Liseli Gençler

😉ESKİ ZAMANLAR (AH NASIL HATALAR)😒

Bu bölümde bazı yerler başlıkla ilişkin zaten okuyunca anlarsınız ;}.

♡keyifli okumalar...♡

Zilin sesiyle düşüncelerimden ayrıldım ve içeriye matematikçi,siyah topuz saçlı,uzun boylu ve doktorların giydiği beyaz ceketle içeri girdi ve tabi ki yağcılar etrafına donanıp "Yasemin hocam nasılsınız" "hocam çok güzelsiniz" dediler.Arka sıradan sesler duyunca döndüm ve dönmez olaydım.Yiğit mehmetin gözlüğünü almaya çalışarak"Oğlum versene biraz zeki olacağım işte"diyordu.Mehmet'de elmas korurcasına gözlüğünü çekerek"Ya ağabey gözlükle olmuyor o işler.Sen çalış olursun."dediğinde yiğit ciğere bakan kedi gibi baktı ve mal gibi "Geleceğimi önlüyorsun ama!"diye bağırınca hoca bu yöne baktı ve yanındakilari yollayarak yigite seslendi

"Ne bağiriyorsun evladım."

"Iıı hiç hocam biz derse başlayalım en iyisi."

Yiğidin söylediğini duyunca hoca bir süre daha baktı ve derse başladı."Evet çocuklar şimdi tahtaya birkaç tane soru yazacağım hepimiz... (yiğit e bakarak)cevaplayalim lütfen."dedi ve tahtaya soruları yazmaya başladı.Kendimi tutamadım ve ayağı kalkıp"Hocam matematik gelmiş kaç yaşına bırakalım kendi sorularını kendi çözsün.Ben ona inanıyorum başarabilir."dediğimde ne kadar berbat birşey söylediğimi anladığımda artık çok geçti.Hoca bana şaşkınca bakarak"Kuzey safmısın oğlum otur yerine saçma sapan konuşma."dedi.Bende usluca oturdum.Ve evet benim adım kuzey...kuzey kara.Saat sesinin aksine o kurtuluş sesi o huzur dolu ses çaldığında herkez "Çok şükür"dedi.Hoca ise kafasını iki yana sallayıp sabır dilercesine çıktı sınıftan.Arkamı döndüğümde öküzün trene baktığı gibi tahtaya bakan yiğit i gördüm.

"Ağabey şimdi bu matematik mi?"

"Yok ya fizik biz dedik hocaya bu gün fizik işleyelim diye."

Mehmetin yiğite verdiği cevapla kahkaya boğulup çıktık sınıftan.Koridorda yiğit i teselli etmeye çalışarak! ilerlerken karşımıza çıkan üç kızla duraksadık.Bizzat benim eski sevgilim olan

irem,sarı atkuyruklu saçlarıyla ve gri gözüyle kendini bir şey zanneden irem.

Yanında kere mi seven siyah ve kısa saçlı ve kahküllü zehra.

Onunda yanında merti seven uzun düz ve siyah saçlı zeynep vardı.

İrem bana bakıp "Nereye?" dedi meraklı sesiyle.Bende aldırmaz bir tavırla"Sanane."dedim.Vaay nasılda kafiyeli oldu "Nereye?","Sanane.".Aslında irem güzel bir kızdı ama beni parmağında oynattığını anladığım an bitirdim.ki zaten onun pek umrunda da deildi.Bu aralar da sanki seviyormuş havalarinda nedense?

Neyse artık önemi yok.Bahçeye inip dolaşırken gözüm yan tarafdaki orta okula kaydı.O okul'da 2 sene sınıfta kalan semih isimli bir çocuk var.Siyah ve şekilsiz bir saçı kahverengi gözleri vardı yani yakışıklı deildi ama çok çirkin de deildi.

Kendini o okulun ağası yapmıştı aklınca.Fazlasıyla artist ve arkasına güvenen biri.

Ama çok dayağımı yemişti.Herhalde bir sene daha kalırsa atılacağını bilmiyordu dur sınır 4 yıl mıydı?Her neyse işte buda böyle bir genç.İçeri zili çalınca sınıfa döndük.Bir ders daha matematik ti ve sinifimizin soytarısı nâmı değer"Şişko mahmut"u heyecanla koştururken görünce tutup sordum hemen

"Ne oluyor? Ne bu heyecan?"

"Ya kankilotoş..."

Ha birde mahmutun böyle"kankilotoş,kankkat-
oş,kankoş,kankiş,kankiletikalozom"v.b.şeyler saçmalar.

"Bak şimdi eredeyse bütün derslerdeki hocaları çıldırticak ayrı ayrı espiriler hazırladım. efsaneler var ya."Diye hızlıca devam etti.

"Eminmisin bak hocalar seni dövmesin sonra?"

"Boşver ya kankiş ben ne hocalar gördüm hiç biri incitmediii sen hocadan korkarsan kaç kurtar kendiniiii..."

"Tamam mahmut saçma saçma konuşma bak hoca geldi."

Dediğimi biraz sindirdikten sonra hocanın geldiğini anlayınca yerine geçti heyecanla.Beni bir kafiye tutmuş bu aralar sanki.Acaba mahmut neler planlıyor çok merak ediyorum.Hoca yoklama faslını geçtikten sonra tahtaya bir soru yazdı ve "x nedir?"dedi.
Mahmut ayağı kalktı ve "Hocam buldum."dedi yarım ağız gülerken.

"Hmm öyle mi? Söyle bakalım mahmut x nedir?"

"Hocam aslında bunu en iyi bilmesi gereken sizsiniz burada.Ama hadi neyse söylüyorum acıdım."

"Mahmut uzatma!"

"Tamam hocam (iç çektikten sonra) x bir bilinmeyen değerdir"

Dedi gülerek.Cidden mi? Yani o kadar heyecan bunun içinmiydi?Hadi bakalım diyerleri ne çıkacak. Hoca sabır diledi ve Mahmutu yerine oturtup soruyu çözdü.

-45 dakika sonra-

Evet sırada tarih dersi var hocamız selçuk hoca sınıfa girdi ve direkt yoklama alıp derse geçti El-insaf be.Dersin ortasında mahmut parmak kaldırdı ve "Hocam sizde selçuklular dan mıydınız?"dedi direkt.Oha kahvaltıda yürekmi
yedi bu?Ama çok komik ti cidden.Hoca 5 dakika boyu mahmuta bakıp derse devam etti.

-85 dakika sonra-

Evet şimdi geldik fiziğe şu tarihten ve matematikten dolaylı başım çatlayacak derecede ağrıyor.Yine mahmut ayağı kalktı ona yapma bunu dercesine baksamda nâfile.

"Hocam dersin kaynama sıcaklığı kaç derece..."

"Oğlum sözlüne sıfırı basma ihtimalim kaç ?"

Oo bugün ilk oliyor mahmuta cevap veren hoca kişisi.Mahmut hocanın hızlı cevabını duyunca hemen yerine oturdu ve ders boyu sustu.Hoca da zafer edasıyla dersine döndü.

-65 dakika sonra-

Öğlen arasınıda sağasalim atlattık ve şimdi din kültürü dersindeyiz.Mahmut un buna bir espirisi olmadığını düşünerek arkama yaslandım ki yanılmışım.Bıkmadımı bu çocuk?

"Hocam sınav zor olicak mı?"

"Bilmiyordum evladım."

"Yok hocam olmaz.Din de zorlama yoktur."

Mahmutun bunu söyleyip kahkaha atması bir oldu.Hoca ise bir süre bakıp derse döndü.Anlaşılan bu çocuk akıllanmaz.Kerem bile böyle iğrenç espiriler yapamıyor.En son yaptığı espiri "kelebekler ama ben beklemeeem!"olmuştu ve ne yazık ki hala unutamıyorum...

Evet bu bölümünde sonuna geldiğimize göre oylarınızı ve yorumlarınızı lütfen eksik etmeyin...Sonraki bölümde görüşmek üzere 👋