connard égoïste =chanbaek/ text=

=29=

ÖNEMLİ NOT:
Gençler balcımcoşkoçoşkolarım

Biliyorum size smut sözü verdim aama

Şu raporcu tayfa geri dönmüş

Bu hikayeyi kaybetmek istemiyorum...

Bu yüzden size, smut yazamadım

Çok ama çok özür dilerim:(

AMA SİZE DOĞUM YAPAN BAEK YAZADIM! Ya da yazacağım:")

Sadece... Beni affedin!!!

VE SATRUNNA'YA BAKIN

YAVRUMU ÖKSÜZ BIRAKMAYIN

Nys

Sizi seviom
Bb
Muyah

***

Baekhyun, o günün sabahında uzun zamandır çektiği ağrılarından daha fazla ağrı çekmeye başlamıştı ama bunu doğuma yorarak endişelenmemişti bile. Her sabahki rutinini yaparak ayağa kalkmış ve tuvalete gitmişti ağır ağır. Ardından ise ihtiyaçlarını gidermiş ve ayna da kendine bakarak ellerini yıkamış ve karnına bakmıştı usulca. Her gün daha da büyüyordu. Bazen bunun olmasından gram mutlu olmasa da bebeğine kavuşacağı için mutluydu, şu anda. Doğuma iki hafta kalmıştı ve bu onun gözlerini dolduruyordu.

Her şeyini yaptıktan sonra paytak adımlarla, bir penguen edasıyla yatağına geri dönerek uzanmıştı geri ve karnını okşamıştı. Kafasını usulca yastığına koyduğunda yanında tedirgince uyuyan adama baktığında ona aşık olduğunu hissetmişti. Hoş bu adama her baktığında her saniye daha da aşık oluyordu, ona. Yüzünü usul usul incelerken hiçbir kareyi atlamıyor, her kareyi özenle inceliyordu. Onun yüzünü ezbere bilmesine rağmen bıraksalar sonsuza kadar bakardı. Titreyen ellerini uzun olanın kafasına koyduğunda onun çatılı kaşlarının eski haline döndüğünü görmüştü, küçük. Yumuşak ve hissettirmeyen dokunuşlarla onun yanağını okşadığında uzun olanın kurdu kendini o ele sürtmesine sebep olmuştu.

Baekhyun, bu olaya kısık kısık kıkırdarken karnındaki ufak ağrıyla susmuş ve inlemesini yutmuştu. Bu kadar acıması normaldi. Ne de olsa doğuma birkaç gün kalmıştı. Elini karnına götürerek usul usul okşamış ve bebeğine sakin olması gerektiğini belirtmişti. Belirtmesinden hemen sonra ise minik kızları annesinin karnına tekme atmıştı. Bu küçük olanı gülümsetmişti usulca.

"Bebeğim, sakin ol." dedi usul usul. Onun heyecanlandığını hissetmişti, içten içe. Her karnını okşadığında içindeki küçük afacan sakinleşiyor ve annesine uyuyordu usulca. Akıllı bir çocuk olduğunu biliyordu, Baekhyun. Ama arada o da her çocuk gibi haylaz -lık yapacaktı, bunu da biliyordu. Derin bir nefes aldı ve yanında yatan adamı dürtükledi birkaç kez. Olması gerektiğinden daha fazla aç hissetmese bunu asla yapmazdı. 

"Yah, Chanyeol! Seni uykucu! Eşin ve kızını nasıl aç bırakabilirsin?" Chanyeol, söylenen ve somurtan eşinin sesiyle gözlerini açtığında ona bakmış ve yanağına tatlı bir öpücük verdikten sonra kendisi hariç herkese hoş davranan eşine dönmüştü. Onu kolları arasına çekerek dudaklarına tane tane öpücükler kondurmuş ve güzel kokusunu içine çekmişti. 

"Günaydın, Hiraeth'im." demiş ve küçüğü yatakta bırakarak ayağa kalkmıştı. "Kahvaltı da ne isterseniz, efendim? Sizin için hemen yapacağım."Bir garson gibi eğilerek dediğinde Baekhyun hafifçe kıkırdamış ve aşık olduğu adama bakarak konuşmuştu, işaret parmağını dudaklarına vurarak düşünürken. 

"Krep ve omlet istiyoruz, çabuk olun lütfen." demiş ve karnını göstermişti. Uzun olan son kez küçüğü öpüp giderken Baekhyun ağrıyan karnını okşamıştı usulca. Oksitosin hormonu kendini hazırlatıyordu ona. Dediği gibi doğuma daha günler, değil mi?