🃏

36 1 3
                                    


Gerçekten bu cümleleri yazmaya bir 5 ay önce başladım gerçekten zaman harcıyorum lütfen beğeni ve yorumlarınızı eksik etmeyin

İyi okumalar🖤🖤

Üç sene önce bugün seni buraya
gömdüm. Normalde yumuşacık,sıcacık beni ısıtan bedenin artık soğuk ve sertti. O güzel esmer tenin artık soluktu. Bakmaya doyamadığım gözlerin kapanmıştı hiç açılmamacısına. Seni uyandırmak için hep yaptığım gibi yine göz kapaklarından öpmüştüm,bir umut taş gibi ve soğuk olmalarını umursamadan. O lanetli gün o kadar zordu ki benim için,bugüne kadar hiç geri dönüp hatırlamadım,sanki hiç yaşamamışım gibi davrandım yok saydım.
Ama üç yıl sonra mezarının başında dururken kendimi o anları geri yaşamaktan alı koyamıyorum. Göz kapaklarını o soğukluk,o tepkisizliğin vücudunun artık hiçbir şeye tepki vermeyeceği gerçeğinin yüzüme bir tokat gibi çarpması.
...Her şey...her şey teker teker gözümün önüne geliyordu sanki o günü tekrar yaşıyordum en ince ayrıntısına kadar.
Hayatımın en acı verici,en çaresiz,en yürek burkan gününü...

Seni gömmek...En zoru oydu sanırım.
Hala düşündükçe kendimi ağlamaktan alamıyorum. Dilim,elim,kalemim varmıyor anlatmaya. Gözlerini öptükten sonra ;soğuk,hareketsiz bedenin ölmüş olduğunu bir kez daha yüzüme çarpmasından sonra artık seni gömmemiz gerektiğini söylediler bana.
Kalabalık değildik kimse yoktu aslında
Sadece abilerin ve ben vardık. Sen böyle istemiştin çünkü. Abilerin bana seni gömmemiz gerektiğini söyleyince bir an aldığım nefesi geri veremedim. Seni o büyük açık çukura koyma düşüncesi acıyla inleyen yüreğimi ezdi geçti.
Biliyordum başka bir yolu yoktu ama kendimi bunu yapmaya,yapmalarına izin vermeye ikna etmek hayatta yaptığım en zor şeydi. Hayır hayır ikna etmek değil yapmak en zoruydu kucağımda tertemiz beyaz kumaşa sarılı bedenini abine verdim önce sonra atladım o boş çukurun içine. Ah ne kadar isterdim senin yerine girebilmeyi oraya seni değil de kendimi topraklarla örtmeyi,senin yaşayabilmen için kendi canımı verebilmeyi ne kadar isterdim.
Ama yapamıyordum işte çaresizdim. Sonra abinden aldım bedenini,oturdum o çukurda yere kucağımda seninle beraber. Seni oraya koyamadım dayanmadı yüreğim. Gitme istiyordum uyan istiyordum,seni bu yerin altında karanlık soğuk yerde yalnız bırakamıyordum. Seni buraya gömdükten sonra artık seni bir daha göremeyecek olmak,
Artık "yaşayacağım" dünyada senin olmayacağın düşüncesi elimi kolumu sana bağlıyordu sanki. Beni de gömsünler istiyordum seninle "lütfen" diyordum "lütfen ayırmayın beni ondan,onu burada yalnız bırakamam. Ya korkarsa...söz verdim hiç bırakmayacağım dedim bırakamam...
Yanında olmam lazım onsuz yaşayamam
Beni de gömün onunla yalvarırım...

Kimse seni benle gömmüyordu taem ama ben kendimi durduramıyordum.
Gözlerini,burnunu yanaklarını,dudaklarını yüzünün heryerini öpüyordum. Göz yaşlarım senin yüzüne bulaşmıştı. Sanki sende ağlıyordun artık. Sanki birlikte ayrılışımıza ağlıyorduk. Benim gözlerimden damlayan her damla senin yanaklarından süzüldükçe daha çok kahroluyordum. Kendimi kaybetmiştim mantıklı düşünemiyordum. "Ağlama..."
Diyordum "ağlama nolur" kendi
Gözyaşlarımı senin yüzünden siliyordum.
"Korkma" diyordum sana "sakın korkma
tamam mı ben sana bişey olmasına izin vermem güzelim"

Ölen eşiyle gömülmeyi
Bile göze alan onu çok seven
Eşi jeon jungkook

I loved you even when he diedHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin