir iş üzerindeyken kendilerini birden buldukları bu farklı boyutta onları ilk ağırlayan bu iblisti. Dean o kadar deli saçması şey yaşamıştı ki onu hiçbir şey şaşırtamaz sanıyordu ama bu iblisin anlattıkları... Tanrı aşkına! Bu ona bile fazlaydı.

Şeytan kral onları kapana kıstırdığında tek bir soru sormuştu. Purgatory'e onu götürüp götüremeyeceklerini... Dean elbette bir iblise böyle bir bilgi vermeyecekti. Ta ki iblis onları kendi boyutlarına götürecek bir anlaşma teklif edene kadar.

Sam, hatta cass bile bu işe olumlu baksa da Dean bir şeytana güvenmemesi gerektiğini defalarca deneyimlemişti. Yine de işte buradaydılar. Purgatory'nin giriş kapısının önünde... Çünkü kardeşi onu dinlemeyecek kadar büyük bir ahmaktı ve Cass'i de ikna edip bir şekilde o kapıyı açmışlardı.

Sam ve iblis konuşmayı bitirdiğinde iblis olduğu yerde kalırken Sam onlara yaklaştı. Cass temkinli bir duruşla ayağa kalktı. Dean de dişlerini sıkıp onun ardından doğruldu. Dean'ın öfkeli gözleri iblisten çekilip Sam'i bulduğunda, onun gözlerindeki ifadenin anlamını da çözmüştü.

"Hayır!" dedi sertçe. "Ne düşündüğünü biliyorum Sammy ama hayır!"

"Onunla gitmeliyiz Dean!"

"Peki bunu neden yapacakmışız?"

"Bir kızdan bahsetti," dedi Sam. "Bir insan ve bir şeytan çocuğundan."

Dean yüzünü buruşturdu. "Yani?"

"Dean kız bir cambion. Yani boyutlar arası geçiş gücü var. Şeytanın bahsettiği buydu. Bizi geri götürebilecek tek kişi o."

"Bir dakika!" dedi Cass. "Şeytan çocuğu bile olsa öldüğü zaman gideceği yer Araf olmaz. Gideceği yer hiçliktir."

"Burada işler böyle yürümüyor Cass," dedi Sam.

"Peki iblis ondan ne istiyormuş?" diye sordu Dean. Sam gözlerini kaçırıp dudaklarını birbirine bastırdı. "Ne?" dedi bunun üzerine Dean.

"Sanırım kıza aşık," dedi Sam.

Dean kısa bir an Cass'e baktı. Kaşları çatılmış yüzü garip bir hal almıştı. Sonra tekrar gözlerini Sam'e çevirdi. Yanakları havayla dolarken gür bir kahkaha patlattı. "Dostum bu gerçekten komikti."

Sam'in ifadesinde herhangi bir değişme olmaması üzerine Dean kahkahalarını dindirip, "Şaka yapıyor olmalısın?" dedi. Sam yapmadığını belirtircesine omuzlarını kaldırıp indirdi.

"Bu ne boktan..." Gözleri iblisi bulurken duraksadı. Sabit bir ifadeyle kendisine bakan iblisin gözleri önce siyaha büründü, sonra ise gözbebeklerinde kızıl iki alev topu belirdi. Bu gözleri sadece Lucifer'da görmüştü Dean.

Purgatory (Kısa Hikaye)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin