final

1.2K 144 38
                                    

birine aşık olduğunuz zaman, onu her zaman yanınızda istersiniz. tenini her daim teninizde hissetmek, kalbinin nasıl attığına şahit olmak, nefes seslerini dinlemek, sıcaklığını sürekli etrafınızda oluşunu bilmek, kokusunu duymak istersiniz. her zaman orada olduğunu bilmeye ihtiyacınız olur. 1 dakika bile dayanamazsınız bazen, eliniz karıncalanır onun elini hissetmediğiniz için. dudaklarınız titrer üstünde onun dudakları olmadığı için yahut kalbinizin atışı değişir, etrafında eşi bulunmadığı için.

aşıktım. ve aşık olduğum kişiyi 1 yıldır görmüyordum. ne dudaklarından öpebilmiş ne uyurken kirpiklerini sayabilmiş ne de yüzünde parmak uçlarımı gezdirebilmiştim. sadece fotoğraflarıyla yetinmeyi denemiş, başarılı olamamıştım. bana bıraktığı, ya da ondan habersiz aldığım mı demeliyim, tişörtüne sarılarak dindirmeye çalışmıştım özlemimi. yetmemişti. hiçbiri o etmiyordu. onun verdiği hissiyat, ah, o çok farklıydı.

delirmiştim. çoğu kişiye göre, kendimi kaybetmiştim. psikolojik tedavi almam gerektiğini söyleyenler olmuştu, ama hayır, bende bir sorun yoktu. sorun, benim aşkımdaydı. sorun, jeongguk'taydı.

mesajlarıma cevap vermemişti. yalvarmıştım, geri dönmesi için, tekrardan benimle olması için, tekrardan yanımda olması için, ama hayır; o hiçbir mesajıma cevap vermemişti.

bırakmıştım. beni sevmediğine kendimi inandırmıştım sonra. beni en çok sevdiğini düşündüğüm insanın beni sevmediğine kendimi inandırmak, yokluğundan daha zordu. çünkü olmasa bile sizi sevdiğini düşünerek kendinizi ikna edebilirdiniz. bahsettiğim, kendisi olmasa bile kalbi burada saçmalıkları. çok da yaşamadım bunu, kalbinin bile burada olduğunu hissetmediğim için.

bir süre iyi gidiyordum, okula devam ediyordum, arkadaşlarımla buluşuyordum, film izliyordum, kitap okuyordum vesaire. yaşıyordum işte. hayatıma devam ediyordum. 16 ağustos gecesi uyanana kadar. tam o an, aklıma düşmüştü geçen yılki doğum günü için yaptığım hazırlıklar. nasıl heyecanlı olduğum, onu mutlu etmek için nasıl çabaladığım.

telefonumu almıştım sonra, onunla olan sohbetime girmiştim. boştu, hepsini silmiştim geride hiçbir şey bırakmamak adına. o gün yeni bir başlangıç yapmıştım. hey, jeongguk, demiştim. "gözlerini özledim." her uyandığımda ilk gördüğüm şey gözleri olduğu için yazmıştım bunu. o zaman bana cevap vermişti, nasıl mutlu olup umutla dolduğum hala aklımda.

tamam, demiştim. tamam, yeni bir başlangıç yapıyoruz. ben, kim taehyung, jeon jeongguk'u doğum gününe kadar bana geri dönmeye ikna edeceğim.

15 gün geçti üzerinden. bugün 1 eylül. saat 23.57'yi gösteriyor. koşuyorum, az önce bir uçak indi havalimanına, şu an yolcular yavaş yavaş boşaltıyor uçağı. sonra orada, kocaman açtığı gözleri ve şirin bakışlarıyla etrafı süzen jeon jeongguk'u görüyorum. aşkımı, sevgilimi, her şeyimi görüyorum. sonra, o da beni görüyor. gözlerimiz birleşiyor.

nefesim kesiliyor. elindeki bavulunu bir kenara bırakıyor, ve koşmaya başlıyor hiç kimse umrumda değilmişçesine. koşuyor, koşuyorum. tenlerimiz birleşiyor. bizi hayata döndürecek panzehir birbirimizin dudaklarıymışçasına öpüşüyoruz. kollarını boynuma sarıyor, beni kendine daha çok çekiyor. sonra ondan ayrılıyorum çünkü kokusuna ihtiyacım var. başımı boynuna gömüyor ve soluklanıyorum orada.

gözlerimi hafifçe araladığım an, karşıdaki saat gözüme çarpıyor. 23.59. "aşkım," diyorum, "iyi ki doğdun."

00.00.

gün bitiyor. jeon jeongguk, 22. yaş gününe girdiği doğum gününü kim taehyung ile bitiriyor. ve bundan sonraki tüm doğum günlerini de.

•••

aaa birileri ficine final yapmis

bi anda yazasim geldi ve yazdim nasil oldugu hakkinda cok bir fikrim yok umarim beklentiniz karsilanir 😔

ilk kez bi fic yayimlayip onun finalini yaptim ve mutlu hissediyorum bundan kurtuldugum icin cunku huzunlu ficleri hic sevmem beni boguyolar...

ve ve ve eger akliniza takilan yanit bulamadiginiz bi sorunuz falan varsa sizi buraya aliyorum 🙆

hey, jeongguk ▪ tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin