Yalnızca içi yıkılmış bir bina gibi duruyorum ayakta. Elimin tersiyle siliyorum dudaklarımdaki izini. Gözlerimden iki damla acı süzülüyor, Zaman içinden nasıl da yaralı çıkarıyor bizi.
Sahil sahil, kıyı kıyı, cadde cadde seni topluyorum bu şehirden.. Giderken...
Kaçmıyorum sevgili.
Kaderden kaçılmaz, kadere gidilir. Ve gitmekten çok dönmek cesarettir.
Sonduk, yeniktik, bittik.İçimde hiç düşmeyen bir kan ateşi. Kalbimden çıkardım bütün terk edilmişlikleri. Geriye kalabalık bir yalnızlık kaldı sanki. Gözlerim kendi parıltısı da unuttu ışığını.
Söyle sevgili..Hiçbir şeyi olmayandan nasıl çaldın her şeyini?..