Zeynep ve Murat köyün en gözde en sevilen ve en yardım sever gençleriydiler.
Evlenmek istemişlerdi. Ama aileler engel oldu. Murat ve Zeynep aşklarını sözlerle bitirmezlerdi. Bir ıssız gecede Murat , Zeynep'i kaçırma çabalarına ulaştı. Artık herkes muradına erecekti. Murat Zeynebi askerlik yaptığı şehir Kahramanmaraşa götürdü. Evlenecek , yuva kuracak, çoluk çocuğa karışacaklardı. Gece yola çıktıktan 7.5 saat sonra geldiler.
Ama kalacakları yerleri yoktu. Fakat bu ülkede iyi insanlarda vardı. Murat , asker arkadaşı olan Ahmetten yardım istemiş Ahmet ise seve seve yardım edeceğini söylemişti. Ahmet ' e ait bir gecekonduda yeni bir yer bulana kadar kalacaklardı. Eve geldiler. Eşyaların üzeri beyaz çarşaflarla örtülüydü. Tozlu raflarda duran süsler evi eski gösteriyordu.Uzun zamandır kullanılmıyordu nede olsa ...
Zeynep , Murata bakarak olumlu şekilde başını salladı. Muratta karşılık olarak gülümsedi.
Hemen paltolarını çıkararak işe koyuldular. Güle oynaya evi temizlediler. İşler bitmişti ama bir sorun daha vardı. Açlardı ne yapacaklardı? Bu yaban ellerde kim karınlarını doyururdu? Murat kendince isyan etti. Zengin bir ailenin soyundan gelen Zeynebin karnını doyurmaktan bile acizdi. Lakin Zeynep şikayet etmiyordu. Yemek içmek umrunda değildi. Üzgün duran Murat' ı teselli için yanında bir kaç yiyecek getirdiğini söyledi. Murat azda olsa tebessüm etmişti.
Zeynep yiyecekleri hazırladı. Karınlarını doyurdular. Akşam olmuştu . Hemde yol yorgunluğu , temizlik işleri onları yormuştu. Yataklarını açıp yattılar. Ertesi gün nikah dairesine gittiler. Şahit olarak Murat'ın kadim dostu Ozan ve eşi Şeyda gelmişlerdi. Nikah kıyılmıştı. Artık onlar evli bir çiftlerdi. Evlerine döndüler. Mutluluktan dilleri tutulmuştu. Konuşamadılar. Şimdi hedeflerinden birine gelmişti sıra...
2 AY SONRAMurat , işe gitmişti . Zeynepte her zaman ki gibi ev işlerini yapacaktı. Ama bir sorun olmalıydı. Zeynebin başı dönüyor, midesi bulanıyordu. İyi hissetmiyordu. Muratı aramak istemedi. Telaşlanmamalıydı. Kendince sadece bir soğuk algınlığı dedi ve paattt!!!
Zeynep bayılmıştı. Muratın paydos saatine 2.5 saat vardı.Ahh! Kızcağız bu kadar saat yerde ne yapacaktı?
Saatler sonra Murat geldi. Zeynebim dedi kapıyı açınca ama Zeynepten ses yoktu. Oysa Zeynep Murat' ın saatini pencere önünde bekler kapısını açardı. Murat , bir sorun olduğunu anladı. İlerledi ve ne görsün ? Zeynep yerde öylece yatıyor. Ne yapmalıydı?
Hemen ambulansı arayıp devlet hastanesine doğru yola çıktılar. Murat , müdahele odasına giremedi. Aklı Zeynepteydi ne olmuştu ki ?
Az sonra doktor geldi. Verdiği cevap Murat' ın aklıyla oynamıştı. Nasıldı ? İnanamıyordu duyduğuna sevdiği kadından hayatının en güzel hediyesini alacaktı. Onun bir çocuğu olacaktı. Şuan eşinin düşündü. Hemen onu istedi . Kalbinde mutluluk ateşi vardı. O çok mutluydu. İçi içine sığmıyordu. Kalbi gögüs kafesini delecekti. Ama sonunda o an geldi. Görüş vaktiydi . Zeynebine kavuşacaktı. İçeri girdi. Direkt Zeynebin elini tuttu. Öptü. Acaba biliyormuydu Zeynep? Sustu ondan cevap gelmesini bekledi. Ama Zeynepte susuyordu. Sonunda suskunluğu bozacak biri geldi. Annenin ve bebeğin iyi olduğunu söylüyor. Zeynep demek biliyordu. Çünkü hafif tebessümle erkeğine baktı. O da heyecanla Zeynebe bakıyordu. Sarıldılar birbirlerine sevinç gözyaşları dudaklarıyla buluştu.
Aileleri kaçtıkları gün birbirlerine düşman olmuşlardı. İki ailede birbiriyle denk değildi. Zengin kız, fakir oğlan nasıl severdi birbirlerini?
Sonunda eve geldiler . Murat , Zeynebi yatırdı. Yemek yedirdi. Gözünden sakınıyordu. Aylar nasıl geçecekti. Kavuşacağı günü hayal etti. Hayalinde bile mutluydu.
Zeynebin babası Mehmet Ağa kızının durumunu öğrenmiş , kaskatı yüreği erimişti. Kahyalarıyla Kahramanmaraşa doğru yola çıktı. Bulmuştu evi . Kapı çaldı. Kim gelirdi ki bu eve? Murat kapıyı açtı . Birde ne görsün? Köyün en zengin, en soylu,en hatrı sayılanı, Murat' ın bitanesinin babası Mehmet Ağa. Şaşırmıştı Murat. Nasıl bulmuşlardı onları? Sesi kesildi. Zeynebin sesiyle irkildi . Gelenin kim olduğunu soruyor. Cevap alamıyordu. Zeynep, merakına yenik düştü ve kapıya yöneldi. Zeynepte gözlerine inanamıyordu. Babasını hem çok özlemiş , hemde çok kızmıştı. Çünkü sevdiği adamla evlenmesine karşı çıktı. Babasını içeriye davet etti. Çay ikram etti. Herşeyin nasıl geliştiğini anlattılar. Taraflar kendince haklıydı. Mehmet Ağa kızının bu evde kalmasını istememişti. Götürmeye gelmişti. Zeynep yapması gerekeni yaptı. İtiraz etti yine... Ama Mehmet Ağa bu kez kalbini yumuşatmış . Razı olmuştu. İki gün burda kaldıktan sonra Urfaya doğru yola çıkan Mehmet Ağa kızının evine alışveriş yaptırmış . Bir temizlikçi kadına evi temizletmişti.7 AY SONRA
Zeynep iyice ağırlaşmış , iş yapamaz olmuştu. Minik kızının tekmeler savurması onu rahatsız ediyordu. Fakat şikayet etmiyordu. Rüyasında bugün doğum yaptığını görmüştü. Uyanınca Murat' a anlatmış, Murat kahkaha atıp gerçek olmasını ne kadar istediğini anlatmıştı. Galiba gerçek olacaktı. Minik Feryal geliyordu . Hemen Murat ' ı aradı. Durumu anlattı. Murat , acele etmeliydi. Öyle yaptıda hemen ambulansı arayıp evlerinin adresini verdi. Kendiside acele ediyordu. Ama ambulans daha önce gitmeliydi.
Zeynebi almaya gelen ambulans yolda kulaklara zarar siren sesiyle zikzaklar çizerek ilerliyor. Zeynep hem korku ve panik içinde hemde çok heyecanlı...
YARIM SAAT SONRA
Zeynep doğuma girmeye hazırlanıyor ama Murat ortada yok . Zeynep kötü şeyler düşünüyor.
Odaya çok büyük bir çelenk geliyor. Zeynep ❤ Murat yazan ve altında da Feryal yazan bir çelenk Zeynep çok sevindi . Muratta gelseydi içi rahatlıyacaktı. Çelenk hareket etti . Arkasında Murat vardı. Zeynep çok mutlu oldu. Evet herşey hazırdı. Doguma girmeye engel kalmamıştı. Sonunda beklenen an geldi. Doğumhaneye doğru yol aldılar. Murat kapının önünde bekledi.
Ellerini yüzüne kapatmış , zamanın geçmesini bekliyor. Feryalini kucağına almasını hayal ediyor.
Beklenen an geldi. Feryal doğmuştu. Ameliyathaneden çıkan karısına baktı. Hem bitkin , hem yorgun hemde cok heyecanlı görünüyordu.
Feryalin ağlamasıyla irkildiler. Ağlıyordu. Sesini duyunca ağlamaya başladılar, akan sevinç gözyaşlarıydı.
Odaya çıkan Zeynep ziyaretine gelenlere şaşırmıştı. Anne babası ve abisi gelmişti. Mutluydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLÜM ENGEL OLMASAYDI...
Short StoryBirbirinden saf ve temiz çocukların art arda anne ve babalarını kaybedip , ortada yetim ve öksüz kalmaları.