KİTLE

217 4 0
                                    

Merhaba ben Laçin.Sonunda bugün bizim grup hapishaneden çıkıyoruz.Şu ana dek bizim grup 8 kişi öldürdü. Ayça, sevgilisini başka bir kızla gördü bu yüzden de o kızı sekiz yerinden bıçakladı. pelini ise bir kız tehtit etti. Onu da 3 gün sonra kaçırıp bileklerini kesti. tabi bunları her zaman üçümüz yaptık. Bu yüzden bizim grubun ismi Kitle. Biz üçümüz bir evde kalıyoruz ve hepimiz okulu bitirdik. Aslında bitirdik sayılmaz atıldık desek daha iyi olur. Tabi bizim de herkes gibi hayallerimiz vardı. Mesela Ayça her zaman parise gitmek istemişti, pelin ise unutulmaz sonsuz bir aşk istemişti. Benim ise dünya turu yapmaktı. Fakat 12 kere hapishane girip çıkmaktan bunları yapamaya zaman olmadı. Bir gün yine hapishaneden çıkma şerefine bara gittik. tabi bizim adım atmamizla insanların çoğunun çıkışı bir oldu. Ama o 5 erkek ve yanlarındaki 3 kız hariç. Onlar da kendilerinden çok emin bir şekilde bize bakıp " şunlara bakın sanki hapishaneden değil akıl hastanesinden kaçmış gibiler" dedi sonra ben cebimden bıçağı çıkarıp

bir adim attım sonra Pelin benim kolumu tuttu ve Ayça da kulağıma gelerek "Laçin daha yeni çıktık biraz zaman geçsin belki sonra kardeşim, ama şimdi değil "dedi pelinde aynen şeklinde kafasını salladı bende yavaşça cebime koydum. Sonra "peki" dedim ve ordakilerin söyledikleri takmayip bir masaya oturduk. sonra ordaki 8 kişi hala bizim hakkımızda gülüşüp konuşuyorlardı.En sonunda pelin masaya vurarak "derdiniz ne lan sizin? ha?!" dedi ve üstlerine doğru yürüdü. Sonra içlerinden bir kız " ne oldu küçük şeytan bizi de mi öldüreceksin yoksa ha? " diyip hepberaber gülüşütüler.

Aradan iki gün sonra tekrar aynı bara geldik. Bu sefer hersey normal bir şekildeydi. 1 şey hariç. O da tam 3 saattir bizi takip eden birisiydi. En sonunda Ayça dayanamadı ve çocuğun yanına gitti ve dedi ki "Bana bak! normalde Azrail kurbanını takip eder ama bu sefer sen herhalde canına susadın ki azrailini takip ediyorsun." dedi. Sonra çocuk konuşmaya başladı."Şey... Özür dilerim efendim ama benim amacım sizi gerçekten rahatsız etmek değildi ama sizinle bi iki dakika konuşabilir miyiz acaba?" dedi Ayça ya . "Ayça da şaşkın gözlerle "tamam" dedi. Ben ve pelin şaşkın ve merak dolu gözlerle birbirimize baktık. "evet ne soyleceksen söyle" dedi biraz sert bir tavırla. "ben Deniz Bey'in yanından geliyorum" dedi. Sonra Ayça bir anda gözlerini iyice açtı. sonra ben ve pelin kötü bir şey olduğunu anladık. "ve Deniz Bey en kısa zamanda sizinle görüşmek istiyor diyerek kartını verip mekandan hemen uzaklaştı. sonra Ayça hemen gelip bize olayları anlattı. Deniz denilen o adam adinin tekiydi. Çünkü o adam bizim en yakın arkadaşımızı öldürüp suçu bize atmıştı.

4 gün sonra Deniz beni aradı ve asagida beklediğini söyledi bizde hemen camdan baktık ve siyah bir araba duruyordu."kızlar hazırlıklı çıkalım" dedi pelin. sonra hemen pantolonlarımıza ve ayakkabılarımızın altına bir kaç bıçak yerleştirdikten sonra aşağıya indik. büyük bir arabaydı ve camlar siyah olduğu için arabanın içini göremiyorduk. Sonra içine girdik. Icerde kimse olmadığı görünce tam inecekken hemen arabayi üstümüze kapatıp hemen sürdüler. Sonra Denizin mekanına gelince içerisi yogun derecede sigara kokuyorudu ve dumandan göz gözü görmüyordu sonra Ayça "aaaa" diye bağırdı ve sesi kesildi. "Ayçaaaaaa ne oldu nerdesin" dedim. Sonra pelin de "Laçiiiiiiiinnn" diye bağırdı ve sesi kesildi ben de elimi sağ sola hızlı hızlı sallayarak dumanı yok etmeye çalıştım. En son heryeri görmeye baslarken biri benim gözümü ve ağzım kapattı. üçümüzde gözlerimiz açtığımızda ellerimiz kollarımiz bağlı bir şekildeydik sonra içerden ayak sesleri geldi . Deniz denilen adi malesefki bizim silah getireceğimizi biliyordu. ve onları almıştı. En son hepimiz kendimize geldiğimizde bize tek bir soru sordu o da "O nerde?".Deniz'in bahsettiği küçücük oğlu Buğra'ydı. Ayça sert bir şekilde "Nerden bilebiliriz!!" dedi . Deniz "haaa, demek bilmiyorsunuz öyle mi " diyerek Ayça nın koluna bıçakla yardı. " peki şimdi biliyor musunuz ha?!" diyerek o simsiyah şeytan bakışlarıyla bize baktı. " Hayır bilmiyoruz geri beyinli " diyerek Deniz'in ayakkbisina tükürdu. Sonra Deniz iyice sinirlenip pelinin saçının bir yarısı kazıdı.Geriye eziyet etmediği bitek ben kalmıştım ve odada başka kimse yoktu. Annesi hariç. Deniz'in annesi orda odanın bir köşesinde sessizce ağlıyordu. Oğlunun başkalarına eziyet cektirmesine dayanmıyordu. En son bana doğru iyice yaklaştı gözlerinin içindeki ateşi görebiliyordum. Ve o yine aynı soruyu sordu " O nerde?" bende tek bir kelime etmeden suratına tükürdüm. Tam bacağıma bıçağı saplarken arkadan biri onun pantolon pacasindan cekistiridi. Evet bu oydu . oğlu Buğra. "Babaaaa ben acıktım" diyerek gözünü ovuşturdu. sonra bir an o şeytan gözleri sadece oğlunu görüyordu. Bıçağı yere attı ve hemen oğlunu yerden aldı. " tamam benim paşam ne yemek ister benim paşam söyle bakalım

KITLEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin