''Alo.''
Karşı taraftan Rüya ablanın ''Dünya hemen hastaneye gel,babanı hastaneye kaldırdık.''
O an gerçekten Dünya'm başıma yıkıldı.
''Ne nasıl?'' ve dıt dıt. Gerisini hatırlamıyorum.
Uyandığımda hastaneye gelmişiz Uzay'ın yüzümü tokatlaması ile uyandım.
''Hele şükür uykucu.''
''Noldu ki bana?'' dedim ya sersem gibiyim.
''Bilmiyorum biri ile konuştun sonra bayıldın. Bende aynı kişiyi aradım ve babanın yanına getirdim seni iyiysen gidelim mi?''
''Koş Uzay koş babam iyi mi?''
''Gel öğreniriz şu hemşireye sorayım dur burada sakince.''
''Pardon Yusuf Devir,kalp krizi ile gelmiş ameliyathane ne tarafta aceba?''
''Odaya alındı 320 numara 2.kat koridorun solunda 2. kapı.''
''Çok teşekkürler.''
''Dünya gel odaya almışlar çıkalım.''
Sözünün sonunu duymadım bile uçarak o merdivenleri çıkıp Rüya ablayı gördüğüm an boynuna sarıldım.
''Nasıl babam?''
''Kritikmiş.'' Ağlamaktan gözleri şişmiş Rüya abla sarı saçları 2 saatte nasıl beyazlamıştı ya da beyazlamıştı belki de bugün boyatacaktı aman neyse çok üzülmüştü ah annem ah ablam..
''Niye göremiyoruz.''
''Sadece bekleyeceğiz Dünya'm.'' Bana ilk defa Dünya'm diyor ona sarılmak geldi o an,ona hiç sevgi göstermedim ve belki bir dakikanın ötesini bilemeyeceğimi düşününce ona sarılıp
''İyi olacak babam anne.'' dedim ve o an Rüya ablanın bana bakışı ve ağlayışı,biz ilk defa bugün anne kız olduk arkadaşım tabi buna şahit olan Uzay. Nasıl okulumun ilk günü iyi gidiyor mu? O sırada Uzay'ın telefonun çalması arayanın Akasya olduğunu anlamam ve yine gerisini hatırlamıyorum.
''Yine bayıldı.''
''Bugün bu kaçıncı?''
''2.oldu.''
''Hemen test yaptırıyoruz ve uyutacağız.''
Hayal meyal hatırlıyorum doktor ile Uzay'ın konuşmaları ve yine uyku modunda olmam. Uyandığım da yanımda Rüya ablanın boynu bükük uyumuş olduğunu gördüm içim cız ediyor. Kalkıp hemen örtü örttüm babamın derdi yetmiyor gibi ben çıktım olacak iş mi bu?
''Oo iyi misin Dünya?''
''Uyanmışsın.'' Rüya ablanın şişmiş gözleri dağınık saçları ve bana bakan sevgi dolu bakışları ile.
''Uyandım ablam ve sevgili doktorum.Benim neyim var?''
''Burnun kanadı mı hiç Dünya?''
''Hayır.''
''Miğde bulantısı baş dönmesi?''
''Evet oldu?''
''Daha misafirimsin alış buralara testler yapılacak?''
''Uzay nerede?.''
''Şu yakışıklı çocuk mu?''
Kızarmış yarım gülüşüm ile ''Evet.'' diyebildim sadece.
''Akasya ile kantinde hemen çağırayım.''
''Annem gitmişken birşeyler ye istersen.''
''Tamam tatlım.''
Televizyon izlerken babam aklıma geldi hazırlanıp odasına gitmek için hazırlanırken Rüya abla ile doktorun konuşmasına kulak misafiri oldum.
''Ne yapılacak peki doktor?''
''Babanın durumu iyiye gidiyor fakat Dünya kemoterapiye başlaması lazım.''
Doğru mu duymuştum? Kemoterapi diyor,okulun ilk günü. O an şıngırtı ve serumu düşüren sakar olmayıp sakarlık yapan ben ve bana bakan 4 çift göz.
''Doğru mu bu?'' ağlamaklı sesle
''Bak bu önemli değil gel babanın yanına gidelim Dünya'm.''
''Ne hastalığım öğrenmek istiyorum.'' Artık sesimi kontrol edemediğimi farkettiğim o an.
''Rahim kanseri.''
''Ne nasıl yani? Anne olamayacak mıyım ileride?''
''Maalesef Dünya.''
İşte şimdi yıkılmıştım yok yok gerçek anlamda yere yıkılmış oturuyordum.
''Babam duymasın.'' tek düşüncem buydu.
''Emin misin?''
''Kalbi dayanmaz.''
Bu konuşmaların 3.tanığı Akasya koşup yanıma sarıldı.
''Akasya kimse duymayacak Aslı okul veya Uzay.''
''Ama..''
''Yeter! Ben babamın yanına gidiyorum Rüya abla dışında yanımda kimseyi istemiyorum.''
Koluna girmiş zor yürüyen ben beni idare etmeye çalışan Rüya abla..
''Abla korkuyorum.''
Elleri ile yüzümü arasına alan Rüya abla ''Korkmak yok,bak babana söylemen lazım sonra şu yakışıklı çocuğa.''
''Uzay'a.'' utangaç gülmem ile.
''Var mı aranızda birşey?''
''Sanırsam abla. Bilmiyorum birşey var hem iten hem çeken ama bunu ona yapamam benim ile olamaz.''
''Yapma ablam yapma gülüm eğer senin için hayırlısı ise böyle günlerde seni yanlız bırakmaz.''
O sıra camdan babama bakarken babamın kalp ölçer aletinden sesleri duymamız ile konuşmamız yarım kalmıştı,o an odaya dolan doktorlar ve çığlıklarımız.
''Ne oluyor abla?''
''Bilmiyorum,hiç bilmiyorum.''
Ve çıkan doktor,babamın arkadaşı Salih Abi ..
''Ne oldu?'' yakasına yapışmış ellerimi elleri arasına alan Salih abi;
''Maalesef Dünya,başımız sağolsun.''
O an Dünya'm 2 defa başıma yıkıldı. Babamı kaybettim,hasta oldum daha ne olabilirdi? ve gelen Uzay'ın boynuna sarılmam.
''Babam yok artık Uzay o gitti.''
Bana bakan kahverengi göz ve aniden kocaman kasları ile bana sarılan küçük adam Uzay.
''Uzay.''
''Dünya.''
''Git buradan.''
''Anlamadım.''
Ondan kendimi çekip yapıştırdığım tokat ile ne olduğunu şaşırmış vaziyetle ''Bunu neden yapıyorsun?''
O an duvardan şiş gözle bizi izleyen Rüya abla Uzay'ın koluna elini koymuş bakıyordu ve Uzay'ın ayak sesleri,gidiyordu işte.
Ve babamı beyaz çarşaf ile çıkartıyorlardı. Çığlıklar içinde;
''Baba! Bırakın babamı!''