Ruh

46 2 2
                                    

İnanın şu aptal ekrana bakıp yazmaktansa saman kağıdın kokusunu içime çeke çeke kalemin kağıdın üstünde yaptığı o manevraları izlemeyi tercih ederdim.

Lakin paylaşmadan bir yere kadar.

Çoğu zaman bir şeyler yaşadığımı biliyorum ama ne yaşadığımı hatırlamadığımı söylüyorum. Ne kadar gerçek acaba. Belki de kendime bile anlatmaya çekindiğim şeyler var hayatımda. Bazıları için oldukça basit olabilir ama benim için zor şeylerdi zamanında. Zamanında dedim çünkü şu an pek umrumda değil , konumundan oldukça mesudum. Hayat , insanların birbirini sikme oyunudur. Birileri birisinin hayatını siker sonra o kişiyi siz bulursunuz ve o da sizin hayatınızı siker sonra siz bunu yaparsınız bu böyle uzar. İnsan yaşamadan öğrenemez hiçbir şeyi. Olgunluk vesaire bunlar yaşanmışlıkla alakadardır. Hayat boyunca saf ve temiz kalmak mümkün mü bilemeyeceğim. Çünkü ben saf ve temiz hayatımı , karakterimi geride bıraktım. Şu an hayatta ki her şeyi malzemem olarak görüyorum. En büyük malzemem kendimim. Ruhum. Ruhumu kaybetmemi sağlayan şeyler oldu şimdi ise ruhumu aramamın çabaları bunlar hep. Yazarak kendimi tanıyorum. Belki ben bu değilim belki de başkasının hayatını yazıyorum. Yapabildiğim ve yapabileceğim tek şey yazmak sanırım. Aslında paylaşmak bana göre değil şu an sil şunları diyorum içimden.. Kıyamıyorum ben "yazdığımı tekrar yazamam." Malzemelerimi heba mı edeyim? Gerçi beklettikçe , çoğalttıkça güzelleşecek şeyler bunlar. İstediğim tek şey insanların beni tanımaması. Tanımak için çaba sarf ettiklerini görmek beni bir nebze de olsa güldürüyor. Komik. Bilmediği binlerce gerçek var benim hakkımda oysa ki beni tanıdığını iddia ediyor..

Eğleniyorum.

Tebessüm ediyorum.

Çünkü aptal.

Ne Bileyim.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin