Bölüm 5

19 1 0
                                    

MEDYA JAI BROOKS
Her ne kadar inkar etmeye çalışsam da jaiyi o kızdan kıskanmıştım tamam belki o kızı kısa süreliğine kucağına almıştı ama ben ne bilim ya offf canım o kadar sıkıldı ki.Kapımın sertçe açılıp kapatılmasıyla yerimden sıçradım ve şaşkın bakışlarımı jaiye çevirdim.Ne yaptığını zannediyordu bu çocuk.Benim odama böyle girme hakkını nerden buluyordu.''Neyin var senin!''sesi o kadar gürdü ki eğer bir suç işlemiş olsam çoktan yerime sinmiştim ama şu an haklı olan benim neden kızdım niye tavır yapıyorum bilmiyorum ama içimde anlamdıramadığım duygular var ne bu duyguların ne olduğunu biliyorum nede bu duyguları gün yüzüne çıkarabiliyorum kafam o kadar karışıktı ki vampirler gerçek ve ben bir vampirim diyebilirim o yüzden sadece jainin yüzüne bakmakla yetindim.''Konuşsana ilayda!''onun bu çıkışına karşı ''Ne bağırıyon be senin karşında çocuğun yok!''diye patladım biraz çingeleler gibi 'be' desemde önceden de dediğim gibi kafam çok karışık abi ya!''Evet karşımda çocuğum yok ama daha büyüyememiş bir bebek var!''beni bebeğe benzetti.Bu lafına gerçekten çok sinirlendim o kim oluyorda bana bebek diyebiliyor.''Öyle mi demek ben daha bebeğim madem öyle çık odadan bir bebekle konuşma!'' ''Evet haklısın bir bebekle neden konuşuyorsam!!''diyip kapıyı çarptığı gibi odadan çıktı..Şuna bak ya hem suçlu hemde güçlü hemde aşırı derecede yakışıklı..Ne diyorum ben yaa gerzek ne olcak.Adama bak ya sanki ne yaptıysam kıskandım neden niçin kıskandım bilmiyorum ama lanet olsunki çok kıskandım.Aklıma gelen düşüncelerle bir anda donup kaldım hayır hayır bu olamaz ben jaiye aşık olamam bu olamaz hatta olmamalı.Bu çok yanlış..

******

Jai gittiğinden beri odamdan hiç dışarıya çıkmadım ceren ve grup üyeleri odaya girmeye çalışsada kapıyı kilitlediğimden dolayı hiç kimse içeriye girememişti.Kendimi o kadar bitkin hissediyor ve üşüyordum ki galiba hasta olmuştum ve şuan ateşim vardı ama ayağa kalkıp bizimkilere beni hastaneye götürün bile diyemiyordum.Kapımda kilitli kalmıştı onlara seslensem içeriye nasıl gireceklerdiki.Daha da kötü olmaya ve ateşim dahada çıkmaya başlamıştım resmen halüsyonlar görüyordum.Arada bir kafamın içinde sesler duyuyordum birileri adımı sesleniyordu.Galiba dünyada bir ilke imza atacaktım ateşlenerek öldü diye haberlere çıkardım artık.Kafamın içindeki ses susmak bilmeden ötüp duruyordu hatta bir ara jaininde sesini duydum galiba ateşim 40 dereceyi bile geçmişti.Ölüyom ben yaa gidiyom ben yaa elfatiha oku bana.Biliyorum saçmaladım ama bunlar hep ateşten fiil olan ateşlenmek yoksa benim ateş diye bir tanıdığım yok allahsen yani şimdi hasta hasta bana açıklama yaptırıyorlar.Ben kafamın içindeki gayipten sesle konuşmaya devam ederken bulanık gören gözlerim zar zor kapının kırıldığını seçebilmişti bilin bakalım kapıyı kıran öküz kim tabikide jai...Kapıyı kırar kırmaz odada gözleri beni buldu ve halimi görünce artık nasılsa halim gözleri büyüdü bir an yerinden çıkacak zannettim.Hemen koşarak yanıma geldi kıyamam az kalsın terliklerime takılıp kafa üstü düşecekti ama çok gülerdim valla.Beni kucağına aldığında şaşkınlıktan ne yapacağımı bilemiyerek ellerimi anında boynuna dolayı vermiştim.Kokusu o kadar güzeldi ki uykumu getiriyordu şuan kendimi huzulu hissediyordum yavaş yavaş gözlerim kapanırken arabada olduğumuzu anladım sesleri hala uğultulu bir şekilde duyuyordum ama ağzımı açıp tek kelime edemiyordum.Jainin kolları sanki bana özel tasarlanmış gibiydi tam kollarına sığıyordum.Ahh kesinlikle burası bana ait olmalı tam yerleştiği bir alan ve mis gibi huzur kokan kollar arasındayım.

Gözlerim daha fazla dayanamıyacağını belli eder oldu ne kadar açık tutmak istesemde kapanıyorlar.Jaii beni bırakma lütfen..Ne kadar yanlış olursa olsun sana aşık oldum ben..Son hatırladığım içimden sayıkladığım bu sözler oldu...

***

Nerde olduğumu kestiremiyorum gözlerimi ne kadar kırpıştırsam da hala bulanık görmeye devam ediyorum.Nerdeyim ben etrafımda bilmediğim dilden konuşan insanların sesi geliyor.En son jaiyle tartıştığımızı hatırlıyorum beni kim nerde bulmuştu da buraya gelmiştim ben.Son kez gözlerimi sıkıca kapatıp açtığımda bulanıklılık kaybolmuştu başımda iki tane beyaz önlüklü kişiler duruyordu.Ahh hastanedeydim neden acaba.Gözlerimi odada bizimkinleri bulmak amacıyla dolaştırdığım da kimseyi bulamamıştım hadi ama daha kafamda car car öten adamların yada doktorların dediklerini anlamadığım bir yerde beni neden tek başıma bırakıyorsunuz ki.Aklınızda sorununuz mu var kardeşim?

Nihayet dedikoducu teyzeleri  geçmiş olan doktorlar benim uyandığımı gördüler yüzlerinde bir iki dakika şaşkınlık belirtileri dolaşsa da kendilerini hemen toparladılar ve konuşmayı bırakıp başıma üşüştüler konuşurken daha sevimliydiniz lütfen biraz ileri gidin allahsen bu ne ya baydınız valla ağzım kuruduğu ve dillerini konuşamadığım için onlara defolun başımdan diyemiyorum diye beni kedi yavrusuna çevirdiler bir tek kucaklarına alıp sevmedikleri kaldı.

Yine kendi aralarında bana bakarak konuşmaya başlamışlardı yada benimle konuşuyorlardı anlamıyorum sizi.Beynim sanki yanmış gibi hissediyordum lütfen artık biri gelsin ve beni bu azaptan kurtarsın zaten başım ağrıyor birde başımda cır cır konuşuyorlardı.

Sonunda mallık edip açtığım gözlerimi yeniden kapattım daha aradan bir yada sanırım beş saniye sonra odada bir ses daha duyuldu.Ben dilini dahi bilmediğim bir ülkeye gelirken ki aklımı dilenciye veriyim.Sen kim yabancı ülkeler kim.Dilim damağım kurumuştu ve sanırım üstüme enkaz devirmişler gibi bir ağrı vardı.Her ne olursa olsun allah rızası için bana su vermelerini istemek için gözlerimi açtığımda jaininde odada olduğunu gördüm.Beni uyanık gördüğünde yüzünde anlamlandıramadığım bir ifade oluştu ve direk yanıma geldi.

''İyi misin ? Bekle bizimkinleri çağırayım ? İstediğin bir şey var mı?'' kafamı evet anlamında salladım.''Su'' tek kelimelik cümlem karşısında jai anında odadan çıktı. Jai'nin  çıkmasının ardından yine şu adamlarla yanlız kaldım diye üzülecekken kapı anında geri açıldı. Bu sefer içeri giren bizim gruptu.

''Nasılsın kuzum iyi misin?'' kafamı evet anlamında salladım kendimi hala konuşabilecek kadar iyi hissetmiyordum.Hepsinin yüzüne baktığım da herkesin yüzünden düşen bin parçaydı.Ah şu ağzım biraz ıslak olsa onlara ne olduğunu soracaktım ama nerede bu jai.

Ceren ne yapacağını şaşırdığı için bir o yana bir bu yana bakınıp duruyordu.

Tam ağzımı araladığım da kapı bir anda açıldı ve benim tinge de düşmeme sebep oldu. Jai elinde bir şişe su ile içeriye dalmıştı.Hala kendime sorduğum bazı sorularım vardı ama ilk önce neden burada olduğumu öğrenmem ve bunun içinde bir yudum su içmem gerekiyordu. Jainin yardımıyla sudan bir yudum aldığımda kendimi daha da iyi hissediyordum. ''Neden buradayım?''  

''Korkma bir şeyin yok sadece üşütmüşsün ve ateşin çıkmış söylesene neden kapını kilitledin ya jai kapıyı açamasaydı ne olacaktı haberin var mı?''ceren yumdu gözünü açtı ağzını ama ona hak veriyordum hepsi benim için boşu boşuna heyecanlanmıştı.''Özür dilerim''dedim demesine ama lanet sesim ağlamaklı çıkmıştı.Ceren hemen yumuşarken luke ve jai hala bana kızgınlıkla bakıyorlardı.Haklılar yapacak söyleyecek bir şeyim yok  ne desem boş.Onları kızdırmaya meraklandırmaya hakkım yok.Ceren bir anda bana sarılınca omzuma düşen ıslaklıktan ağladığını anladım.''Sana bir şey olsaydı ben ne yapardım düşünmek bile istemiyorum ama emin ol peşinden gelirdim gerizekalı.'' söyledikleri karşısın da daha da suçluluk hissetsem de ağlamamak adına gözlerimi kapattım ve açtığım da jainin bana bakan kızgın ama bir o kadar da korku dolu gözlerini gördüm.

Kızgınlığını anlıyordum ama korkunun sebebini çözebilmiş değildim.Ceren üstümden çekilirken diğerleri de tek tek sarıldı bana sona jai kalmıştı tam bir adım atarken içeriye doktor gelmişti ve jai duymadığım bir şekilde ağzının içinde homurdanmıştı o kadar sevimliydi ki her yerimin ağrımasına rağmen sesli gülmüştüm herkes bana anlamamışcasına bakarken jai yüzün de hafif tebessümle bakıyordu neden güldüğümü kesinlikle biliyordu.

Doktor luke la bir şeyler konuşup odadan çıkarken jainin yanıma gelmesi tam aynı zamanla gerçekleşmişti.Kolları o kadar güven kokuyordu ki sarılıp bir daha da bırakasım gelmiyordu.''Gitmeyeceksin demi beni bizi bırakıp gitmeyeceksin demi?'' diye sorduğun da bunu neden sorduğunu anlamak için yüzüne baktığım da yüzünde dehşet bir ifade vardı ben nereye gidiyordum ki...

ARKADAŞLAR KUSURA BAKMAYIN HESABIMIN ŞİFRESİNİ UNUTTUĞUM İÇİN UZUN BİR SÜREDİR YAZAMADIM AMA EMİN OLUN ELİMDEN GELDİĞİNCE UZUN BÖLÜMLER YAZARAK TELAFİ ETMEYE ÇALIŞACAĞIM AMA BİRAZ ZAMAN VERİN BU UZUN ZAMANIN ARDINDAN KURGUYU DA UNUTMUŞ OLABİLİRİM AMA SÖZ ELİMDEN GELDİĞİNCE YAYINLAYACAĞIM BU HAFTA VE DİĞER HAFTA YAZILI HAFTAM BU İKİ HAFTA BENİ AFFEDİN.NORMALDE DİĞER HİKAYEM GİBİ BUNU DA YAZMAKTAN VAZGEÇECEKTİM AMA BİR ARKADAŞIMIZIN MESAJI BANA TEKRARDAN YAZMA İSTEĞİ VERDİ VE BENDE BU BÖLÜMÜ ONA ARMAĞAN ETMEK İSTİYORUM HEPİZİNİ KOCAMAN KOCAMAN ÖPTÜM.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 20, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Brooks FamilyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin