Hayalimdeki Sen

1. Bölüm

Her zamanki sıkıcı gündü, okuldan çık, eve gel, pastaneye git...

Pastane demişken benim pastane Gökçe, Nehir, Alev çok uğraşmıştık 'Sancak Pastanesini kurmak için' kendi hayatımı tanıtayım,

Normal bir gündü ailece gezmeye gidiyorduk, antalyaya giderken çok mutluyduk ama babamı birisi arayınca çok kötü gelişti her şey bababm elinden telefonu düşürdü ve kendinden geçince bir araba vurdu,

Uçurumdan yuvarlandılar kardeşim Umut ve Ben hayatta kaldık ben 9-10 yaşlarındayken umut 3 yaşındaydı,
Yetimhanede büyüdüm ben, umutda yetimhanede büyüdü ama görüşemedik daha doğrusu kız yetimhanesi-erkek yetimhanesi ayrı olduğu içindi, şimdi 21 yaşımda olduğum için umut yanımdaydı...

Yetimhanede gökçe, Nehir, Alev ve bizi hep savunan Jale teyze yani, bir müdüremiz vardı. Büyüdük ama Jale teyze "Benim hiç çocuğum olmadı ben sizi öz kızlarım ve öz oğlum gibi görüyorum" öyle bir konuşma yaptı.

Jale teyzenin 3 katlı bir dairesi vardı.
Biz 3.katında oturuyorduk Jale teyze 1.katında bizim kızların anlattığına göre 2.kata bizim gibi genç erkekler gelecekmiş, inşallah yakışıklı olup bana aşık olurlarda evde kalmam...

İçimden yaptığım saçma konuşmaları bitirince umuta gideceğimi söyledim ve umut o kadar küçük değildi lgs sınavı yaklaştığı için test çözüyordu, bizim kızlarda pastaneye gelin dedikten sonra aşağıya indim,

Pastane hemen bizim dairenin yanındaydı. Anahtarı ve telefonumu arka cebime koyup çıktım, çıktığımda 2.kata taşınan çocukları gördüm eşya taşıyolardı çenemi durduramadım...

Yaprak:Siz 2.kata taşınanlarmısınız?
Barış:Evet de bişey sorabilirmiyim?
Yaprak:Tabii
Barış:Şu yan pastane ne zaman açılıyor biliyomusunuz?
Yaprak:Ben oranın sahibiyim, şimdide pastaneyi açmaya gidiyordum zaten.
Dedim ve bir gülümseme taktım yüzüme...

Barış:Şimdi açmaya gidiyorsan bende geleyim, o pastalar ve poğaçaları camdan gördüğümde efsane gözüküyolardı
Yaprak:Tamam gel hadi
İçseslerime hakim olamıyordum'Şiit yapraak bu çocuğu kap sen kap maşallaaah taş değil meteor mubarek'

Pastanenin kapısının kilidini açtığımda içeri girdim ceketimi çıkardım ve önlük giydim

Barış:Ben barış
Dedi elini uzatarak,
Yaprak:Yaprak bende
Dedim ve barışa bir gülümseme atıp elini sıktım.
Yaprak:Ee ne alacağını söylemen
Barış:Ha pardon ya unutmuşum
Yaprak:Sorun değil
Aldıklarını söyledikten sonra pakete koydum, bana para uzattı
Yaprak:Aa, yeni gelen komşumuza bir kıyak geçelim

Barış:Al işte ya
Yaprak:Afiyet olsun!
Gülümsedim ve telefonumu arka cebimden çıkardım, alevi aradım.

Yaprak:Alev hadi nerde kaldınız!
Alev:Uykumun en güzel yerini bölüyorsun şerefsiz
Yaprak:Ya he he, bekliyorum in aşağıya
Alev:Tamamm

Dedi, telefonu kapattı barışda gitmişti bana teşekkür ederek. Ardından hemen alev geldi...
Alev:Selam ayıcığım

Alev bana sürekli ayıcık derdi nedenini bilmiyorum ama söylediği kadarıyla hoşuna gidiyormuş, alev kasaya geçti, bende gökçeyi aradım yeni malzemeler almasını söyledim bildiğiniz un, nişasta felan.

Gökçe geldikten sonra malzemeleri masaya bıraktı ben poğaça yaparken gökçe temizlik yapıyordu yani masaları silmek gibi, nehir ise kasada müşteriler ile ilgileniyordu,
poğaçaları fırına koydum, olmasını beklerken umutu arayacaktım.

İstediği mesleği eline almasını istediğim için sürekli arıyordum zor bir soru bulursan ve yapamazsan bana gel diye;,

Umut:Efendim abla
Yaprak:O abla diyen ağzına kurban olurum, diyecektim ki zor bir sorun varsa gel sor
Umut:Şuan yok ama olunca pastaneye gelirim

Yaprak:Tamam hadi kolay gelsin
Umut:Saol abla
Dedikten sonra kapattım ve işime geri döndüm.
Nehir:Aa Jale teyze hoşgeldin
Jale:Hoşbuldum kızım
Yaprak:Jale teyzem hoşgeldin ne istersin acıkmışsındır

Jale:Bir çayla poğaça yesem fena olmaz
Yaprak:Emiriniz olur Jalebaşkan!
Dedim ve güldüm,
Yaprak:Nehir sen koy Jale ablaya ben telefonumu şarja takıp geliyorum.

Dedim merdivenlerden çıkarken barışı gördüm son 3 basamak kalmıştı
Yaprak:Yardım edilecek bişey varmı?
Barış:Yok, saol

Hava atıp  basamak çıkayım derken barışın üstüne yapıştım,barış alttayken ben üstteydim.
Yaprak:Çok özür dilerim ya
Barış:Tamam sorun değil
Dedi ve barışın üstünden kalktım.