"Bu nasıl sınav sistemi yeter abi ya"
Bağrışlarının sayesinde sınıftaki tüm gözler Sude'deydi. Zıplayarak sıranın üstüne çıktı ve keko oturuşu yaptı.
"+1"
"Ben dayanamayıp bu kızın üstüne atlıyorum"
"Hazır bugün kumsal yokken uslu uslu dursak mı?"
Birbirlerine gözlerine sinsi sinsi baktılar. Ses tonundan ne kadar dalga geçtiği hissediliyordu.
Elif ile birbirlerine göz kırpan Ayla bir sesle arkalarını dönerler:○○○○○
Olmayan sessizliği bozan bendim.
"Selam beyler""Bey mi dedi lan bu bize?"
Atlılar üstüme doğru koşuyordu. Yaklaştıklarında farkettim ki bizimkilerdi gelenler. Üstümde bol bir tişört altımda okul formatına uygun bir pantolon vardı. Sivil olmamın sorun olacağını düşünmeden gelmiştim okula. Çünkü son 2 dersteydik.
Lanet olsun çok zekiydim.. : )Arkama bakmadan koşmaya başladım. Koridoru dönerken karşıma öğretmen çıkma ihtimalini düşündüm ki arkamdan çantamdan biri beni çekti.
Çektiğinden affalladım ve kendimi yerde buldum. Yağmur gülümseyerek yanıma yaklaştı saçlarımı karıştırdı:"Nerdeydin?"
"Noldu korktunuz mu benden haber alamayınca?"
Deyip sinsi bir gülüş attım. Her ne kadar ciddi olmadıkları belli olsa da yüzlerindeki gülümsemenin solduğunu gördüm. Bir süre öylece boş boş bakıştık. Amaçsızlığımızı bölen yine Yağmur oldu.
"Kalkmayı düşünmüyor musunuz efendim?"
Sıcak bir gülümsemeyle elimi uzattım. Kalktım olduğum yerden.
"Koridora havalı bir şekilde girmeye ne dersiniz"
"+1"diye bağırdı Elif.
Sırayla ona vurduk canını acıtmayarak. Bazen kelimeleri yerli yerine kullansa da kullanma sayısını arttırınca sinir oluyorduk her ne kadar tatlı olsa da . Fakat bu kelimeyi sırf eringeçliği yüzünden kullanıyordu ve bu bizi daha da delirtmeye yetiyordu. Koridorun sonunda ki camın açık oluşu yüzümüze sıcak bir gülümseme kondurdu. Saçlarımız havalanıyordu. Hepimiz de sivildik ve üzerilerimizde salaş kıyafetler vardı. Yürüdük koridor boyunca hiç konuşmadan. Sonra koridorda süper bir yürüyüş yaptığımızı kutlayarak çaktırmadan birbirimizin gözlerine baktık. Çoğu zaman böyle anlaşabiliyorduk.
"Ablacım bakıyoruz da FBI grubu tamamlanmış"
Başımı çevirdiğimde bizden yaşça küçük birkaç çocuk vardı. Havamı bozmak istemezcesine sadece göz kırpıp keskin bir bakış attım. Sınıfa geçtik.
"Ah olamaz gözlerim kamaştı. Sınıfın prensesleri bu ne güzelliktir? "
"Ooo başkan"
"Hoş geldin fasulye"
Lakap : )
"Efendim pardon da neden bu kadar erken teşif ettiniz?"
Sınıfta bizim yellozlar dışında çok iyi anlaştığım birkaç erkek vardı. Beni bu saçma ödül töreni havasında karşıladılar.
Elini kaldırınca kıyamayıp çak yaptım. Bozardım da ortamda rezil olmasın.
Burada pislikliğimi konuşturmamaya karar verip çantamı sırama fırlattım."Ne yapıyordunuz bakalım?"
Birbirlerine dönüp gülümsediklerinde birşey karıştırdıklarını sezmiştim. Yokluğumdan yararlanıp birşeyler karıştırmışlardı.