sabah uyandım ve saatin 10.13 oldugunu gördüm 1 saat sonra Mardin için uçağım vardı hemen kalktım ve rutin işlerimi hallettim dolabımdan aldıgık kıyafetleri de giyinince artık hazır oldugu mu anladım. Annemi babamı abilerimi o kadar çok özledim ki bi taksi çagırdım arabam Mardin deydi hava alanına geldigim hemen bavulumu verip uçaga bindim uçak korkum vardı ama olun ne olacak sanki. Uçak hareket etti ve ben uyumak için gözlerimi kapattım sonra uykunun kollarına biraktım kendimi . Uyandıgım da uçakagın inmesine 10 dakika falan kalmistı. hemen telefonumu çıkartıp ekrandan kendime baktı guzel olmustum normalde annem kapanmamı istemişti ama kapanmamıştım bana uygun degildi kapalılık bana yakışmıyordu. Giydigim kıyafetler de oraya uygun degildi neyse bunları düsünmek istemiyordum
yazardan.. hilal annesi nazime ve babası agit aga nın istegi üzerine ünüversiteye gider tıp okuyodur bitirince de doktor olacaktır tabi önüne engeller çıkmazsa..
Hilalden..
sonun da bi taksiye binip eve gelebilmiştip istanbul soguk oldugu için deri ceket almıstım ama Mardin istanbula göre biraz daha sıcaktı ceketimi çıkardım ve konagın dış kapısını açtı içeri girdigim an annem bagirmaya başladı.'hilalim gelmiz güzel kızım hoş geldin' bende anneme sarıldım'annem çok özledin ' arkadan en büyük abim geldi ve bana sarıldı' hoş geldin delamın' sadece kafamı salladım ve gülümsedim. Babam ve diger 2 abimlede hasret giderdikten sonra odama çıktım akşam yemegine daha 1 saat vardı o zamana kadar uyumak için bavulumdan pijamalarımı çıkardım giyinip yatagıma girdim ve kendimi o güzel uykumun kollarına bıraktım
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
en küçük abimin gelio beni dürtmesiyle uyandım ben 23 yaşındaydım en küçük abim 26 ortancı 27 en büyük abim ise 29 yaşındaydı canım abilerim tek kızdım ama abilerimi seviyodum. 'Hadi hilal uyan artık bak su dökerim' demesiyle kafamı kaldırım 'öcünü alamadın demi' dedim güldü ve 'hadi gel dedi ve odadan çıktı.' bende saçlarıma dagınık bi topuz yaptım aynaya baktıgımda isyan ettim normalde olsa asla bu kadar güzel olmazdı. Aşşagı indigim de masa da bi kız daha oldugunu gördüm masaya oturdugum abimi beklemeye başladık masa da biri eksik olursa asla yemege başlanmazdı. kapının açılmasıyla hepimiz o tarafa döndük ortancı abim firat gelmisti. ve yanın da da bir kız kız çok tatlı siyah sacları belince ince belli hoş bir kızdı 'bu kimdir ogul' 'yeni gelinin ana'
Duyduklarımla öylece kaldım babam konuşmaya başladı 'Bu Azat Haznedaroglu'nun kızı degil midir ogul kızı istemeden nedir bu' 'kaçıdım baba kaçırdım Mizgini çok seviyodum vermiyecekler diye aldım geldim gidecez buralardan dedi ve o an dıradan biri bagırmaya başladı 'Fırat çık dışarı' çok sert bagırıyordu büyün ev kapıya çıktı mizgin birden'abim buldu bizi iste öldürecek ikimizide' demesiyle öylece kaldım abim ölecek miydi yani abim mizginin alnından öpüp 'senin için ölüründe dalamın burada bekleyin dedi hepimiz kapıda olacakları izliyorduk. 'Sen benim kardeşimi nasıl kaçırırsın şerefsiz ' dedi ve silahı fırat a yöneltti 'Seviyoruz birbirimizi' dedi firat. 'Sonunun ölüm olacagını çok iyi biliyodun dedi. Arkadan bir kaç araba daha geldi içinden Azat aga indi abime silah çeken adamın yanina gidip 'yarın agalar toplanıp öyle karar verilecek yapmayasın ogul' dedi 'Hayır baba namusumuza el uzatan bu iti yaşatmam diye bagırdı silahın tetigini çekti abim ölecekti gozlerimden bir damla yaş düstü ve abime kostum tam ateş edecekti ki abimi ittim ve silahın önüne ben geçtim o anda silah patladı sol omzumda hissettigim acı ile yere çöktüm o an karşımda ki adamın gözlerine baktım duygusuzluktan başka bir şey yoktu ve sonrası karanlık..
Evet arkadaşlar İstanbullu kuma ilk bölümü tamamladın biraz kısa ama olsun lütfen yorum yapın okudugum diger kitaplardan ilham alarak yazdım çok kararsızdım ama başladım bile sizi çok seviyoruum. Sevgilerle yazarınız..
