5

667 90 34
                                    

" Üzgünüm Baekhyun. Affet beni." Chanyeol okuldan geldiği zamandan beri Baekhyundan özür diliyordu. Çünkü ondan istediği topu almayı unutmuştu. Üstelik söz verdiği halde unutmuştu.

"Hayır, affetmem. Küstüm sana!" Baekhyun Chanyeol'un okuldan gelmesini büyük bir heyecanla bekliyordu. Çünkü chanyeol abisi ona topu alacağına dair söz vermişti.

" Yarın söz unutmayacağım. Hadi affet artık beni." Chanyeol, küçük omega karşısında üzgün bir şekilde ağlarken çok kötü hissetmişti. Baekhyun'un ağlamasına hiçbir şekilde dayanamıyordu.

" Bugünde söz vermiştin ama unuttun!" Baekhyun burnunu çekerek kızgın ve ağlamaktan kızarmış gözleriyle chanyeola baktı. Chanyeola hem kızgındı hemde kırgındı. Çünkü bugün o topla oynamayı çok istiyordu.

" Tamam. Ben de sana top almayı unutmamak için koluma kocaman -BAEKHYUN'A TOP ALMAYI KESİNLİKLE UNUTMA- yazarım. Tamam mı?"

Chanyeol beklentiyle küçük omegaya bakıyordu. Onunla kesinlikle küs kalmak istemiyordu. Baekhyun kararsızlıkla bir chanyeola bakıyor birde kafasını eğip yere bakıyordu.

"Tamam." Baekhyun kararsızda olsa chanyeolun teklifini kabul etmişti çünkü eğer koluna yazarsa bu sefer unutmazdı.

" Affettin mi beni?"

" hı hı. Affettim."

" Gel o zaman kucağıma da sarılalım. Okuldayken seni çok özledim." Baekhyun gözlerindeki saf mutlulukla yerde kucağını açmış ona sarılmasını bekleyen Chanyeolun kucağına koşup sarıldı. Chanyeol onun az önce ağladığı için ıslanmış yanaklarını öptü.

" Sen özlemedin mi Chanyeol abini?" Chanyeol onunda özlediğini elbette biliyordu. Sadece ondan duymak istemişti özlediğini.
Chanyeol ne zaman okula gitse güzel omega kulübenin önünde beklerdi. Chayeolun geldiğini gördüğünde ise koşarak ona sarılırdı. Bugün de aynısını yapmış, Chanyeolun okuldan dönmesini beklemişti kulübenin önünde oturarak ama chanyeol ona top almayı unuttuğu için küsmüştü.

"Özledim. Hem de çok."

Chanyeol kucağındaki küçük omega ile aya kalkmış kulübeye gidiyordu.

"Jinho amca evde değil. Tarlaya gitti. Bizde gidelim mi yanına?"

" Seni neden yalnız bıraktı?" Chanyeol açıkçası bu durumu garipsemişti. Babası küçük omegayı asla tek başına bırakmazdı.

Küçük omega kafasını bilmiyorum dercesine salladı. " Bana çabuk döneceğini söylemişti. Chanyeol abi bizde gidelim! Ektiğim havuçlarım büyümüş mü bakacağım."

Chanyeol küçük omeganın saflığı ve heyecanına gülümsemişti. Havuçları daha dün ekmişti ve bir gün içinde büyümesini bekliyordu.

" Tamam gidelim ama havuçların büyümediyse üzlüp ağlamak yok. Anlaştık mı?"

" Anlaştık!" Baekhyun heyecanla kollarını yukarı kaldırıp bağırmıştı.



Koruyucu alfa evinde oturmuş eşiyle sohbet ederken içeriye koşarak oğlu girmişti.

"Baba," dedi nefes nefese. " Jongdae sınır kapısının olduğu yere gitmek istiyor ve bana beraber gidip gidemeyeceğimizi sordu. Gidebilir miyim?"

" Olmaz. Sınır kapısının olduğu yer tehlikeli olablir."

" Ben bir alfayım baba. Kendimi tehlikeden koruyabilirim!" Henüz dokuz yaşında olan alfa, babasının bu korumacı tavrı karşısında sinirlenmişti.

" Henüz dokuz yaşındasın ve baban haklı Sehun. Sınır senin için tehlikeli olabilir." Omega babasının aksine daha nazik uyarmıştı oğlunu.

Sehunun sinirleri git gide daha çok bozulmaya başlamıştı. Anne ve babası onun bir alfa olduğu ne zaman anlayacaklardı?

" Anne? Baba? Ben bir alfayım!"

" Evet! Sen bir alfasın! Henüz dokuz yaşında ve dönüşümünü gerçekleştirmemiş olan bir alfasın! Şimdi derhal odana çık!" Koruyucu alfa oğlunun bu dik tavırlarına daha fazla dayanamayıp otoritesini ortaya çıkarmıştı. Böyle davranmazsa Suhunun söz dinlemeyeceğini biliyordu çünkü.

Sehun sinirle anne ve babasına bakıp odasına çıkmıştı. Sinirliydi ve siniri kolay kolaya geçek gibi değildi. Büyüdüğünde, gerçek bir alfa olduğunda kimse onu ezemeyekti. Herkesi korkusundan önünde diz çöktürecekti.




Tarlaya geldiklerinde güzel omega koşarak dün ektiği havuçların yanına koştu. Chanyeol ise etrafına bakarak babasını arıyordu. En sonunda tarlanın sonunda bitkileri suladığını gördü.

"Baba!" Chanyeol babasına seslenerek kendilerini belli etmek istemişti ama alfa jinho zaten onların geldiğini biliyordu. Hemde Kulübeden çıktıklarından beri biliyordu.

Alfa jinho yaptığı işi bırakıp ona seslenen oğluna el salladı. Chanyeol babasının yanına gidecekken durdu ve küçük omeganın olduğu tarafa baktı. Küçük omegayı ektiği havuçların yanında göremeyince telaşla etrafına bakınmaya başladı.

" Baba! Baekhyun yok!" Alfa jinho koşarak oğlunun yanına geldi.

" Sakin ol. Yakınlarda olduğuna eminim. Kokusunu alabiliyorum."

Tam o sırada küçük omeganın çığlığı duyuldu. Alfa jinho hızla sesin geldiği yere koştuğunda chanyeolda babasını takip etti korkuyla.

Alfa jinho sesin geldiği yere varınca küçük omegayı gölün içinde çırpınırken gördü. Telaşla suya atlayıp küçük omegayı kucağına aldı. Chanyeol gözlerinden akan yaşlarla gölden çıkmaya çalışan ikiliye bakıyordu.

Alfa jinho kucağındakı omegayla gölden çıkmayı başarınca yere oturdu.

" İyi misin Baekhyun?" Alfa jinho nefes nefese sordu. Çok korkmuştu. Küçük omegayı öyle suda çırpınırken görünce çok fazla korkmuştu.

" Ko-korkuyorum." Baekhyun üzerindeki korkuyu henüz atamadığı için ağlamaya başladı. Yaşlı gözlerle Chanyeola baktığında onunda ağladığını gördü küçük omega. Alfa jinho'nun kucağından çıkarak Chanyeolun yanına gitti.

" Ch-chanyeol abi." Küçük omega ağlamaktan dolayı titrek çıkan sesiyle chanyeola seslendi. Chanyeol hiçbir tepki vermeyince onun tişörtünü çekiştirip dikkatini çekmeye başladı.

Chanyeol kafasını aşağı eğip tişörtünü çekiştiren küçük omegaya baktı. Onunla aynı boya gelmek için dizlerinin üzerine çöktü. Şimdi küçük omeganın nemli yanaklarını ve kipriklerini daha net görüyordu.

Ona kızmak istiyordu. Neden habersiz gölün yanına geldiği için kızmak istiyordu. Küçük omeganın kendisinini bu kadar korkuttuğu için kızmak istiyordu ama yaptığı tek şey ona sarılmak oldu.

Küçük omega ona sıkıca sarılan Chanyeolun boynuna kollarını sardı. Sıkıca sarıldı Chanyeol abisine.

" Hadi, kulübeye dönelim artık." Alfa Jinho oturduğu yerden kalkıp birbirine sarılan ikilinin yanına geldi. Küçük omegayı kucağına almak istediğinde Chanyeol kabul etmemiş, kulübeye kadar kendisi taşımak istemişti.



Eğer fikrim değişmezse bu yazdığım son küçüklük halleri olacak. Artık aklımdaki kurguyu yavaş yavaş yazmam gerekiyor.

Sizde görüşlerinizi belirtirseniz sevinirim.

YORUM YAPAN VE OY VEREN HERKESE ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM❤❤❤

HAYALET OKUYUCULARIMA DA TEŞEKKÜR EDERİM❤❤❤❤

DARK (CHANBAEK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin