KIRGIN

kekik

Nerden başlayacağını bilmeyen tavşan kadar hızlı düşünebilen fakat kaplumbağa gibi yazabilen bir adamın hikayesine veya kaderini okuyarak onu anlamak isteceğiniz bir yazı yazmayı temin etmek isterim.
-insanoğlunun yaşantıları hemen hemen %80 aynıdır , sabah kalkarlar kahvaltı sonra iş akşam iş sonrası alışveriş ve ev.bazı insanlarınkide %15lik kısmı doğuştan şanslı olup zengin doğarlar ve çalışmadan gezerek para yerler. Bunların %3 kader mahkumları, dört duvar arasında yaptıkları suçların cezasını çekenler.%2 ise aşık olup kavuşması imkansız olanlar için, aşılması en zor engeldir, bazıları aşar bazıları aşamaz.
***iyi mi iyi iki arkadaş birbirleriyle vakit geçirmeye bayılıyolar hatta ölüyorlardı.biri anlatmasını severdi daldan doruktan her ne olursa olsun arkadaşını güldürebilmek için diğeride onun bazen saçmaladığını bildiği halde o mutlu olsun diye gülerdi zekimi zeki bi kızdı.hayatının güzel yıllarını istanbulda geçirmiş yaşantıdan zevkini almış daha olgun düşüncelere sahip bir bedende memleketine dönmüş ve orda iş bulup çalışmaya başlamış.o arkadaşıylada fabrikada tanışmış ve 7 aylık bi süre içinde muhabbetleri çok güzel ilerkemişti takiii o dediğim adam ona kalbinden geçenleri gece telefonda tek başına 50lik rakı içtikten sonra ona mesaj atanakadar.ikiside birbiribe ilgi duyuyo fakat öylesine dev bi sorunları vardıki aşılması zor engel buydu onlar için, erkekin evli olması ve 5 sene önce iki tane çocukları olması çıkmaz sokaktan başka bişey değildi erkek için.erkeğin duygularını kıza sölemesi kızı sevindirmemiş , veya üzmüştü onlar iyi iki arkadaşlardı ve erkek üstündeki yükü çıkardı kıza yükledi, okadar vicdansızlık olmazdıki bi adam, kıza aşık olduğunu söyler ve bişeylerin olmıcağını bile bile beklemeye alır kendini.uykuyla dinlenemeyecek kadar yorgun olan adam bir kıvılcım ateşiyle parlamak istiyo buna engel olan 3 kişi söndürüyo ateşi, bir yandan da kendine kızıyo madem söndürecektin bu ateşi neden yaktın, kavuşamıyacaklarını biliyodu ama yinede seviyodu, konuşmadıkları zaman neye baksa onu hatrlayan virane, su içerken, ormanda gezerken, bahçeleri dolaşırken ve yatağa başını nezmn koysa uykusundan değerli biri vardı onun için.7 sene önce askerde tanıştığı bi kızla samimiyet kuran adam bazı nedenlerden dolayı sevgilisini kaçırarak evlenmişler, çocukları olmuş yıllar geçmiş ikisi bi fabrikada işe başlamışlar.monoton bi yaşantı sergilerken evden işe işten eve bişeylerin bittiğini ikisininde farkına vardığını hissetti artık bunun devam ettirmek zorundalardı çünkü çocukları vardı.bi çocuk için annesiz babasız büyümek ne bilmem ama bilenleriniz okuyo olucak bunları.çaresiz insan onun gülüşüne yenik düşmüştü, okadar güzel okadar güzel gülüyoduki, 20 metrelik şelalenin kenarına dikilipte yüzüne vuran damla parçacıkları içini gıdıklar ya rüzgarla birlikte her güldüğünde aynı hissetiriyodu gülerken gözleri kayboluyo kimseler göremiyodu ama o görüyodu, gamzeleri çıkıyodu elma yanaklarında ama o çizgi diyodu onlara, ewet yaşlanıyodular 30 geçmişler artık hayatın fotokobisini çekmişlerdi kız zeki bi insandı çok kitap okurdu gezerdide, erkekte saf köylünün biri fazla anlamazdı bu ğönül işlerinden ama hayatında ilk defa bişeyler yazdıracak bi kadına sevdalanmıştı, çünkü aynı dünyaların insanlarıdıylar, hem fikir oluyorlardı ama kadın biraz geç kalmıştı onu tanımakta 8sene kadar, biğün arasığı insanı bulacaktı adam ruh ikizini bulacaktı ama ona söyleceği tek kelime ben evliyim olucaktı.dünyaya bidaha gelse emin olun aynı hayatı korkusuzca yaşar ama bu sefer o kadını bulmakta geç kalmazdı.olmayan şeyler, yolunda gitmeyen hadiseler meydana gelmeye başladı içten içten.kadın erkek arkadaşı yapmış kendine bunu sonradan öğrenen samimi dostu yerin dibine girmiş ordan bidaha çıkmamak için sitemler ediyordu. Soluğu efes bayide alan adam yine rakısını aldı geçti manzaralı biyere rakısını yarım doldurdu çünkü kendide yarım kalmıştı oğünden sonra.gururlu bi şerefsizdi pezevenk,ama bu sefer ne gururu kalmıştı ne huzuru.ağlıyordu ewet erkeği ağlatan bi kadın ona neyapmış olabilirki düşünün yılların birikmişliği gözyaşlarıyla çıktı bedeninden dışarı biri bukadarmı çaresiz olur bi umut olsa yakacak bütün gemileri bütün limanları.çünkü imkansıza zar atmıştı o.kadın da ona demiştiki sen zoru başarırsın , imkansız biraz zaman alır.adamın beklediği zamandır artık, ya ellerinden kaybolup gidecek başkasına yada başka bi yol çizeceklerdi.kadın, adamın gözünde kusursuz gibiydi sevginin kusuru olmaz zaten adam kadının gözünde nasıl biriydi içini kemiren soru dışına baksan kat kat cila içini kemiren tahtakuruları, kadın bisüre sonra adama hakaret içerikli laflar sölesede adama iltifat geliyodu ondan gelecek bi söz bi harf onun için değerine değer katıyodu, çünkü kıskanıyodu adam hemde kendi karseşinden arkadaşından hatta gölgesinden bile.okadar güzel saçları vardıki okşamak için sağ kolunu feda edecek kadar çok istiyodu ona bi kaçkez değme fırsatı bulmuştu, ne fırsatlar bulmuştuda değerlendiremeyen saf köylü çocuktu işte.bulumuşlardı doğada piknik için güzel göl manzaralı biyerde oturup muhabbet etmeye başlamışlardı okadar güzeldiki herşey doğa, yanındaki kadın, radyoda çalan türk sanat müziği ikiside içinden bukadar güzel gittiğine inanamazken birden bi adam beliriverdi o adamın özel mülküymüş orası ve bizimkilerin ordan gitmelerini kibar bi dille izah etmişti özel mülkçü amca.bizimkilerin yüzündeki ifade tarif edilemezdi.müsait biyer bulup devam ettiler pikniklerine geçmişten konular açılıyo sonra birden kapanıyo, bazen kelimelerin yetersiz kaldığı anlardan biriydi o an erkeğin dili tutulmuş hecandan kalbi 250 vuruyo kızın yüzüne odaklanmış dakikalarca seyretmişti yüzünün her ayrıntısını kalnine kazımıştı bazı deyaylar hariç.içinden onu öpmek geliyo ama alacağı tepkiden se bi okadarda korkuyodu.aslında adamın kortuğu tek insan denilebilirdi, neden mi kaybetmekten.kaybetmek onun için bir yıkım olurdu belkide intihara kadar giderdi çünkü bu sevda onu küle çevirmişti.bunu gören kadın belkide öpmesini bekledi ama odamı korkuyodu acaba birinin cesaret edemediğine diğeri nasıl etsin çünkü ikiside boğa burcuydu.ama biğün cesaret patlaması yaşıcaklar er yada heç ikiside gemileri yakacaklar geçmişlerine çizgi çekip yeni sayfa açıcaklar yada kadın farklı bi yol çizip gidecek, adamı ölüme terk ederek ecelini bekleyen adam beklemicek artık bunun kararını o ğün vermişti çoktan. Kadının alacağı ölüm haberini merak eden adam acaba üzülürmü diyerek kendi canına kıymaktan vazgeçer.sonra düşünür umursamazca bi tavırla banane deyişini hayal eder ve vazgeçtiği kararfan geri döner, kalsada bi kırgınlık gitsese bi kırgınlık.ama kokusu herzamn burnunun ucunda adeta kekik gibi doğalsı bi kokusu bi okadarda güzelliği vardı, yazmasını beceremeyen biri olarak adamın figanını dile getirmek için bu sayfayı seçtim daha yaDıklarımın yarısı özet bidaki hikayede baştan başlamayı düşünğyom, sıkıcı olabilirim ama kendimim sonuçta okuyan okumayan herkese teşekkür ederim (alışkanlıklar köleliğin ayrı biçimidir)seviliyosun kadın seviliyosun