"Kötü bir şey mi oldu?"
"Hayır bebeğim ama yemin ederim kıçımı kurtardın. Bir tanesin." Ona sıkı sıkı sarılınca çığırıp saçını bozduğumla ilgili söylenmişti ama ben şımarmaya devam edince kıyamayıp gülmüştü hemen. Okulu tabiri caizse ağlatan bir çiftiz.
Son iki saatimiz Jungkook ileydi ve açıkçası gergin hissediyordum. Onunla neden uğraşıyordum bende bilmiyorum ama cidden eğlendiğimi hissediyordum.
Tüm ders boyunca bir kere bile yüzüme bakmamıştı ve bu bir tık komikti aslında. Ama kendimi inanılmaz zorlayınca onunla empati kurdum. Hmm, hoş bir durum değildi.
Zil çalınca iç çekip o çıkmadan ona yetiştim. "Hocam, konuşabilir miyiz?"
Etrafta hala öğrenciler dolandığı için sakin bir tavırla yaklaştı ama huzursuz olduğu her halinden belli oluyordu.
"Ne var?" Cebimden iki tane kırmızı bilet çıkartıp masasının üstüne koydum.
"Gitar çalıyorum, bir grubum var. Bu akşamda konserimiz var." Ona biraz daha yaklaştım.
"Sevgiliniz ile izlemeye gelirsiniz umarım." Sonra şirince sırıttığımı düşünerek yanından ayrıldım ama alnındaki damarı gördüğüme yemin edebilirdim. Buda bir cins sinirlenecek yer arıyor herhalde.
