Cemal intihar notuna şöyle başlamıştı: "Hayat keşke çocukken yaptığımız planlardaki gibi gelişseydi. Ama olmadı." Semtin en işlek yerlerinden birinde, 8 katlı bi' binanın 5. katına çıkmış, atlamak için nefesi ile anlaşma peşindeydi. "Bu nefesi verince...Hayııır. Derin bir nefes al.. Biir, ikii...Ah..Tekrar baştan alıyorum." Her anlaşmazlık içinde sakladığı korkuyu tenine biraz daha yaklaştırıyordu. Aşağıya baktı, insanlar hayatlarından memnun gibi gözüküyorlardı. Ben de yukarıdan Tanrı'ya böyle mi gözüküyorum acaba? diye geçirdi içinden. "Kaç kat yukarı çıksam beni fark eder?" Hava erken kararmıştı, 5. kattayken hava aşağıdakine göre daha soğuk esiyordu. Kendini ısıtmak için kolları ile vücudunu ovaladı. Üçüncü ovalayışında durdu ve güldü; intihar etmek için 5. kata çıkmış bir adamın kendini ısıtma çabasını aciziyet olarak yorumladı. Bunu yapamayacağını düşündü; fakat bu sadece üç dakika sürdü. Tekrar aşağıya baktı, bu sefer kararlıydı. İntihar notunu bi' taşın altına sıkıştırıp son bi' çaresizlik ile gökyüzüne baktı, hava karanlıktı. Atlamak için başını aşağıya eğeceği sırada gökyüzünden bi' ışığın hızla yere iniyor olduğunu gördü. Işık yere biraz daha yaklaştığında alev aldı ve Cemal'in bulunduğu yerden çok uzak olmayan bi' yere düştü. Cemal bunu bi' işaret olduğuna karar verdi ve Tanrı'nın ona bi' mesaj yolladığına inandı. İntihar etmekten ani bi' karar ile vazgeçip düşen şeyi bulmak için yola çıktı. Cemal'in düşen şeyi bulması çok uzun sürmedi, zira arayan sadece kendisi değildi. Yolu bulmak için ambulans, itfahiye ve polis araçlarını takip etmesi yetti. Bi' uydu parçası ufak bi' mahallenin bakkalına düşmüştü. Düştüğü yerde meydana gelen patlamada üç çocuk ölmüştü. Cemal çocukların cesetlerini gördükten sonra bunun gerçekten de bi' işaret olduğuna kanaat getirdi ve intihar mektubunun bulunduğu binaya hızla geri döndü. 5. kattaki intihar mektubunu alıp bi' kaç ekleme yaptı ve binanın 8. katına çıktı. Mektubu bi' taşın altına koyup bir saniye bile düşünmeden kendini boşluğa bıraktı. Bir kaç saniye sonra Cemal'in beyni kaldırıma bi' omlet gibi yayılmıştı. Mektubuna "Hayat onu gördüğün gibidir. Mucizelere inanmaktan vazgeçip kendi şansımızı arttırmaya çalıştığımız gün, işler biraz daha yoluna girecektir. Bi' işaret beklemeyin. Gelen işaret bi' son olabilir." satırlarını eklemişti.