3. BÖLÜM

10 2 0
                                    

*Burası neresi?*

-Hadi çocuklar, yemek saati. Herkes beş dakika içinde yemekhaneye insin.
Öğretmenin tiz sesiyle uyanmıştı Bahar. Geldiğinden beri kendisine verilmiş olan yatakta uzanmış yatıyordu. Uyandıktan sonra başının ağrısının daha da arttığını hissetti. Yatağından doğruldu ve odalarında bulunan küçük banyoya girip elini ve yüzünü yıkadı. Buraya geleli tam iki gün olmuştu ancak ne biriyle konuşmuş ne de buraya alışabilmişti. Evin özlüyordu Bahar, güzel ailesini özlüyordu.

Banyoya girdiğinde karşılaştığı ağır kokuyla yüzünü ekşitti. Kendi evinin banyosu bu şekilde korkmuyordu. Güzel anneciğinin elinin değdiği her yer çiçek gibi kokardı. Elini ve yüzünü yıkadıktan sonra yemekhaneye gitti ve bir masaya oturdu. Bütün çocuklar bu yeni gelen kızın kendileri ile konuşmamasına ve kendilerine yaklaşmasına bir anlam veremiyordu. Lakin hiçbiri bilmiyordu ki, Bahar' ın buraya neden geldiğini bile bilmediğini.

Aslında çok arkadaş canlısı bir çocuktu Bahar. Ancak burada olduğu için zaten korkuyordu, bir de gidip onlarla arkadaş olmaya mı çalışacaktı?Gerçekten bunun saçma olduğunu karar verdi ve oturduğu yerden kalkmadı. Gözü hep kapıdaydı Bahar'ın. Anne ve babasının yolunu gözlüyordu. Belki de birazdan anne ve babası gelip onu evlerine götürecekti. Hatta belki de abisi onu evlerinde bekliyordu? En azından bunları düşünerek kendini rahatlatmaya çalışıyordu.

Öğretmeninin önüne bir tabak yemek koymasıyla düşüncelerinden sıyrıldı. Mercimek çorbası. Annesi çok güzel yapardı bu çorbayı. Kendisine de öğretmesini istiyordu ama annesi mutfağın onun için tehlikeli olduğunu düşünüyor ve yemek yaparken onu mutfak tezgahına yaklaştırmıyordu.

Önüne koyulan su gibi çorbadan bir kaşık alıp gerisini içmemeye karar vererek kaşığı bıraktı. Güzel değildi. Şu tadıyordu bu çorba. Arkasına yaşlandı ve etrafındakilere baktı. Bütün çocuklar çok mutlu görünüyordu. Ama kendisi değildi. Nasıl aileleri olmadan mutlu olabiliyorlar diye düşündü. O bunu beceremezdi. İşte yine olmuştu! Gözleri tekrar dolmuştu ve kendisini ağlamamak için zor tutuyordu. Ağlamamalıydı ama zaten geldiğinden beri yeterince göz yaşı dökmüştü.

Yemek saati sona erince herkes odalarına çıkmıştı. Bahar bu odada üşüyordu. Soğuktu burası. Odasını da özlemişti tabii. Duvarlarına büyük bir özenle aştığı posterler, pembe bayaz duvarları, resim çizereken kullandığı tuval ve sıcacık bir ortam. Yatağına girerek yorganını kafasını da kapatacak şekilde örttü ve gözlerini kapattı. Belki de yarın uyandığında ailesi onu kapıda bekliyor olacaktı?

Ancak bilmiyordu ki bu geceden sonra artık uzun bir süre hiçbir şey eskisi gibi güzel olmayacaktı.

🖤🖤

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 15, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BELA MIKNATISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin