her yer karanlıktı sadece metal sürtünme sesleri geliyordu,birden kırmızı ışıklar yandı eski bir asansör içinde biri vardı sanki sudan çıkmış gibi ıslaktı birden tepedeki asansör kapakları açıldı herkes şaşkın gözlerle ona bakıyordu..
o ise adını bile hatırlamıyordu biri sorduğunda cevap veremiyordu ama yeni geldiği için ona çaylak diyorlardı.
çaylak geldiği yeri görünce çok şaşırmıştı çünki;4 tarafı kalın duvarlarla çevriliydi durduğu yer ise yeşil ve ormanlık alandı. Şaşkındı,etrafına bakıyordu anlamaya çalışıyordu herşey farklıydı çok az insan vardı.Hepsi bölümlere ayrılmıştı hepsinin başında ise tek bir adam vardı adı Alby di o buraya ilk gönderilen insandı ,çaylağa etrafı gösterip bölümleri anlatıyordu ; tıp ile uğraşanlar,tarım ile uğraşanlar hepsi bir ay süreyle yanlarında az miktarla erzakla buraya gönderilmişti. Çaylağın ise dikkatini çekenler koşuculardı onlar belirli zamanda açılan kapılardan geçip uzun zaman sonra dönüyorlardı,orada çıkış yolu arıyorlardı sonra kapılar kapanıyordu. koşucular dışında oraya girmek yasaktı. Çaylak orada ne olduğunu merak ediyordu içeri baktı bir sürü geçit vardı orası LABİRENT ti . çaylağın oraya baktığını gören Gally çaylağı hızlı ve öfkeli bir şekilde ittirdi çaylak yerdeydi Gally üstüne yürüdü o sırada Alby,newt ve tiğerleri geldi ,Newt Albyden sonraki başkandı eğer Alby'e bişey olursa başa Newt geçicekti. kavgayı ayırdılar çaylağı uyardılar ve ona yatacak bir yer verdiler,çaylak her akşam uykuda eskiye dair birşeyler görüyordu ve kâbus görmüşcesine uyanıyordu bir sabah kalktında gün ağırırken koşucuları gördü onlarla tanışma fırsatı yakaladı koşucuların birinin adı Minho diğerinin adı ise Ben di onlar labirente doğru koşarlarken arka tarafta insanlar bir çember etrafında toplanmıştı çemberin ortasında ise Gally vardı dövüşmek için kendisine yeni rakip arıyordu karşısında ise küçük bir çocuk vardı genellikle hamallım yapıyordu Gally birden çaylak diye bağırdı etraftaki tooluluk tanda çaylak,çaylak diye ses yükseliyordu çaylak çembere gurdi ve Gally nin karşısına gecti önce biraz dayak yedi sonra Gally i yere düşürdü Gally bunu kendine yediremedi ve çaylağa hızlı bir şekilde vurdu,çaylak kafasını sert bir şekilde yere vurdu bu aslında onun için iyiydi çünkü yerden adını hatırlayarak uyandı . adını tekrar tekrar söylüyordu THOMAS,THOMAS diyordu sonunda çaylak ünvanında kurtulmuştu.akşam hava kararırken labirentin kapıları kapanmasına yakın koşucular geldi ve Alby'e rapor verdiler yine bir çıkış bulamamışlardı.
Alby ,Thomas'ı bi duvara götürdü burada bir sürü isim vardı kimin üstü çizik kiminin normal Alby,Thomas'a "buraya adını yazmalısın burada buraya gönderilen herkesin ismi yazılır."dedi.Thomas ise üstü çizik isimleri merak ediyirdu ve sordu "üstü çizik isinler ne anlama geliyor?"diye sordu.cevap olara onların ölen kişiler olduğunu aldı.Thomas adını duvara kazıdı ve oradan uzaklastılar ertesi gün yine kabuslarla uyandı ve bir gruba yardım etti bunlar tarımcilardı Newt'te orada çalışıyordu . Thomas oradakilere burdan çıkmak ocin birsürü tavsiye vermışti ama nafile çünkü oradan çıkmak için her yolu denemişlerdi zaten. Thomas daha fazla soru sormasın diye eline bir kova ve kürek verdiler.ormana gübre toplamaya gitmesini istediler Thomas gitti gübre topluyordu arkadan hafif hafif sesler geliyordu Thomas arkasına dikkatlice baktı ve birden bire karşına Ben çıktı ama aşırı derece kötü durumdaydı Thomasla javga etti ,Thomas hızlı bir şekilde ormandan çıkmaya çalışıyordu biryandan da "yardım edin"diye bağırıyordu ormandan çıktı Ben hala Thomas'ın peşindeydi etraftakiler Ben'i tuttular Ben ise "her şey senin suçun,senin yüzünden başımıza geldi"diye bağırıyordu Alby dikkatlice Ben e baktı Ben sokulmuştu o yüzden kendinde değildi ve ölücekti ,zararlıydı bu yüzden Ben'i hücreye attılar.
Akşam olduğunda Alby ve Thomas konuşuyorlardı. Alby Thomas'a Ben'in niye ona saldırdığını sordu,Thomas ise anlattı "herşey benim suçummuş bunları size ben yapmışım dedi bana" dedi.Alby dikkatlice Thomas'a baktı çünkü birşey biliyordu kimse hiçbirşey hatırlamazsa bile sokulanlar geçmişini hatırlıyorlardı yani Ben bir bakıma doğruyu söylüyordu.sabah uyandiklarinda Alby de Minho ile Ben'e ne olduğunu araştırmak için labirente girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the maze runner
Novela Juvenilfilmden ve kitaptan esinlenerek yazılmıştır (Labirent:ölümcül kaçış)