🎂Bir marketten süs malzemesi almam gerekiyordu.
Jungkook' un 22.' yaş günüydü ve ben ona eşsiz bir hediye vermek istiyordum.Aldığım hediye ikimiz içindi.
Bir yüzük... Biliyorum, kadınların evlenme teklifi ettiği pek fazla görülmemiş ama biz zaten evliyiz. Sadece nikah tazelemek istiyorum. Bu yüzden onun arkadaşlarının kaldığı eve gidecektim. Birlikte yaşadığımız eve gelmeden önce, hep arkadaşlarına uğrardı. Ben de bu yüzden arkadaşlarının evinde yapmak istiyordum çünkü sabırsız biriyim.Kendi içimden konuşmayı bitirip, yürüdüğüm yola devam ettim..
Karşıma çıkan,
"Angela Shopping" yazısı ile sağıma dönerek, markete girdim....
Elimdeki süslemelere bakarak mırıldandım.
"Daha ne kalmıştı? Ne kalmıştı?.. Tabi yaa! Pasta' yı unuttum!"
Koşar adımlarla, yan sokağa döndüm. Buralarda önceden bir pastacı vardı. Ben gidip almıyordum. Sipariş ediyordum.
Pastacıya girdiğimde hiç görmediğim yakışıklı bir yüz karşıma çıkmıştı. Ama ben evli bir kadınım.
"Buyrun, efendim.. Ne istemiştiniz?"
"Vişneli pasta var mı bayım?"
"Var ve adım Sehun.. Sehun deyin lütfen."
"Peki... Ben de Lalisa, ama sen bana Lisa de."
"Peki, Lisa... Bu pastan"
Elime uzattığı pastayı aldım ve cebimden çıkardığım, parayı ona uzattım.
"Teşekkür ederim Sehun."
"Rica ederim, Lisa."
Gülümseyerek konuştuğunda ben de gülümsedim ve baş selamı vererek oradan ayrıldım.
...
Son olarak 2 tabağı da masaya koyduğumda ev de, masa da hazırdı.
Jungkook' un 6 arkadaşı bugün bara gittiler ergenler. Bunu nereden mi biliyorum? Jungkook sabah konuşurken duymuştum. O benim uyuduğumu sanıyordu. Ama ben heyecandan uyuyamamıştım. Arkadaşları ona sorduğunda biraz düşünerek, nazikçe gelemeyeceğini bildirmişti. Bu yüzden şanslıydım. Evin anahtarı da her zaman filmlerde gördüğümüz yerlerde çıkardı. "Paspas' ın altında veya Saksı' nın içinde" gibi. Burada da saksının altından çıkmıştı.
Kapının kilit sesi düşüncelerimi bölerken, hızlıca masanın altına girdim.
Kısa bir süre sonra görüş açıma, 2 çift ayakkabı girdi. Biri topuklu diğeri ise Jungkook' un en sevdiği siyah ayakkabısı... Elim şaşkınlık ile ağzıma gitti. Belki de arkadaşıdır diye düşündüm ama duyduğum kelimeler bu düşüncemi yerlebir etti.
"Odaya geçelim mi bebeğim?"
"Bence burada da yapabiliriz. Hm?"
"Olur bebeğim. Sen iste yeter ki."
Ve sonra öpüşme sesleri. Ağzıma elimi tutarak, hıçkırıklarımı gizlemeye çalıştım.. Ama ne yazık ki geç kaldım. Sesimi duymuşlardı ve şu an hareketsizce bekliyorlardı.
Jungkook' un masaya yönelen ayaklarını gördüm. Beni buldu sandım ama yanılmışım.
"Bunları da kim hazırladı böyle?"
Biraz daha bekledi ve konuştu.
" 'Seni seviyorum Jungkook... Doğum Günün Kutlu Olsun...'
L-Lalisa?"Sinirle soludum ve masanın altından çıkarak, yüzüne bile bakmadan çantamı aldım ve kapıya yöneldim. Kolumu tutarak kendisine çevirdi.
"L-Lalisa dinle l-lütfen."
Yüzümü buruşturarak, üzerini süzdüm.
"Senin gibi bir canavarı neden dinleyeyim ki?"
"Lalis-"
"Yeter! Konuşma artık! Seni dinlemeyeceğim!"
Tekrar kapı tarafına döndüğümde, bu sefer belimden tutarak kendisine çevirdi.
"Lalisa dinle beni lütfen."
"Bırak beni!"
Diyerek kollarını bütün gücüm ile ittim ve kapıya son hız koşarak açtım ve dışarı çıktım. Beni aldatmıştı... Bir de "Beni dinle" diyordu..
Seni asla affetmeyeceğim Jeon Jungkook.. Asla...
Sonraki Bölüm; Chaeyoung
(LisKook seven arkadaşlarınızı etiketler misiniz?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•°Cúckøld°•
Fanfiction"7 tane aldatılan kadın.. 7 tane aldatan adam... Dünyalar güzeli 7 kadının intikam için yanan bedenlerini, başlarını döndürecek kadar nefreti gün yüzüne çıkıyor. 7 adam ise ölesiye pişman.. Bu 7 kadının intikamı, 7 adam için acı olacak...„ ↪"Jenn...