"DELİ EDİYO BENİ DELİ EDİYO BENİ GİDİP ALEME REZİL EDİYO BEN GİBİ BİRİSİNİ BULACAK SANMIŞ AH İŞTE BUDA BENİ GÜLDÜRÜYOOOO"
hem kahkaha atıp hem bağırarak kocacımın kolların da şarkı söylüyodum tabi kafam bin beşyüz olduğun dan dolayı kendi irademle hareket edemiyodum
"HAYAT KES SESİNİ EVE Bİ GİDELİM O ZAMAN GÖRÜCEKSİN SEN"
Muratın sözleri bi kulağım dan girip diyer kulağım dan çıkıyodu nolmuş yani sarp işteyken izinsiz 10 da bara gittiysem bende insanım yani bende sabahtan beri evde kocacığımı beklemekten çatladım! suan saat te akşam on ikiye geliyo
sadece murat ın dediğine göz devirip boynunda ki kollarımı daha da sıkılaştırıp kafamı boyun girintisine soktum kokusunu içime çekip kıkırdayarak kendi kendime konuşmaya başladım
"kokun çok güzel kocacığım acaba parfümlerimizi mi değiştirsek evet ya öyle yapalım çok mantıklı hem sen niye bu kadar yakışıklısın ki kızlar sana yiyicekmiş gibi bakıyolar buda beni aşırı sinir ediyo yelloz karılar"
Muratın o mükemmel gülmesini duyduğum da ona baktım ama hemen kendini toparlayıp sert ve sinirli haline geri döndü ama bişey demedi bardan çıktığımız da hızlıca arabayı açıp yavaşca ön költuğa oturttu beni kendisi de sürücü koltuğuna oturup gaza basıp hızla ordan uzaklaştık
hala kendi kendime gülüyodum sarpa dönüp sarhoş olma etkisiyle iyice saçmalamaya başladim"aşkım görmen lazım dı nasıl dans ettim ya herkez hayrankıkla ba"
sözümün devamını getiremeden murat hızlıca frene basıp bana döndü sertçe yutkundum çünkü şuan çok sinirli bi şekil de bakıyodu çenesi gerilmişti,dişlerini sıkıyodu
"NE DİYOSUN KIZIM SEN NE DANSI NE HAYRANLIĞI BENİ DELİMİ EDİCEKSIN! "
direksiyona 3 kere üst üste sertçe vurdu bende onu kedi yavrusu gibi izliyodum muratı koltuğa iyice yapıştım, evet yeni yeni ayılmaya başlamıştım ve gerçekten yaptıklarım dan yanaklarım kızarmaya başlamıştı bile
Murata kısık bi sesle "özür di"
"KES SESİNİ! DAHA SARHOŞLUĞUN GEÇMEDİ SABAH KONUŞUCAZ BUNLARI HAYAT"
mecburen başımı 'tamam' anlamın da sallamakla yetindim sarp ta bişey demeden sinirli bi şekil de arabayı sürmeye devam etti daha 20 dk yolumuz var salak gibi en uzak barı seçtiysem
korkuyodum,pişmandım,utanıyodum sarp dan gerçekten çok utanıyodum nasıl bu kadar aptal olmayı başarmıştım ki korku dolu gözlerle murata baktım,baktım,baktım ama bi saniye olsun bana bakmayı tenezzül bile etmedi direksiyonu sıkı tuttuğundan dolayı parmak uçları beyazlamıştı gözlerini de yola dikmiş ti çok sinirlendirmiştim sarpı
tam bişey dicekken telefonum çalmaya başladığın da susmak zorun da kalmiştım arka koltuk tan çantamı uzanıp telefonumu çıkardım 'MELEĞİM'
Yazısını gördüğüm de yüzüm de gülümseme oluştu tam açacekken muratin soğuk sesini duydum
"Kim""annem"
"hoperleri açarak konuş!" dedi
bende derin nefes alarak telefonumu açıp hoperlere verdim neşeli tutmaya çalıştığım sesimle
"efendim annecim"
"rahatsız etmedim değil mi kızım"
"yok annem ne rahatsızlığı istediğin zaman arayabilirsin sen beni"
"canım benim, Eee damat napiyo bakıyim aranız iyi değilmi tartışmıyosunuz"
yutkunup murata baktım hala yola bakıyo du ama bizi dinlediğin den adım kadar emindim bana bakmaması benimle konuşmaması yada buz gibi sesiyle konuşması canımı yakıyodu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAŞ BELASI KOCACIM
Romancebirbirini deliler gibi Aşık, deliler gibi kıskanan iki karı koca