Bir kaç hafat önce villainlerin saldırısına uğradığı esnada midoriya'ya bir villain koluna bir iğne enjekte etmişti. Midoriya bu olaydan sonra doktora gitti. Doktor birşeyin olmadığını söyleyip onu göndermişti. Ama nerden bilebilirlerdiki o villain'in özgünlüğü birine ne enjekte ederse etsin fark edilmemesini sağlıyordu. Buna ölümcül zehirler de dahildi
...
Midoriya'nın ani ölümü herkesi üzmüştü. Özellikle de todoroki'yi.
Todoroki mezar taşının karşısına dikilmiş,büyük harflerle 'Midoriya Izuku' yazan kısmı güçlükle okuyordu. Onun öldüğüne inanmak istemiyordu. Gözleri dolu bir şekilde mezara bakıyordu.
"Yalancı" diye fısıldadı
"Hani herzaman yanımda olucaktın, hani elimi asla bırakmayacaktın"
Resmen feryat ediyordu melez oğlan. Onun bu hallerine arkadaşları da üzülüyordu.
"Bana söz vermiştin midoriya"
"Söz vermiştin..."
"Benimle beraber atıcaktın her adımını ama sen olmazsan ben nasıl yürüyeceğim? Hani gölgem olucaktın? Gölgeler sahiplerinden asla ayrılmaz ama sen... sen benden ayrıldın izuku..."
"Madem sözünü tutamayacaksın o halde ben yanına gelirim. Böylece sonsuza dek sözünde durabilirsin, zaten sözler tutulmak için vardır değil mi?"
The End
ŞİMDİ OKUDUĞUN
STEP *TODODEKU* TEXTING
Teen Fiction"sen fark etmesen bile ben her adımımı seninle atıcam, yanından ayrılmayacağım asla , tıpkı bir gölge gibi çünkü her insanın bir gölgeye ihtiyacı var... -seni seven bir dost" bu not melez oğlanın kalbini sızlatmış, yüreği burkulmuştu. kimdi bu kişi...
