Love Maze ა TaeJinMinKook

3

-
.
.
.

Jimin: Hyung (01:30)

Jin: efendim Jim (02:10)

Jimin: nerdesin? (02:15)

Jin: hastanedeyim Jiminie
bir şeymi oldu? (02.20)

Jimin: Yok birşey
Odandamısın?

Jin: Hayır kafetaryadayım

Jimin: Bekle geliyorum

Telefonumu pantalanomun arka cebine sıkıştırdıktan sonra,
ezbere bildiğim hastanenin kafetaryasına doğru yol aldım.

Kafetaryaya girdiğimde gözüme ilk çarpan beyazlar içinde parlayan SeokJindi. Gerçekten o'na yakıştığı gibi kimseye yakışmıyordu beyaz.

Jinin bana arkası dönük olmasını fırsat bilerek yavaş adımlarla ona yaklaşarak küçük elerimle gözlerini kapatmıştım

"Hmm acaba bu tombul ve küçük ellerin sahibi kim"

"Yaah" diye cırladım yalancı bir sinirle. O ise aşık olduğum kahkahasını patlattı. Yavaş adımlarla oturduğu masanın önüne geçtim

"Seni gecenin bu saatinde buraya ne getirdi ufaklık?"

"Bana kahve ısmarlasana ya" dedim konuyu biraz uzatarak.

"Kafetaryamızın tüm kahvesi senin olsun Jim" dedi gülümseyerek. Yanımdan ayrılmasını fırsat bilerek arkama yaslanıp saçlarımı geriye attım, rahatlamaya ihtiyacım vardı

Derin bir nefes alarak ne yapıcağımı düşündüğüm sırada, içeriye gürültülü bir şekilde giren iki çift tanıdık sima ve çift takıldı gözüme. Kahkahalara boğularak masaların birine geçen çift kalbimin ortasına bir ok gibi batmıştı...

Kim Taehyung ve sevgilisi Kim Yoona...

Jine dönüp baktığımda buruk bir gülümsemeyle elindeki kahveyle bana doğru geldiğini gördüm. Az önce yanımdan kahkaha atarak ayrılan adam şu an burukça gülüp yanağının içini ısırıyordu.

Içim yanmıştı ne kadar SeokJin'e aşık olsamda onun mutlu olmasını herşeyden daha çok istiyordum

"Neler oluyor Jimin" dedi düz sesiyle Jin

"Dışarıda konuşsak olurmu?"

"Olmaz, buraya kahve içmek için indim Jimin, çok fazla vaktim yok kontrol etmem gerek hastalarım var"

Seokjin

Karşımda oturan arkadaşım ve sevgilisiyle oynaşan platoniğim iyice sinirlerimi bozmuştu

Birşeyler döndüğünün farkındaydım, Jimin bana her ne anlatıcaksa belliki çok önemliydi, onu gece yarısı buraya getirteçek kadar...

"Jimin... Neyin var?" dedim şefkat dolu sesimle

"B-ben nasıl desem bilmiyorum" dedi gözlerini kaçırarak. Allah aşkına neyi var bu çocuğun gece gece

"Derin nefes al ve tek seferde söyle"

"Ben Hamileyim"

"N-ne? N-nasıl? Kimden?"

"B-ben bilmiyorum" dedi dolu dolu gözleriyle bana bakarak. Dudakları esiyor elleri titriyordu miniğimin

"Ç-çok kötüyüm h-hyung" diye hıçkırdı meleğim. Jiminin ağlamasına dayanamazdım ben, aniden ayağa kalkarak sarıldım karşımdaki minicik bedene