İş Yolu

1.7K 42 2
                                    

Bu saatte Selimi kim arardı ki.Çok merak etmiştim.Şebnem saçmalama sen bu Selimin neresini merak ediceksin.Selim telefonunu çıkarıp telefonu açtı. Görüntülü görüşme yapıyordu. Telefona dikkatlice bakınca konuştuğu kişinin Hülya cadısı olduğunu gördüm. Bu Hülya cadısı fazla olmaya başlamıştı.

"Efendim Hülyacım."

"Bu akşam bişeyler yapmak istermisin?"

"Ol-"

Konuşmayı bölüp araya ben girdim.

"Aaaa Hülyacım kusura bakma bugün Selimle bazı işlerimiz var.Hadi sen bi zahmet kapada hadi canım. "

"Selim Şebnem mi yanında. "

"Karışık bir durum Hülyacım kusura bakma Şebnemi duydun."

Derken ben arkadan sırıtıyodum.Selim telefonu kapatıp bana döndü. Gülmemi kesip masumca Selime baktım.

"Hadi Şebnem geç kalıcaz."

Deyip yanağıma sulu bir öpücük kondurdu. Çok utanmıştım.Arabaya dogru ilerliyoduk.Selim çoktan arabaya binmiş beni bekliyordu.

"Hadi Şebnem binsene."

Dedi. Gerçekten salaktı yaa. Ama çok tatlıydı.

"Selimcim nezaket evde kaldı galiba bi zahmet canım ne bekliyorsun aaaa hadi ama."

Deyip sinirli bir bakış attım. Oflaya puflaya gelip kapımı açtı ve

"Buyrun Şebnem Gürsoy. "

Dedi. Bende arabaya binerek

"Teşekkür ederim küçük bey."

Diyerek güldüm. Yolda giderken telefonum çalmaya başladı. Arayan Seniha Sultandı. Telefonu açıp konuşmaya başladım.

"Alo teyzelerin en monica bellicusu kim kardaşıyanı gönüllerin celebiritisi,tamam özet geçiyorum. Şey şimdi ben iş için Selimle proje hazırlamak için şirkette kaldım.Orda da uyuya kalmışım ama merak etme şimdi yoldayım geliyorum."

Bunları söylerken Selim bana alaycı bir tavırla bakıyordu.

"Şebnem sen napıyorsun."

"Ne diyim Selimcim. Aaaa teyzoş biz gece Selimle bara gittik orda da çok içmişiz sonrada Selimin teknesinde beraber olduk mu diyim, nediyim sen söyle. "

Arabada bir sessizlik olmuştu. Bir süre sonra Seniha Sultanın evine varmıştık. Arabadan inip Selimin yanına yaklaştım ve

"Selimcim canım benim sen şimdi ışıklardan düz git hiç durma hadi canım hadii."

"Hangi ışıklar."

"Hani ölmeden önce bir an beyaz ışık görüyorsun yaa orda canım."

"Of Şebnem hadi saçmalamayı kes bekliyorum seni."

"Emredersiniz küçük bey."

Diyerek içeri girdim. Almila , Kainat ve Seniha Sultan bana bakıyordu. Hepsine de bir açıklama borçluydum. Ama şimdi olmazdı.

"Teyzoş kızlar bana hiç öyle bakmayın işe geç kaldım zaten Selim de bekliyor. "

"Aaaa ama Şebnem gelince ne oldu anlatacaksın."

"Tamam Kainatcım tamam."

Sonunda odama çıkıp kolsuz beyaz gömleğim ile mini siyah ettiğimi giydim. Selim arabanın kapısına yaslanmış telefonla oynuyordu.

Beni görünce yanıma gelip kapıyı açtı.

"Burada beklerken ağaç oldum Şebnem."

Deyip arabayı sürmeye başladı. Ben telefonla uğraşırken aniden Ardanın aradığını gördüm. Selimde bana bakıyordu.

"Açma telefonu Şebnem. "

Dediğini umursamaz bir bakış atarak telefonu açtım.

"Efendim Ardacım."

"Olur o zaman müsait olduğum zaman mesaj atarım."

"Hadii bay Ardacım bay."

Bu konuşmayı yaptıktan sonra Selim yüksek sesle konuşmaya başladı.

"Ne dedi o pislik sana ne mesajı bu."

"Allahım yaa yine bir iddialı büyük büyük konuşmalar. O caps lock yine bir açık kalmış kapatalım biz onu dimi Selimcim."

Sonunda gelmiştik. İçeri girerken herkes bize bakıyordu. Tabi küçük beyle şirkete girmek biraz onur verici bir gururdu.

Arkadaşlar dahha yeni yazıyorum. Lütfen voteleyin ve yorum yapın.

Emeklerimi boşa çıkarmayın. Bir kaç bölüm yazdıktan sonra belki bırakabilirim. Eger devam etmemi istiyorsanız lütfen voteleyin.

Kaçak Gelinler ŞebSelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin